Jump to content

Şu An Nasılsın? Ne Düşünüyor, Ne Hissediyorsun?


Deaths_Expulsion

Önerilen Mesajlar

Kendimi kontrol etmeyi gerçekten öğrendiğimi fark ettiğim için çok takdir ettim kendimi ve o nedenle çok mutluyum aslında şu an :D Kendini kontrol etmekten kasıt sinir,öfke gibi duyguların yanında sigara,alkol kullanımı gibi şeyleri de kesip atabilmeyi öğrendiğim ve hayatımın her alanında kontrolü eline almak yani.Gerçekten zormuş hani bunu yapmak, insan bir sürü fedakarlık yapıyor ama ulaşılan sonuç çok tatmin edici gerçekten.Özellikle buradan bazı tanıdıklarımın buna çok katkısı oldu aslında ondan yazıyorum bunu biraz da buraya.Gerek yumuşak, tatlı dille gerek ise çok sert derslerle bazı şeyleri düşünmemi sağladılar -ki iyi ki de yapmışlar :)

 

 

Ama şunu da yazmaz isem deliricem artık-ki burdan başka bir yerde konuşsam bile zaten inanmazlar bana da :D-

Kafamın içinde ufacık bir kısım var ritüellerimi yaparken sürekli dürtüp işe yaramacağını, bunların gerçek olmadığını vs söylüyor.Ama gerçek olduğunu biliyorum.İnanmaktan ziyade biliyorum hani, o yaptığım işe yarasa da yaramasa da.İş böyle olunca büyü sürekli ters tepiyor.Yoruldum be kardeşim be sus artık :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

I'm bigger than my body

I'm colder than this home

I'm meaner than my demons

I'm bigger than these bones

 

And all the kids cried out

"please stop, you're scaring me"

I can't help this awful energy

Goddamn right, you should be scared of me

Who is in control?

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

En temel korku ölüm korkusudur. Bütün rezilliklere bu yüzden katlanırız. Bu yüzden intihar edemeyiz her ne kadar ölümü çok arzuluyor görünsek de. Benzer şekilde açlıktan ölme korkusu bu dünyadaki tüm patron-aile-otorite kaynaklı rezilliklere,aşağılanmalara onursuz bir sıçan gibi katlanmamızın sebebidir. Oysa kendimi bi hazırlayabilsem en kötüsüne... Bir varoş mahallesindd grafitili harabelerde açlık hastalık ve sefalet içinde ölmeyi zihnimde bir deneyimlesem tam anlamıyla... O zaman belki Inanna'nın Yeraltına inişini tamamlayıp tarotun Ay kartında ima ettiği Cehennem Kulelerinden geçebilirim. Bilinçaltımdaki tüm dehşetli cinni zindanlarda zebanilerin alaylarına aldırmadan meditasyonumu yapıp cehennemle bir olabilirim. Sonsuz uçurumla baş edebilmenin tek yolu korkuyla bir olmaktır. Travma aşılmaz. Travmayla bütünleşilir. Travmanın KENDİSİ olunur. Sevgiyle yaralar iyileşmez. Bu palavraları new age tüccarları iyi satar. Esasında satanik dinginliğin tek yolu korkuları aşmak değil onları her gün tekrar tekrar kalp çarpıntısı ve ürpertiyle yaşamak, onlarla bir olmaktır. Korkunun KENDİSİ olmaktır.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İnsanları idare etmeyi ve insanlar olmadan devam etmeyi öğrenmek, hatta çoğu insandan artık bıkıp başından savmak çok güzel bir his.Bunu yapabiliyor olmak en azından.Hakan abim diyeyim, zamanında bana bir cümle kurmuştu.Açıkca söyleyemem de basitçe herkesle uğraşılmacağı, herkesin daima bir isteği olduğu üzerine.O zaman başta anlamamıştım, insan zaman ayırır herhalde herkese diyordum.Son 1 ayda yeni yeni anladım dediğini.İyi ki de zamanında öyle konuşmuş.Size çok yakın olmasına gerek yok bir insanın, söyleyeceği çok basit bir cümle bile hayatınıza çeki düzen vermenize çok güzel yol açıyor.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Zoruma giden ve yüreğime bu kadar dokunanın ne olduğunu kestiremiyorum. Bir buruk içim. Ama belki de küsmeyi öğrendiğimde bazı şeylere, daha iyi olacağım. Kaçış planım yok. Hiç bir planım yok. Yine de en azından bi kaç fikrim var.

Şuan huzurluyum. Zaten aslında biraz derin nefes alıp diğerlerinin oluşturduğu dünyadan sıyrılma fırsatı bulduğumda, huzuru yakalamak basit bir mesele benim için. Öte yandan gün içinde kale almadığım haklı hüznüm de kafasını böyle zamanlarda uzatıyor.

Son zamanlarda pek iyi hissetmiyorum. Kendime güvenmekte, dahası çevreme güvenmekte zorluk çekiyorum. Ama bu kadar sarsıcı hissetmemin belki de beni bir şeyleri iyileştirmeye iteceğini, hatta zorlayacağını hissediyorum.

İnandığımı söyleyemem belki, ama inanmayı deniyorum. Umudum var demektir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Piramitler var. Dün gece bi film izledim, hala etkisindeyim. Bugün karşımdaki ekibe baktım. Çok kalabalıktı.. Artık kalabalıkla çok daha iyi başedebiliyorum. Ne kadar zorlasa da topluluk önünde konuşabiliyorum. Yapmayacağım bir meslek için staj yapıyorum. Yoğun olunca sinirleniyor, boş olunca tribe gidiyorum. İyi bir arkadaş edinmişim. Bugün bana çok destek oldu. Bana kendi değerimi anlamamda yardımcı oluyor. O 8 senedir tanıdığım biri, aynı apartmanda oturuyoruz, 14 yaşındayken bize misafirliğe gelmişti. Açıkçası onu hiç sevmemiştim. Kader işte. Yıllar sonra yakın arkadaş olmak nasip oldu. Dışardan çok itici duruyormuşum öyle dedi. Hala iticiyim ama en azından asosyal değilim artık.

Karar ayrılığına düşmeyi hiç özlemedim. Arada deredeyim, bazı konularda ne yapacağım hiçbir fikrim yok. Önümde serili karteller, iki ucu da sıkıntılı, iki seçenekte de üzüleceğim. Ben güçlü bir kadın olmak zorundayım. Kimseye bağımlı olmamam gerekiyor, aksi halde kınadığım başıma gelecek. Gururumu yerler altına sermemeliyim, saçımı hiçbir şey için çok süpürge etmemeliyim. Ciddi anlamda zor sorunlarım var. Şu zamana kadar çabaladığımı sanıyordum ancak hayır, bir yandan kafayı yesem de çözmeye çalışıyorum, çok çaresiz travmalarımı yokediyorum, elimden geleni yapıyorum. Herkesin hayatı kendine zor, benimki de bana göre. Beni hala hayata tutan tek bir parça var, en başta onun için her şey, ona vefa borcumu ödemem gerekiyor. Ben abimi çok özledim. Her yerde resmi anısı var. Her yutkunmamda içimde kalan ukteyi hissediyorum. Keşke böyle olmasaydı kaderi. Keşke hasta olmasaydı. Keşke her üzüldüğümde beni dolu dolu teselli edebilseydi. Kan vermiş geçen, Akdeniz anemisinden şüphelendiler, o şüphe dahi beni kavurdu. Ağlamadım. Gözüm bile dolmadı. Kalbim doldu onun yerine. B.k gibiyim. Pozitif hiçbir şey duymak istemiyorum. Sadece ideallerim için kaldı hevesim. Onlar için ateş gibi yanıyorum. Neyse çok uzadı, davamı anlatamadan çok uzadı.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Aslında bayağı bir şey yazmıştım ama nedense son an da sildim. Özet geçmek gerekirse daha fazla çalışmak istemiyorum ve istifamı o aptal herifin suratına topuklum ile yapıştırmak istiyorum. Topukluyla olmasa da yapıştırma kısmını yapacağım. Çalışma hayatı kadar berbat bir şey yok }~{

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ölümü hissediyorum,soğuk,karanlık ve renksiz ölümü.Ama bir dost ama bir düşman gibi ,hem yakınımda hem uzağımda tutardım onu.Şimdi yaşam toprağın koynunda uyuyor.Ve ölüm uzaklara gidince ,yaşam fırtınayla geliverecek.Hissediyorum,yaşamımda eğlenceli bile olsa fırtınalı,belki biraz da kaoslu bir döneme giriyorum.Kulağımda uğultuları belirmeye başladı bile.Başka şehirlerde,başka ülkelerde,kalabalıklar arasında ,sayısız insanla,bazen kavganın göbeğinde ,dünya denen bu agorada başka birine,başka bir 'ben'e dönüştüğümü hissediyorum.Bolero de Ravel'in yükselişi gibi...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bugün yanımıza köpek yanımıza geldi.Panikle arkama geçen iki kız arkadaşımbir şey yap diye bağırdılar.Bende anın paniğiyle elimdeki defteri sallayarak "Hoşt!S*kt*r git!" dedim.Köpek panikle kaçtı.Hocalarda duydular tabii ama korkudan küfrettiğim için sadece güldüler.Bizde anıra anıra verdiğim tepkiye güldük.Zavallı köpekte korkudan park halindeki arabanın altına girdi.Tuhaf bir gündü :D:rofl:

 

Hala olaya güliyorum şu an :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İlişkiler ve sevmek olayına karşı bir antipatim oluşmaya başladı. Birini sevdiğin zaman veya bir ilişkiye başladığında sonuç olarak sadece acı alıyorsun.

 

Duygusuz birliktelikler ve tutku üzerine kurulu ilişkiler daha cezbedici geliyor. Sevmek yoksa acı yoktur, Acı yoksa zevk vardır. Falan filan ...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İlişkiler ve sevmek olayına karşı bir antipatim oluşmaya başladı. Birini sevdiğin zaman veya bir ilişkiye başladığında sonuç olarak sadece acı alıyorsun.

 

Duygusuz birliktelikler ve tutku üzerine kurulu ilişkiler daha cezbedici geliyor. Sevmek yoksa acı yoktur, Acı yoksa zevk vardır. Falan filan ...

 

 

İçinde bulunduğumuz,ve belkide tam ortasında bulunduğumuz çağın,duyguları gülünç gösteren ve faydacılığı yücelten yapısı insanoğlunu mecburen böyle düşüncelere itiyor.Sonunda çoğu insan "acaba hiç sevmesem hiç acı çekmez miyim " veya "bir sonraki ilişkimde aynı hataları yapmayacağım" gibi iki düşünce arasında gidip geliyor.Ve anlıyorlar ki bu bir seçme eylemi değil.Çünkü duygular sandığımızdan ve bildiğimizden çok daha sabit,kararlı yapıdadır.Değişmesinin zaman alması ve zamansız değştiğinde tahribat yaratması da bundandır.Sadece gönül ilişkilerinde değil arkadaşlarımızla olan ilişkilerimizde bile çoğu zaman(neredeyse her zaman) seçimlik bir durum söz konusu değildir.Sanki önceden yazılmış gibi gidecek olan ,bir şekilde gider;ya da kalacak olan kalır.Kendine tepeden baksan,izlesen olayları engelleyemeyişine şaşırırsın.Kuracağın ilişki tipini seçmek de aynı derece kontrol dışıdır.:rolleyes::derisive:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

İçinde bulunduğumuz,ve belkide tam ortasında bulunduğumuz çağın,duyguları gülünç gösteren ve faydacılığı yücelten yapısı insanoğlunu mecburen böyle düşüncelere itiyor.Sonunda çoğu insan "acaba hiç sevmesem hiç acı çekmez miyim " veya "bir sonraki ilişkimde aynı hataları yapmayacağım" gibi iki düşünce arasında gidip geliyor.Ve anlıyorlar ki bu bir seçme eylemi değil.Çünkü duygular sandığımızdan ve bildiğimizden çok daha sabit,kararlı yapıdadır.Değişmesinin zaman alması ve zamansız değştiğinde tahribat yaratması da bundandır.Sadece gönül ilişkilerinde değil arkadaşlarımızla olan ilişkilerimizde bile çoğu zaman(neredeyse her zaman) seçimlik bir durum söz konusu değildir.Sanki önceden yazılmış gibi gidecek olan ,bir şekilde gider;ya da kalacak olan kalır.Kendine tepeden baksan,izlesen olayları engelleyemeyişine şaşırırsın.Kuracağın ilişki tipini seçmek de aynı derece kontrol dışıdır.:rolleyes::derisive:

 

Bence fazla sabit bir düşünce şekli oluyor biraz bu. O zaman biz duygularımızın kuklası durumuna düşüyoruz, Hayatımızı onlar yönetiyormş gibi yazmışsın. Ben insanların kendi hayatlarını yaratabildiğine inaniyorum, Şu an ki durumda olmamızın tek sebebi bunu bizim seçmiş olduğumuz ve buna bağlı olarak çekerek onu yarattığımız. Tabii bu konuda kişilik ve yaşayış biçimi de önemli bir yere sahip. Neyse kısaca eğer düşünce yapısı değişirse karşına sevebileceğin biri yerine etkilenebileceğin biri çıkar gibi diyorum ki, Bu konu hayatın her alanında geçerli. + olarak konu kopukluğu falan olabilir yazdığımda, hatta senin yazdığına cevap olmaktan bambaşka bir şey de olmuş olabilir, zira çok uykum var şu an D:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bence fazla sabit bir düşünce şekli oluyor biraz bu. O zaman biz duygularımızın kuklası durumuna düşüyoruz, Hayatımızı onlar yönetiyormş gibi yazmışsın. Ben insanların kendi hayatlarını yaratabildiğine inaniyorum, Şu an ki durumda olmamızın tek sebebi bunu bizim seçmiş olduğumuz ve buna bağlı olarak çekerek onu yarattığımız. Tabii bu konuda kişilik ve yaşayış biçimi de önemli bir yere sahip. Neyse kısaca eğer düşünce yapısı değişirse karşına sevebileceğin biri yerine etkilenebileceğin biri çıkar gibi diyorum ki, Bu konu hayatın her alanında geçerli. + olarak konu kopukluğu falan olabilir yazdığımda, hatta senin yazdığına cevap olmaktan bambaşka bir şey de olmuş olabilir, zira çok uykum var şu an D:

 

Yok, hayır ben yeterince konuyu açamadım.Daha doğrusu kelimeler yetmiyor :D

İkili ilişkilerde tabi ki duygularımızın kuklası değiliz ama düşüncelerimiz demokrasi gibi bakar olaylara,işini müzakere ile halleder,kararları değişkendir;duygularımız otokrasi kurmuştur hayatımız üzerinde,kararları kesin ve serttir.Bizi bu şekilde yönetirler.Seçimler de duygusal ağırlıklı olaylar ve konular üzerine ise, bizim kontrolümüzden büyük ölçüde çıkar,duyguların kontrolüne girer.Bir de karşı tarafın duygusal süreçleri işin içine girince ,kontrol etmeyi bırak takip dahi edemez hale gelirsin. Anlatmak istediğim bu. "Eh! duygular da benim ,düşünceler de.Bütün karar ve sonuçlardan ben sorumluyum!" diyeceksin.Aynen öyle.Benzetmek gerekirse,duygular ağaçtır.Ergin yaşlardan itibaren onları düzgün yetiştirmekten direkt sorumlusun.Şöyle bir eğip bükeyim dersen kırılıverir bu ağaçlar.İşte bu yüzden ,onlar "artık şöyle yapma böyle yap" diyemeyiz.Tabi ki hepsi şahsi fikrimdir ve son zamanlarda kafamı çok meşgul ettiği için paylaşmak istediğim düşüncelerimdir.

Senin dediğine gelecek olursak,çok doğru.Duyguları doğrudan kontrol edemeyeceğimizi biliyorum ama bakış açımızı değiştirirsek daha güzel seçim yapabilen duygular,dolayısıyla daha olumlu ilişkiler elde ederiz,mutlu eden,özgürleştiren,geliştiren...Çünkü doğamızda zaten doğru seçimleri yapmamızı sağlayan donanımlar mevcut.Bizim tek yapmamız gereken ise,bu doğal dengeyi zararlılardan uzaklaştırıp öz formuna döndürmek.Ama düşünceler duygular üzerine hakimiyet kuramaz,kurmasın da.Herkes yerini bilsin:D

Umarım aklımdakini biraz olsun ifade edebilmişimdir :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

"Aksine zavallı erkekler Suat hanım,bir kadının ne oldugunu anlayanlar icin asil zavalli erkeklerdir.Kadin olmayinca bir erkek hayatinin ne verimsiz,ne yagmursuz.ne corak bir siyah cöl oldugunu bilseniz...Bunu cok erkeklerde bilir de sonra unuturlar...Bir kadinin erkek hayatina sade varligi ile nasil siir ve korpelik verdigini,ruhu bertaraf etsek bile yalniz vucut icin de nasil buyuk bir koruyucu oldugunu bilseniz...Az once bana buradaki hayatinizdan soz ediyordunuz,size her saati gecirmek icin huzur,eglenceler bulusunuzu anlatirken ben yirmi dort saatlik yasamimin nasil bir cehennem saati gibi sonsuz,suruklenmez bir yasam oldugunu dusunuyordum.Sadece soyliyeyim,bazen olecek derecede bunaliyorum." Mehmet Rauf-Eylül

 

Bazi yazarlar insana dustugu merdivenden sanki tekrar cikiyormus gibi hissettiriyor.Sade bir dusunce miydi acaba?Gercekten bilemiyorum :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...