Jump to content

Şu An Nasılsın? Ne Düşünüyor, Ne Hissediyorsun?


Deaths_Expulsion

Önerilen Mesajlar

Eskiden üzerine yazmaya kıyamadığım, sonrasında da bir başkasına hediye ettiğim defterlerim vardı... Yakın bir zamanda yeni bir akım başlattı benliğim. Hiçbir şey benden daha kıymetli değil. O yüzden bu hiçbir şey yazamadığım defterlerime beni yazıyorum, kendimi, zihnimden geçen düşünceleri, fikirleri... Saçmalamalardan ibaret olsa da, hiçbir şey benden daha değerli değil.

 

Kullanın o defterlerinizi. Sizin yazınızı içinde barındırmayı hak ediyorlar. Yazı neyi içerirse içersin.

 

ohh burdan yola çıkarak bambaşka yerlere gittim... Deftere yazı yazmaya kıyamamak, esasında bir iz bırakmak, arkamızdan bakan insanların bizi değerlendirmesinden korkma nedeni de taşıyor olabilir. Bu konu derin bir şekilde düşünülmeli çünkü o zaman yaşamdaki duruşumuzda da bu duygu hakim demektir. Kendimizi belli etmemek için, hiç yaşamamış gibi göçüp gitmemeli...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

N'adamsınız?

Yazın gitsin. Ne olduğunun bir önemi yok bence. He kötü de olsa sakın yırtmayın, asıl o zaman kötü duruyor işte. Hiç bir şey bilmiyorsanız, ilk sayfasına tarih atın, belki hatırlatıcı bir kaç kelime. Vermeyin ama kimseye, öyle bir kaç kelimenin ağırlığıyla dursun kitaplığınızda.

Aferin. :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

N'adamsınız?

Yazın gitsin. Ne olduğunun bir önemi yok bence. He kötü de olsa sakın yırtmayın, asıl o zaman kötü duruyor işte. Hiç bir şey bilmiyorsanız, ilk sayfasına tarih atın, belki hatırlatıcı bir kaç kelime. Vermeyin ama kimseye, öyle bir kaç kelimenin ağırlığıyla dursun kitaplığınızda.

Aferin. :)

Öyle not defterleri ajandalar çok güzel duruyor be abi , güzel bir şeyler doldurmak istiyorsun fakat içinde güzel olan bir şey yok , kafandakileri atmak istiyorsun fakat defter dahi kabi etmiyor , genelde şeyler uzakta iken güzel, temas ettiğinde öyle olmadığnı görüyorsun belki de doğası öyledir biz dokununca görüyoruzdur ama kirli olanın sen olmadığını düşünmeden edemiyorsun , bazende benim gibi yazamayıp defteri fırlatıyosun , yine de iyi kötü sonuna kadar dolu bir defterim olsun isterdim , bu gnoxis var işte buna bakınca da neden yazmadığımı anlıyorum.Bu konu fazla özdeşlilnebilirdi bende yan masada 5 boş defter üst üste durduğu için.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Uzun zamandır öfkemi kontrol edemediğim böyle bir gün daha yaşamadım. Her an birilerini öldürme potansiyeline sahibim. Polise abi nolur beni gözaltında 2 gün daha tutun öyle salın olmayacak böyle diyesim geldi. Ay mı bana yürüyor, merkür mü gidiyor ne bok oluyorsa bir an önce sonlansın.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Depremle alakalı çürük binalardan taşının diye halkı uyarıp duruyorlar da, ulan insanlar 'deprem olsun da başımıza yıkılsın' diye dua ediyorlar zaten. Sefaletten ölüyorlar. Insanların 5 kuruş para yok cebinde Istanbul'da 99 depreminden sonra yapılmış elle tutulur sağlam bir konut +300 bin lira olmuş. Kiralar bir asgari ücret. Kimi semtlerde ondan da fazla. Önlem alın diyip duruyorlar da, bu insanlar nereye taşınacaklar, hangi parayla taşınacaklar. Nasıl bir önlem alınabilir ki? Peh. Boş laf.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sabah "Arabayı gece bir yere çarptım mı ki ben ya?" düşüncesinin yarattığı adrenalin ile uyanmak.

 

İnsan büyüdükçe, geliştikçe, evrimleştikçe geçmişe daha fazla özlem duyuyor. Geçmişle ilgili her şeyi özlemle anar oldum bu ara. Yeni olan her şey git gide daha duygusuz, daha yapay, daha gri geliyor. Neyse, nereden gelmiştim ben bu konuya ya? Ha, insan eski gnoxisi, eski üyeleri, eski dostlukları, eski muhabbetleri özlüyor demek istemiştim sadece ama konu fazla dağıldı sanırım. Hoş kafam da aşırı dağınık bu aralar saçma sapan şeyler yapıyorum. Akşam 8'de arkadaşa günaydın diyip sabah müşteriye iyi akşamlar demem gibi. 2 günde 4 bardak kırdım, kendi işim olmasa kovulmuştum muhtemelen.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir kaç metre arkamda duran yatağa biraz uzanmak için oturduğum yerden kalkıp, yatağa doğru bir kaç adım attım. Yatağın yanına geldiğimde, yorganın altında biri varmış ve yatıyormuş şekline şemaline çok uyuyordu. Bu düşünce beni tedirgin etmedi değil. Sonra kısacık bir an düşündüm, kaldırmalı mıydım acaba yorganı? Ama bir saniye, ya altında yatan bensem? Hiç sevmem başkaları tarafından uyandırılmayı. En iyisi hiç ellemiyim dedim. Müziğin sesini de kıstım, başucumda oturuyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Depremle alakalı çürük binalardan taşının diye halkı uyarıp duruyorlar da, ulan insanlar 'deprem olsun da başımıza yıkılsın' diye dua ediyorlar zaten. Sefaletten ölüyorlar. Insanların 5 kuruş para yok cebinde Istanbul'da 99 depreminden sonra yapılmış elle tutulur sağlam bir konut +300 bin lira olmuş. Kiralar bir asgari ücret. Kimi semtlerde ondan da fazla. Önlem alın diyip duruyorlar da, bu insanlar nereye taşınacaklar, hangi parayla taşınacaklar. Nasıl bir önlem alınabilir ki? Peh. Boş laf.

 

Halimiz ne olacak çok merak ediyorum bazen.OHAL denen şeyle cam filmi sınırlamasından tutun da eylem yapma yasağına kadar çok geniş bir güce kavuştu adamlar.İnternet örgütlenme şansı bulunan tek özgür alandı burayı da işgal etmeye başladılar.Sansür vs...Yakın zamanda bir patlama yaşanacakmış gibi geliyor bana.Her ne kadar pek matah bir muhalefet yapmasa da doğan grbunu iktidar yanlısı bir iş adamı tarafından satın alındı,böylece medya tamamen iktidarın eline geçmiş oldu neredeyse...Ve daha bir sürü umut kıran gelişme...Tüm bunlar hayra alamet değil diye düşünüyorum.

 

Kendinize sağlam bir vpn sistemi kurmaya bakın.Kuzey Kore usulü kapalı internete geçiş yapabiliriz Badem bıyıklı başkan olduktan sonra :mad:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Son zamanlarda en belirgin endişem hayatın bana gereğinden fazlasını sunma ihtimali sanırım. Aslında en büyük endişem her zaman buydu lakin insanın hayatına en durusundan bir güzellik girince ve insan o baside indirgenmenin neler getirebileceğini deneyimleme şansı bulunca, mütevazi bi yaşamın ne kadar güzel bir nimet olduğunu daha iyi kavrıyor. Öte yandan gerçeği ve güzeli gördükçe yalanın, yükün ve tüm o çirkinliklerin varlığı daha da netleşiyor gözünüzde; daha da batıyor; katlanması daha can sıkıcı geliyor. Dilerim ki hayat bana gereğinden fazlasını yığmasın.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...