Jump to content

Şu An Nasılsın? Ne Düşünüyor, Ne Hissediyorsun?


Deaths_Expulsion

Önerilen Mesajlar

Etrafımdaki duvarlar canımı sıkmaya başladığında çatıya çıkıp, sırt üstü uzanır ve bir sigara yakardım. Hayal kurardım sonra. Yıldızlara dokunmayı, gökyüzüne doğru düşmeyi ve eninde sonunda kaybolmayı. Kendimden kaçıp sığınacak bir ben daha arardım. Zaman zaman serinliğine sarılıp kokladığım...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Tuhaf gelebilir ama kanlı aydan sonra bi şeyler oldu sanki. Ne bileyim bu kadar negatif enerji. 6 ayı etkileyecek bir tutulma..O tutulmadan sonra ben de aşırı derecede kötü hissettim nedense, bu enerji her ne ise beni en çok vurmasını istemediğim yerden vurdu.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Tuhaf gelebilir ama kanlı aydan sonra bi şeyler oldu sanki. Ne bileyim bu kadar negatif enerji. 6 ayı etkileyecek bir tutulma..O tutulmadan sonra ben de aşırı derecede kötü hissettim nedense, bu enerji her ne ise beni en çok vurmasını istemediğim yerden vurdu.

Ay tutulmaları esasında o zamana kadar tamamlanmış olayları işaret eder, yani bunları yeni bir işaret değil; rehber olarak görmelidir. Ay tutulması der ki, hayatında şöyle şöyle değilimler oldu farkına var. Mesela ay tutulmalarına yakın devlet düzenleri değişir, dünya farklı bir düzeni gelir ve ay tutulması ile beraber bu düzen çalışmaya başlar. Zira Ay öncelikle rutinin işlemesi ile alakalıdır. Mesela ki bu ay tutulması sırasında şunu düşünüyordum, "Ay'ın altında Mars nasıl da parıldıyor öyle. Savaş mı çıkacak". Sonra, son zamanlarda değişen dünya siyasetini düşünerek savaşın zaten başladığı ancak şimdi bunun rutin haline geleceğini anladım. Eğer endişe ediyorsan, böyle düşün.

 

Not: Telefon perto disko bana ulaşamazsın :D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Güneş radyasyonlu dansıyla yine mide bulandırıcı sarılığını dünyanın üzerine kusar. Alarm çalar ve uyanırsın. Karma Lordlarının dikte ettiği Samsara'nın döngüsü içinde kimbilir kaçıncı enkarnasyonundasındır. Kafanda binlerce düşünce, tilki, şüphe, açmaz, çıkmaz, düğüm ve darboğaz karnaval yapmaktadır. Tek bir nefes alışverişin vücutta yarattığı binlerce biyomekanizmanın abzürd kaosuyla tiksinti dolu bir ters ekstaz yaşarsın. Deccalin gelişi bile önemli değildir artık. Evren denen kapkara Entropi vakumu her türlü sözde ilahi ya da şeytani putları yutup doymak bilmez hiçliğin içine mutlak olarak sömürecektir. Fikirler, ütopyalar hümanistik veya faşistik hiçbir dil zamazingosu gözlerinin önündeki güvelerle delik deşik olmuş Hakikat perdesinin konformist illüzyonuna seni geri döndüremez. Varlığın krizi olan sonsuz uçurumda son sürat süzülürken aşağıya bir baktığında her şeyin karıncalar gibi küçük, önemsiz ve çürümeye mahkum organik kusmuklardan ibaret olduğunu acı bir neşeyle anlar ve gülümsersin. Kozmosun karanlık tanrılarına , beslenmeleri için muhteşem bir gün daha. Organik bir pil olarak insanoğlu. Karma çarkını tüm hırslarıyla sürdürür ve neşeyle tarih yazdığını sanarak ölür. Yeniden ve yeniden dünyaya gelmek için. Matrix'in dünyevi eğilimlerden örülü ağına öldükten sonra ışığa koştuğunu sanarken yine takılır. Sifonu çeker gibi döne döne tekrar gerisin geriye, İblislerin oyun alanına çekilir. 6 protonlu organik beden hapishanesi iyi bir simülasyondur. Hayatta kalma içgüdüsüyle tüm etik atılımlar bol limonlu bir küçümseme çorbasında bulamaç haline gelir. Ama her şey yolundadır. Maymunlar cehenneminde sıradan bir gün. Başka nasıl olabilir di ki. Satürnyen Zaman Kara Şövalyesinin önünde kimse duramaz. Her adımda dörtnala gelir. Tik tak tik tak. Varoluşun harabelerine tepeden bakıp gülümserim. Her şey yolunda. Yeni bir gün daha. Kan, ter , nefes, öfke, neşe vs vs Kriz soslu varoluş çorbası. Her şey yolunda her şey yolunda.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Güneş radyasyonlu dansıyla yine mide bulandırıcı sarılığını dünyanın üzerine kusar. Alarm çalar ve uyanırsın. Karma Lordlarının dikte ettiği Samsara'nın döngüsü içinde kimbilir kaçıncı enkarnasyonundasındır. Kafanda binlerce düşünce, tilki, şüphe, açmaz, çıkmaz, düğüm ve darboğaz karnaval yapmaktadır. Tek bir nefes alışverişin vücutta yarattığı binlerce biyomekanizmanın abzürd kaosuyla tiksinti dolu bir ters ekstaz yaşarsın. Deccalin gelişi bile önemli değildir artık. Evren denen kapkara Entropi vakumu her türlü sözde ilahi ya da şeytani putları yutup doymak bilmez hiçliğin içine mutlak olarak sömürecektir. Fikirler, ütopyalar hümanistik veya faşistik hiçbir dil zamazingosu gözlerinin önündeki güvelerle delik deşik olmuş Hakikat perdesinin konformist illüzyonuna seni geri döndüremez. Varlığın krizi olan sonsuz uçurumda son sürat süzülürken aşağıya bir baktığında her şeyin karıncalar gibi küçük, önemsiz ve çürümeye mahkum organik kusmuklardan ibaret olduğunu acı bir neşeyle anlar ve gülümsersin. Kozmosun karanlık tanrılarına , beslenmeleri için muhteşem bir gün daha. Organik bir pil olarak insanoğlu. Karma çarkını tüm hırslarıyla sürdürür ve neşeyle tarih yazdığını sanarak ölür. Yeniden ve yeniden dünyaya gelmek için. Matrix'in dünyevi eğilimlerden örülü ağına öldükten sonra ışığa koştuğunu sanarken yine takılır. Sifonu çeker gibi döne döne tekrar gerisin geriye, İblislerin oyun alanına çekilir. 6 protonlu organik beden hapishanesi iyi bir simülasyondur. Hayatta kalma içgüdüsüyle tüm etik atılımlar bol limonlu bir küçümseme çorbasında bulamaç haline gelir. Ama her şey yolundadır. Maymunlar cehenneminde sıradan bir gün. Başka nasıl olabilir di ki. Satürnyen Zaman Kara Şövalyesinin önünde kimse duramaz. Her adımda dörtnala gelir. Tik tak tik tak. Varoluşun harabelerine tepeden bakıp gülümserim. Her şey yolunda. Yeni bir gün daha. Kan, ter , nefes, öfke, neşe vs vs Kriz soslu varoluş çorbası. Her şey yolunda her şey yolunda.

 

Keşke bunları bana o kalabalık geceler de anlatsan da uykuya dalsam tertemiz bir şekilde

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ahh, insanın canı hiç bir şey mi istemez, her şeye mi hevesini yitirir? Beynimi hiç bir müdahaleye karşı açmıyorum, açamıyorum. Hiç bir şey alamıyorum. Hiç bir şey veremiyorum. Yalnız uzun uzun düşünüyorum. Tekrar tekrar düşünüyorum. Hastayım galiba ben. Hayatı kenara koyup önüme bakamıyorum. Sınav boyunca aynı soruya takılıp da bütün vaktini yitiren öğrenci gibiyim. Ama ne düşünürsem düşüneyim, taşlar yerine oturmuyor. Hiç bir fikri benimseyemiyorum. Sanki içim kupkuru. Sanki içimde bir kaç damla sudan, bir heveslik yaşamdan fazlası yok.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ay tutulmaları esasında o zamana kadar tamamlanmış olayları işaret eder, yani bunları yeni bir işaret değil; rehber olarak görmelidir. Ay tutulması der ki, hayatında şöyle şöyle değilimler oldu farkına var. Mesela ay tutulmalarına yakın devlet düzenleri değişir, dünya farklı bir düzeni gelir ve ay tutulması ile beraber bu düzen çalışmaya başlar. Zira Ay öncelikle rutinin işlemesi ile alakalıdır. Mesela ki bu ay tutulması sırasında şunu düşünüyordum, "Ay'ın altında Mars nasıl da parıldıyor öyle. Savaş mı çıkacak". Sonra, son zamanlarda değişen dünya siyasetini düşünerek savaşın zaten başladığı ancak şimdi bunun rutin haline geleceğini anladım. Eğer endişe ediyorsan, böyle düşün.

 

Not: Telefon perto disko bana ulaşamazsın :D

 

tam diyecektim bu konuyu telefonda konuşalım, hissettin mi ne yaptın xd

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...