sidar Yanıtlama zamanı: Aralık 16, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 16, 2018 Ben o filme gitmeyeceğim diye inat ettiydim, davet edilince "tamam geliyorum, önyargısızca izlyeceğim" dedim gittim izledim bu akşam. Kendi başına bi film olarak gerçekten hiç fena değildi. Ses, görüntü, oyunculuk şahane. Yine de ben Freddie Mercury'i çok çok daha farklı hayal ediyorum. Quenn'in işleri benim için ifade dolu olmuştur hep ve üstü kapalı olmasını da sevmişimdir, belki bu yüzden fazla naza çekiyorum ama olayların senaryoya dökülürken kazandığı hal beni üzüyor da açıkçası. İnsanların kafasındaki imaja ekliyor bir şeyler sonuçta. Neyse. Who wants to live foreveeeeeeer? Uu uuuu.... Ben de inat ettiğim için yazdım bunu. Bu akşam izlemişiz ikimizde. .Efsaneleri bir film ile ne kadar anlatabilirsin ki ? . Sinema alanındaki Queen boşluğunu doldurmak amaçlı çekilmiş bir film olarak da düşünürsek daha iyi . Herkesin beklentilerini tutturamazsın bu konuda , ama Rami Malekin oyunculuğunu beğendim . Sırf bundan dolayı Mr.Robot dizisine de başlayabilirim .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
paranormalfikir Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2018 Üzgünüm....................................... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
MZ1vdnW0mtQ Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 17, 2018 izmir'de entomoloji müzesi ve tabiat tarihi müzesi varmış. nasıl olmuş da kaçırmışım. bu dandik şehirde gitmeye değer birşeyler de varmış. gerçi arke. müzsine bile gitmedim daha. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Aralık 18, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 18, 2018 sporla başlayan 3. gün. önce yavaş yavaş felsefesini oturtmakla başlayan süreç bebek adımlarıyla ilerliyor. sağlıksız yaşamak ve beden için hiçbir şey yapmamayı, hatta bedene eziyet edecek birçok şey yapmayı pek de matah bulan ruhum, yavaş yavaş evriliyor. madde olmayanı güzelleştirebilir ve sağlıklı kılabilirken, madde olanı boşlamak dengeyi bozuyordu. geç keşfettim belki, ama küçük denemelerle zaman zaman anlamaya çalıştığım bu sistemi yavaş yavaş oturtuyorum. biraz kas ağrısı iyidir 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Witch Of Rain Yanıtlama zamanı: Aralık 18, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 18, 2018 Biri insanlara kalbimde kırılacak daha fazla bir yer kalmadığını söylesin. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
EnfeksiyoN Yanıtlama zamanı: Aralık 18, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 18, 2018 Günlerim bomboş geçiyor.Bir şeyler yapmak istiyorum ama ne yapsam bilemiyorum.2019 bir şeyleri keşfettiğim ve büyüdüğüm bir yıl olur umarım. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Witch Of Rain Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 Kar yağıyorsa demek ki. ♡ Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
BayParadoks Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 Hahahahahhaha Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sidar Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 Küme düşme hattında olan fenerbahçeye büyüden şüphe ediyorlar hocam. Zamanında beşiktaşın kale arkasında , saha çevresinde gömülü çok çivili bebekler , muskalar topladık bizde onlar ancak küçük çaplı maçlar ve goller kaybetmemize sebep olmuştur . Bu olay için farklı bir durum . İlla metafizik bir şeyler arayacaksam eğer ya fenerbahçe yönetiminde bulunmuş birileri ile koç ailesi arasında geçmişte bir hesap defteri var , ya aziz yıldırımın bir antlaşması ve bedeli var , yada kadrodan birileri çok haksızlığa ve dışlanmaya maruz kaldı . Bu üçüncüsü daha akla yatkın . Dünya kupasında koca almanya nasıl grupta kaldı diyorsun ? . Milli takımdaki türk oyunculara karşı ırkçı söylev ve tutumlarda bulundukları için .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Witch Of Rain Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 19, 2018 "Tek derdin bu olsun be Yosun" tarzından bir soru sorucam şimdi... Tüm bir yıl boyunca akla gelebilecek her türlü eğlence adıyla tabir edilen olayı yaşama imkanı bulmuş ve yaşamış bir insan düşünün. Işte parti denince akla ne geliyorsa. Artık gına gelmiş. Hatta yıllık seyahat kotasını dahi doldurmuş. Bu insan bir yılbaşı programı yapmak istese ne yapabilir? Ne gibi bir şey hayal edilebilir? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Centurul Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2018 Sevgilinle beraber doğu ekspresine bilet al 31 aralık için boş gözüküyor . Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
yasemin ceren Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2018 karışık duygular. onu mu yapsam bunu mu yapsam olmuyor karar veremiyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ninque Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 20, 2018 Çok korkunç hissediyorum İskandinav kızların öldürüldüğü şu videonun ilk saniyelerini izlediğimden beri. Gayri ihtiyari tıkladım ya düşünemedim işte o an. Bu kadar korkunç olmayı nasıl başarabiliyorsunuz anlamıyorum, kafamda canlandıramıyorum bu derece kötü olmayı. Tam olarak ne eksik içinizde? Yetiştirilme tarzı ve çevre faktörleriyle açıklanabilecek bir şey mi bu? Hadi biriniz iğrenç bir psikopattı diğer üçünüz de mi böyleydi? Minicik bir merhamet kırıntısı yok mu içinizde? Benim gibi sevgi dolu, hümanist, optimist bir insanı bile mizantropik ve pesimist yaptınız. Doğulu, batılı, müslüman, gayrimüslim farketmez artık hepinizden nefret ediyorum ve sosyal hayatta insanlara hep şüpheyle yaklaşıyorum. Semavi dinlere zaten çoktandır uzaktım ama artık iyice soğumaya başladım, bu nefrete dönüşüyor zamanla. Tek etken o olmasa da cesareti verenin en başta o olduğunu düşünüyorum. Ütopik de olsa başka bir dünyanın mümkün olduğuna ve bir gün o dünyaya kavuşacağımıza inanıyorum. O gün gelene kadar bunlara katlanmak zorunda olan şanssız ruhlarız herhalde biz. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
electronicalev Yanıtlama zamanı: Aralık 21, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 21, 2018 Fena halde kendimi işe vardım, tabiri caizse eşek gibi çalışıyorum molasız izinsiz ama artık gerçekten yorulmaya ve tükenmeye başladım lanet paranın gözü kör olsun Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Witch Of Rain Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Tüm saç tellerim teker teker birbirine dolanmışçasına kafam karışık. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
akuma Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Bir şeyleri değiştirmek istiyorum artık . Bu ülkeden kaçıp gitmeyi planlarken şimdi cumhurbaşkanı olduğumu düşünüyorum, neyi değiştireceğimi neleri getireceğimi... Ama şu milletvekillerini , başkanları görünce midem bulanıyor resmen. Bir insanın söylediği yalana inanması yetmiyormuş gibi bir de bunu bas bas söyleyerek başkalarını inandırmaya çalışması... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
yasemin ceren Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 bıkmış hissediyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AurorA Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 bazen asla yaranamıyor insan. ne yaparsa yapsın, her şeye yetişemiyor. bir türlü yetişemiyor. hayat o kadar hızlı akıyor ki, insan hiçbir şeye yetişemiyor. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
adEda Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 bazen asla yaranamıyor insan. ne yaparsa yapsın, her şeye yetişemiyor. bir türlü yetişemiyor. hayat o kadar hızlı akıyor ki, insan hiçbir şeye yetişemiyor. dün her şeyin durağanlığı yüzünden ağladım. eve sığamadım. ama evet, yetişemiyorum. neden böyle... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Witch Of Rain Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Çevremdeki insanlar tarafından yanlış algılanmaktan her ne kadar umursamıyor olsam da nefret ediyorum. Kurduğum her cümlenin sonunda bi kahkaha patlatmıyorum diye yada bol bol gülümsemek kahkahalar atmak içimden gelmiyor diye, "somurtkan" algılanmak çok rahatsiz edici bence. Şimdi benim "komedi" anlayışım, Şahan Gökbakar tarzı değil pek. Insanları tiksindiren şeyleri komik bul"a"mıyorum. Zaten ben genel olarak hayatı öyle çok ciddiye almıyorum. Sosyallikten, kalabaliktan yada dünyevi şeylerin %80'inden hoşlanmıyorum. Buna mecbur oldugumu da zannetmiyorum. Bir şeyin benim nezdimde, benim algımda, benim klasörlerimde ilgi çekici bir tarafı yoksa üzerine konuşmayı bile tercih etmiyorum. Israf, boşa yorgunluk, laklak yapmak gibi geliyor bana diğer türlüsü. Suskunluğun, mutsuzlukla karıştırılması da anlamsız bu bağlamda. Evde yalnızken kendi kendime vakit geçirebiliyor ve dışarıda olup bitenleri merak etmeye değer bulamıyorum diye bu asosyal olduğum anlamına da gelmiyor. Ortam bana göre değil demek ki. Gerçekten zorunda kalmadıkça evden çıkmayı hiç sevmiyorum. Belki mizaç belki suratıma yapışmış bir maske bilemiyorum ama gözlerimin boşluğa sık sık dalıyor olması, illa bir derdim olduğu veya depresif bir dönemden gectigim anlamına da gelmiyor. Herşey tercih meselesi. Benim penceremden insanlar ve insana ait hiçbir şey çekici yada komik değil. Bu yüzden kurduğu her cümlenin sonunda kahkaha atabilen pembe ponpon gözlüklü insanların bana gelip, "Ya sen niye hep böylesin yeaaaaaa" demesi de aptalca. Ulan tut ki bi derdim var, sen kimsin ki sana anlatıcam kodumun toy danası. Ne soruyon? 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
sidar Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 22, 2018 Ormanın içerisinde , ağaç kabuklu kadehlerde ikram edilen şaraplar ve bir club . Park sanat . https://www.youtube.com/watch?v=wmZmRxKSCtE... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
BayParadoks Yanıtlama zamanı: Aralık 23, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 23, 2018 Nece zaman gecti belki genc olmamdan belki de daha da dogal sebeplerden ayaklarimin uzerinde oldugumu ve etrafimda gercek veya iluzyon bir dunya oldugunu fark edemedim hala da oyle kendimi ve hayati yeterince ciddiye almamak bir yere kadar idare ediyor insanı.Kim nasıl gôrürse gôrsün hayatımdaki en bilge insan benmişim meğer yeteri kadar kulakardı ettim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
adEda Yanıtlama zamanı: Aralık 23, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 23, 2018 Neden uyandım ki ben şimdi? Huyum mudur suyum mudur bu saatte? Bazen neden zorlaştığını bilmiyorum. Her şeyi makaraya vurarak devam ederken suratıma bi tokat iniyor sanki. Bu melankoli midir yoksa farkındalık mıdır ayrıdını yapmaya çalışırken kafamın içi katır kutur edip aşınıyor gibi. Bilmiyorum. Yaptığım ne buna değiyor ki? Bir şeyler hareketi bıraktığı an ortam daralıyor. Gözünü telefona dikmiş birinin sorulan soruya on saniye sonra cevap vermesi benim o on saniye içinde farklı bir ruh haline defalarca girip çıkmam, debelenmem demek. Saati izlemek, beklemek, galiba "görmek"... Korkunç geliyor. Kafamın içinde yarattıklarım beni her şeyden çok ürkütüyor. Korkmaktan korkuyorum her şeyden önce. O yüzden üstüne üstüne gidiyorum ne varsa. Ama sanırım bu kadar çok duyumu bedenim kaldıramıyor bi yerden sonra. Yapılması gereken çok şey var aslında. Düşünmek için nefes aldırmayacak, kolayca sığınılacak bir sürü şey. Ama gram motivasyon yok cebimde. Ne yaptım mahalle bakkalında falan mı harcadım, sağa sola mı sıkıştırdım... bilmiyorum. Korku, acı öfke büyütüyor. Yüce bi eylem değil. İstemesem de bu böyle. Kimseye kızgın değilim yine de. İçim dışım bu kadar karmaşıkken anlaşılmamam kadar doğal bir şey yok ki. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
electronicalev Yanıtlama zamanı: Aralık 23, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 23, 2018 Risk al, risk al, risk al. Kasım ayı ne kadar mükemmel geçtiyse Aralık ayı o kadar berbat geçiyor. O kadar berbat geçiyor ki, nereye sapacağımı şaşırdım. İç sıkıntım çok yanlış kişilere patlamak üzere. Şansım, sabrım çok zorlanıyor. Zirvede artık. Bu kadar ince bir çizgide durduğuma inanamıyorum. Ciddi anlamda kaynama noktasındayım. İlk defa ciddi anlamda pratiğe döküyorum. Bir şeyleri bu noktadan sonra içimde tutabileceğimi sanmıyorum. Şu ayda en çok haksızlığı, adaletsizliği tattım. Kendimden başka hiçkimse yok. Senin de kendinden başka hiçkimsen yok. Tek başına. Ailen dahi bir noktaya kadar. Şu anda mutsuzluğu geçtim, ciddi anlamda öfkeliyim. Kinimi tutamıyorum. Artık bir yerlere taşacak. Neyse, yarın bir adet risk faktörüm var. Erken kalkacağım. Gidip bunu halletmeliyim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
adEda Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 25, 2018 Hayatta kaç kere bir şeyi çok istedim? En son neyi çok istedim? Kaç kere dua ettim? Bir şeye ne zaman tamamıyla inandım?... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.