Jump to content

Şu An Nasılsın? Ne Düşünüyor, Ne Hissediyorsun?


Deaths_Expulsion

Önerilen Mesajlar

2 yaşında. 1 nisanda dolu dolu 2 yaşında olacak.

 

Anne değilim ama çok yakın zamanda 'çocuk' olan biri olarak görüş bildireyim biraz yardımım dokunacaksa...

Bence sürekli yanında bir yaşıtına ihtiyaç duyacak kadar büyük değil henüz. Annesiyle vakit geçirme çağında daha. İlerleyen zamanlarda elbette yavaş yavaş ihtiyaç duymaya başlayacaktır ama bunun için her gün çocuklu kadınlarla sizi geren, zevk almayacağınız iletişimler kurarak, ait hissetmediğiniz ortamlarda bulunarak kendinize işkence çektirmenize gerek yok. Haftada iki kez parka götürseniz, orada yaşıtlarının yanında yarım saat vakit geçirse bile yetecektir ona. Bi yandan siz de arkadaş olabiliyorsanız, çok güzel. zaten ne olursa olsun sizin ilginize ihtiyacı var en çok.

Bilemiyorum annelik böyle bi fedakarlık gerektiriyordur belki, öyle düşünen çıkacaktır elbet ama sizin için çok zor olacaktır sahte iletişimler kurmak. Zaten çocuğunuz için ilk yapmanız gereken şey kendinizi, enerjinizi korumak. Çünkü o da sizden etkileniyor.

 

Bir de şu konu var: şimdi ne yaparsanız, çocuk büyüdüğünde sosyal ilişkileri nasıl etkilenir ?

Açıkçası ben küçükken ne yazık ki hiç parkta, mahallede vs. oynamadım, arkadaş edinmedim. Benden bi önceki nesildi onu son yapan sanırım :) Bir bebeklik arkadaşım vardı, annemin arkadaşının kızı. Hep ya ben onlara giderdim, ya o bize gelirdi. Evde oynardık ikimiz. Evet şanslıyım. Çok iyi bir insan kendisi ve yıllardır kardeşim gibi. (ki olmayabilirdi de.) ve pek başka birine ihtiyaç duymadım. Duyduysam da bastırdım belki de. Ama şimdiki yaşımda sosyal ilişki kurmakta zorlanıyorum :) Yaşıtlarımla ilk kez konuşacağım zaman ne demem gerektiğini, ne desem ne tepki alacağımı bilmiyorum.

Bu yüzden böyle ortamlar ileriye yönelik daha güzel sonuçlar doğuruyor bence. Bırakın sizin seçtiğiniz insanların çocuklarıyla değil de kendi çabalarıyla iletişim kursun. Öğrensin.Temkinli olmak şartıyla tabi, gözetiminiz altında.

 

Yine de dediğim gibi, anne değilim ben. Hiç çocuk büyütmedim. Belki de yaram olduğundan konuya bakış açım böyle. Kafanıza yatarsa artık :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yine yemek konusunda lezzet arayışı içinde olmadan sadece mide ağrısını bastırmak için ne bulduysam ağzıma tıktığım günlerden biri içindeyim. Yemek yemek aklıma gelmediği gibi, sadece mide ağrısını durdurmak için yapılan bir gereksinim gibi geliyor. Ve midem bulanıyor yediğim abuk subuk şeyler nedeniyle. Çünkü lezzetten ziyade kolayca ağzıma atabileceğim şeylere gidiyor elim. Öf çok fena hissediyorum.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili Oğlak,

Bu ay biraz içine dönmek, yalnız kalmak ve eğer üzerine çalıştığın projeler, işler vs. varsa; tek başına halletmek isteyebilirsin. Kendini biraz pasif agresif hissedebilirsin. Senin gibi dimdik bir Oğlak için biraz durgun bir ruh hali olacak bu ay ama dinlenmek için bir fırsat olarak görmelisin. İçinde çözmek istediğin sorunları enine boyuna düşünüp çözebilirsin ama lütfen kendine çok fazla yüklenme. O sert tavrını en azından kendine karşı takınma ve kendini eleştirirken çok sert olma. Pek çok burca değişimler getiren bu Mart ayı senin için durgun geçecek evet ama hiçbir şey değişmezse bile senin bakış açın, kafan değişecek. Ruhani bir gelişme, büyüme olarak faydalanacaksın bundan. Ay sonuna doğru Venüs'ün de desteğiyle evin için güzel şeyler yapabilirsin, yeniden dekore edebilirsin. Kabuğuna çekilme hissiyle beraber, kabuğunu güzelleştirme arzusu da gelecek. Alışveriş yapmak için uygun bir zaman. 12 Mart ve 19-20 Mart tarihleri ise sana aşktan yana talih getirecek! Artık dışarı çıkıp arkadaşlarının tanışmanı istediği biriyle mi görüşürsün yoksa tinder'dan birilerine süper like mı atarsın bilemem ama... Bekarsan ve artık bir ilişki yaşamak istiyorsan, bunlar çok uygun tarihler! Sevgilin varsa da bu tarihler arasında kısa bir yolculuğa çıkabilir ya da özel vakit geçirebilirsiniz. Bu ay, işten güçten ve arkadaş gruplarından biraz uzaklaşıp, kendine zaman ayırma, ruhunu dinlendirme zamanı!

 

...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Elindeki şişeyi bıraktı . Umarsizca çıkışa doğru yol almaya çalışırken çelimsiz ayaklarını kontrol etmekte zorlaniyordu. Oluyordu ışte! Kendinden kurtuluyordu yavaş yavaş. Kolay atlatamayacakti yalnız bu döngüyü , normal insan ciziklerle atlatirken değişimi , onun kolu kanadı kirilacakti. Çünkü o kuş gibiydi, narin beyinli güzel kadın.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Anne değilim ama çok yakın zamanda 'çocuk' olan biri olarak görüş bildireyim biraz yardımım dokunacaksa...

Bence sürekli yanında bir yaşıtına ihtiyaç duyacak kadar büyük değil henüz. Annesiyle vakit geçirme çağında daha. İlerleyen zamanlarda elbette yavaş yavaş ihtiyaç duymaya başlayacaktır ama bunun için her gün çocuklu kadınlarla sizi geren, zevk almayacağınız iletişimler kurarak, ait hissetmediğiniz ortamlarda bulunarak kendinize işkence çektirmenize gerek yok. Haftada iki kez parka götürseniz, orada yaşıtlarının yanında yarım saat vakit geçirse bile yetecektir ona. Bi yandan siz de arkadaş olabiliyorsanız, çok güzel. zaten ne olursa olsun sizin ilginize ihtiyacı var en çok.

Bilemiyorum annelik böyle bi fedakarlık gerektiriyordur belki, öyle düşünen çıkacaktır elbet ama sizin için çok zor olacaktır sahte iletişimler kurmak. Zaten çocuğunuz için ilk yapmanız gereken şey kendinizi, enerjinizi korumak. Çünkü o da sizden etkileniyor.

 

Bir de şu konu var: şimdi ne yaparsanız, çocuk büyüdüğünde sosyal ilişkileri nasıl etkilenir ?

Açıkçası ben küçükken ne yazık ki hiç parkta, mahallede vs. oynamadım, arkadaş edinmedim. Benden bi önceki nesildi onu son yapan sanırım :) Bir bebeklik arkadaşım vardı, annemin arkadaşının kızı. Hep ya ben onlara giderdim, ya o bize gelirdi. Evde oynardık ikimiz. Evet şanslıyım. Çok iyi bir insan kendisi ve yıllardır kardeşim gibi. (ki olmayabilirdi de.) ve pek başka birine ihtiyaç duymadım. Duyduysam da bastırdım belki de. Ama şimdiki yaşımda sosyal ilişki kurmakta zorlanıyorum :) Yaşıtlarımla ilk kez konuşacağım zaman ne demem gerektiğini, ne desem ne tepki alacağımı bilmiyorum.

Bu yüzden böyle ortamlar ileriye yönelik daha güzel sonuçlar doğuruyor bence. Bırakın sizin seçtiğiniz insanların çocuklarıyla değil de kendi çabalarıyla iletişim kursun. Öğrensin.Temkinli olmak şartıyla tabi, gözetiminiz altında.

 

Yine de dediğim gibi, anne değilim ben. Hiç çocuk büyütmedim. Belki de yaram olduğundan konuya bakış açım böyle. Kafanıza yatarsa artık :)

 

Yorumun benim için çok değerli, anne olup olmaman önemli değil bu konuda :)

 

Sanırım ben biraz abartıyorum, kendi yalnızlığımı o da yaşıyor sanıyorum. Geçen gün anneme sordum çok mu yalnız, onu etkiliyor muyum diye, o da kızdı resmen. :D O küçük daha aramaz arkadaş, biz yeteriz ona dedi. Biraz büyüsün zaten kreşe gider, yaz geliyor bol bol parka gideriz diye anlaştık annemle.

 

Ben onu tek başıma(yani babasız) büyüttüğüm için sürekli eksik hissediyorum kendimi. Sanki hep kötü anneymişim, hiç bir zaman ona layık olamayacakmışım gibi. İnsanlar da çocuğun çocuğu olmuş gibi yaklaşıyorlar. Halbuki 24 yaşındayım. Bana bunu diyenlerin anneleri hatta kendileri 20li yaş civarı evlenmiş insanlar. Bu tavırları da etkiliyor tabi. Herkes süper anne/baba ben daha kendine bile bakamayan çocuk anne :D

 

Senin benzerin şekilde büyüdüm ben de. Yazın yazlık ortamı hariç sokakta oynamadım pek. Çok fazla arkadaşım da olmadı, aşırı saftım zaten ve herkese direk güveniyordum. Herkes mutlak iyiydi hep. O yüzden şimdi hayal kırıklığı ve güvensizlik yaşadığım için insanlardan uzağım. En çok burayı seviyorum, face mace hikaye :D Yazmasam bile okurum hep. Ama sosyal ortamlarda da bulunabiliyorum gerektiği sürece ve biraz umursamayan, rahat insan modundayım. Sen de tepki almaktan korkma sakın çünkü ne yaparsak yapalım illa farklı tepki gösterecek birileri çıkacaktır. İnsanlara kendimizi beğendirmeye kalkarsak yandık. Oğlumu da olabildiğince özgür ama dikkatli büyütmeye çalışıyorum. Şimdilik yetişkinlerle takılıyor, çok da güzel muhabbet kuruyor :D Bakalım ilerde nasıl olacak.

 

Teşekkür ederim yorumun için :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sidar' ı stalklamış oldum galiba, bilmeyerek oldu ama. Neyse. Fotolarından biri karşısında da böyle olduk whs http://media.giphy.com/media/zQefLKZFiRx7O/giphy.gif

 

Ulan o kadar gizlilik ayarı yaptık arkadaş .

 

Şu an nasıl mıyım ? , gün güzel geçti ama ardından gelen bademcik , göz ve diş ağrıları sinir uçlarımı yalama olmanın da ötesinde biryerlere getirdi . Sanırım boyut atladım .

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Ulan o kadar gizlilik ayarı yaptık arkadaş . Şu an nasıl mıyım ? , gün güzel geçti ama ardından gelen bademcik , göz ve diş ağrıları sinir uçlarımı yalama olmanın da ötesinde biryerlere getirdi . Sanırım boyut atladım .
Ahah Dilara Dedikodu Ajansı ( DDA ) herşeyi bulur :p Geçmiş olsun diyelim, her iki anlamda da ..
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yılların sağlam materyalisti, her şeyle dalga geçen ve her şeyi para tuzağı olarak gören annem, yengemin ve doktorun bir cümlesiyle vegan oldu. Bu da yetmezmiş gibi, doğru nefes almayı bilemediğini söyleyen doktorunun bir cümlesiyle nefes koçundan meditasyon dersleri almaya başladı :rofl: Hayır bir de "bir anda tüm stresim geçti, inanabiliyor musun?" diyor bana :) Doktor değiliz ki sözümüz dinlensin... Yakında siteye üye olursa hiç şaşırmayacağım :rolleyes:

 

Ama günün en komik olayı, nefes koçunu taklit ederek babama meditasyon öğretmeye çalışması oldu. Adam huzurlu yaşayamıyor ki? Hayır 20 yaşındaki yaşlılıktan sağırlaşmış kediye bağırsan ne olacak? Hayvan zaten duymuyor ki... Kendi halinde yaşayıp gidiyor. Bu arada meditasyon hakkında uzun uzun bilgi vermek için çırpınmıyorum kesinlikle... Bana bir şey sormadığı sürece ağzımı açmıyorum bile. Önce biraz alışsın, devamını getirmek isterse ya da faydamın dokunacağını bildiğim bir şey çıkarsa yardım ederim. Benden başka kişiler tarafından sunulan bilgileri almaya eğilimi var çünkü. Konuşsam da umursamayacak nasılsa...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yılların sağlam materyalisti, her şeyle dalga geçen ve her şeyi para tuzağı olarak gören annem, yengemin ve doktorun bir cümlesiyle vegan oldu. Bu da yetmezmiş gibi, doğru nefes almayı bilemediğini söyleyen doktorunun bir cümlesiyle nefes koçundan meditasyon dersleri almaya başladı :rofl: Hayır bir de "bir anda tüm stresim geçti, inanabiliyor musun?" diyor bana :) Doktor değiliz ki sözümüz dinlensin... Yakında siteye üye olursa hiç şaşırmayacağım :rolleyes:

 

Ama günün en komik olayı, nefes koçunu taklit ederek babama meditasyon öğretmeye çalışması oldu. Adam huzurlu yaşayamıyor ki? Hayır 20 yaşındaki yaşlılıktan sağırlaşmış kediye bağırsan ne olacak? Hayvan zaten duymuyor ki... Kendi halinde yaşayıp gidiyor. Bu arada meditasyon hakkında uzun uzun bilgi vermek için çırpınmıyorum kesinlikle... Bana bir şey sormadığı sürece ağzımı açmıyorum bile. Önce biraz alışsın, devamını getirmek isterse ya da faydamın dokunacağını bildiğim bir şey çıkarsa yardım ederim. Benden başka kişiler tarafından sunulan bilgileri almaya eğilimi var çünkü. Konuşsam da umursamayacak nasılsa...

 

Annen adına sevindim, doğru yolu bulmuş =) Günün en komik olayına da güldüm :D Bir de şu ''Benden başka kişiler tarafından sunulan bilgileri almaya eğilimi var '' olayını ben de çok yaşıyordum. Gerek annem, gerek eski sevgilim arasında. Ayrılma sebebim de budur zaten. Ben bir konuda yorum yapınca onu dinlemezdi ama reiki hocası falan söyleyince o bilgi çok müthiş gelirdi ona. Falan filan...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Annen adına sevindim, doğru yolu bulmuş =) Günün en komik olayına da güldüm :D Bir de şu ''Benden başka kişiler tarafından sunulan bilgileri almaya eğilimi var '' olayını ben de çok yaşıyordum. Gerek annem, gerek eski sevgilim arasında. Ayrılma sebebim de budur zaten. Ben bir konuda yorum yapınca onu dinlemezdi ama reiki hocası falan söyleyince o bilgi çok müthiş gelirdi ona. Falan filan...

 

İnsanların değişmesi kolay değil. Muhtemelen ilk fırsatta eski rutinine geri dönecektir :) 60 küsür yıldır bu kafada devam eden birinin "bir cümle duydum, hayatım değişti" demesini mantıklı bulmuyorum :D

 

Benim bilgilerimi görmezden gelmesi konusunu çok umursamıyorum aslında :) Herkes hazır olduğunda bilgiyi ediniyor, bazen bu bilgiyi verecek kişiyi bulamazlarsa kendi zihinlerinden türeyebiliyor bile bilgi... Bu yüzden kendimi hiç yormuyorum o konuda. Ama sevgili ile ilgili konu biraz daha özel tabi... İnsan daha duygusal bakıyor, başkalarına yaptığı gibi umursamamazlık edemiyor. Bir de işin içine "Beni niye sallamıyor? Bana güvenmiyor mu?" gibi konular girerse eyvah... En güzeli sevgilinin de ayrı bir birey olduğunu ve en fazla diğer insanlar kadar yakınlaşabileceğini hatırlamak gerek (Bunu şimdi buradan söylemek kolay... Yarın öbür gün birine karşı tutku hissedersem nasıl psikopata bağlayabileceğimi de biliyorum ama buradan atıp tutmak güzelmiş) :rofl:

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...