Prensiplerim Var

Çizerken salyalarım kağıda akmsın diye ağzıma mütemdiyen tampon takviyesi yaparım

Yazarken mezdeke dinlerim

Okurken şakşuka dinlerim

Boş kaldıkça '' Demi Moore yoo bence gayet pembe ehi ehi ehi '' diye en iğrencinden esprilerimle kendimi öldürmeye teşebbüs eder ve yine kendi anti-esprilerimle diğer kişiliğimi öldürürüm.

Her meditasyondan önce yarım saat ''Tarık Mengüç''imajine edip ''Allah korumuş ya böyle olsaydım'' der 2 rekat şükür namazımı kılarım.

Her cuma cami önünde ''Allah vergisi iade zarfı '' satarım.

Tv de ne zaman Aydemir Akbaş'ı görsem gözüm seğirir.

Her helva yediğimde Mahmut Tuncer'i ararım

Dolmuşa hep tam para veririm.Hiç para üstü muhabbetine giremem.

Tv de ne zaman Aydemir Akbaş'ı görsem gözüm seğirir.:rofl:

Dolmuşa hep tam para veririm.Hiç para üstü muhabbetine giremem:rofl:

üsttekinin prensiplerini okumadan geçmem;)

Yatağa girerken çoraplarımı çıkarmam.

Bozulan mouse umu veterinere götürürüm

Site ile ilgilenmeye başlamadan önce aç karna 10 edet Fantom yerim (yüzüklerini çıkarıp)

Yamacıma gelen veya benim çağırdığım her varlığa Fatmagül'ün suçunu sormayı da bir prensip edindim.

ponponsuz bereye bere demem.

her hafta kaşlarıma fön çektiririm.

papyon takmam. takanı da.. bana ne ya..

erkek, şaşı bi sincapla fikir teatisinde bulunmam.

tek taş yüzüklerden tiksinirim.

anahtar kaybetmişsem, çilingir döverim.

afedersiniz ama vazelin yoksa civata kullanırım.

bi kaşık öksürük şurubuna ruhumu satarım.

şaşı bakıp şaşırırım her zaman.

nüfus cüzdanımdaki fotoğrafımdan nefret ederim.

aldığım bir sabun en az beş sene gider.

kimse bana zorla ud çaldıramaz, silah zoruyla belki biraz tıngıdatırım.

güneşe taparım, balçıkla da sıvarım..

darbukasız asla kütüphaneye gitmem.

temel prensibim hayatta en çok şeye sahip olmak diil, en az şeye ihtiyaç duymaktır...

eğlenmek için gece dışarı çıkmam. evde oturup parmaklarımı çıtlatırım...

gözümü şehvetle ovalarım. başladım mı kaptırır giderim dakikalar boyu...

aradığım huzuru suratımda patlayan yumruklarda bulurum...

ota püsüre kıl olmam . olanı da sevmem .rahat bir insanım, her yolun romaya çıkıyor olması gayet doğaldır benim için .

bugünü son nefesine kadar yaşarım . yarına pek güvenmem . diğer gün ise aklımın ucundan bile geçmez .

karanlığa aşığımdır . o yüzden çok yalnızım triplerine giremem . yalnızlık tribine girdiğimde bir sigara yakarım . o bitene kadar zaten muhabbeti baya ilerletmiş olurum sigara ile .

her zaman beklenilmeyeni keşfetmeye çalışırım . ama bir şeyi sıfırdan yaratamayacak kadar tembel olduğum için keşfedilmişi geliştirmeye yöneltirim kendimi . bu yüzdendir ki iki elimle bir … direği doğrultamam .

bir sana bir sabah uykusuna doyamadım diyen dallamalardan fersah fersah kaçarım. ikisine de doymuş olduğumdan değil , ikisini de bir türlü doya doya yaşayamadığım için .

avrupa birliğine girip girmememiz beni pek enterese etmez . eninde sonunda ab bize girecek çünkü .

üç kuruş para için spesifik insanlarla iyi geçinip daima yalama pozisyonunda olan insanları sevmem . hayat böyle diyenler ise topyekün sin-kaf derim . ( açık sözlüyümdür )

akp hakkında ki hiçbir laf artık enterese etmez . çünkü sn-kaf'ına kodular paranın . sokakta şarabı çeken şarapçıyla daha ilgiliyimdir .

yazın deniz kum güneş gibi şeylerin tadını çıkartmaktansa taksim meydanında yukarı aşağı bir volta atıp sigara içmeyi tercih ederim .

çok yorgunsam bir sonraki günü daha da yormak için çabalarım kendimi . vücut erken yaşta çökerse ölüm daha çabuk gelir kanaatindeyim .

ölümden korkmam . ölümün nasıl geleceğinden korkarım . tren çarpması gözüme gayet normal gözükürken boğularak ölmek tüylerimi ürpertir .

kitap okuyanı severim . okumayana da bir şey demem . mümkün mertebe kendimden uzak tutarım olur biter .

Pentagram en sevdiğim müzik grubudur . biraz daha tasavvufa önem verirlerse bütün dünyadaki müzik gruplarının eline verebilirler diye düşünürüm .

Bülent Üstün'e selamlar saygılar olsun diyorum

Senin geyiklerinin boynuzu olmamasına şaşmamalı

Gömlek ve kot -ne bir arada, ne de ayrı ayrı- giymem.

Artık vejeteryanım, et ve türevlerini yemem.

Tüylü insanları sevmem.

Sonunun kötü olacağını bilsem de istemek benim için yeterlidir, yaparım.

Provakasyondan etkilenmem, yapacağımı yine yaparım.

Üzerimde küçücük bir nokta da olsa siyah renk bulunmalı. Yoksa psikopata bağlıyorum.

LGBT haklarını gasp eden; saygısız; kendi sapık zihniyetiyle ilgili sorunları olan insanlarla konuşmam.

Türk kahvesini çikolatasız içmem.

Emilie Autumn, Jeffree Star, Evanescence, Epica & Theatre Of Tragedy'siz bir mp3 çaların kulaklıklarını takmam.

Her zaman insanlara ilk başta en kötü yönlerimi gösteririm, çünkü en kötü hallerimi çekemeyen bir insanın en iyi halimi de hak etmediğini düşünürüm.

Kaşarım ve bununla gurur duyarım. Kaşarlığı-mı/nı kabul etmeyen insanları sallamam.

Çığlık atmadan ve BOK demedem yaşayamam. Beni seven attığım boklu çığlıklarla sevmeli.

İlişkilerde üç prensibim var; para, tip, karakter. Herhangi biri eksikse hayatta düşünmem.

Aslında çok fazla prensibim yoktur. Hayvan fetişzmini bile hoşgörüyle karşılayan bir yapım var. Fakat bu zamana kadar sağlam kalan kurallarım bunlar...

Asla sempatik olma kaygısı taşımam.Taşıyanı da sevmem.

Eğer canım yazıp çizmek istemiyorsa silah zoru ile yazıp çizdiririm kendime.

Alkollü araç kullanırken trafik polisleri beni çevirmesin diye türban takarım.

Sürç-i lisan ettiysem af dilemem.Lisanımda Sürç arayanla işim olmaz zaten.

Her tuvalete girişimden sonra kaka falıma baktırmak için klozeti ters çeviririm.

Ağzıma yavru kedi sokup nefes alışverişini genzimde hissetmeye bayılırım.

Boğulmakan korktuğum için , ördeğimi nefesi kuvvetli bir hocaya şişirtirim.

Sabahları işerken klozetin kapağını kaldırmam.Sabah ereksiyonundan pek işe yaramaz zaten.

ertesi gün sabah erkenden kalkmam gerekiyorsa gece asla uyuyamam

ertesi gün sabah erkenden kalkmam gerekiyorsa gece asla uyuyamam

aynen yaa...demek bi ben değilmişim.

doğru olduğuna inandığım şeyi tek başıma kalsam da,sonuna kadar savunurum

ortamcıları hemen sezerim,onlardan uzak gezerim

dişe yapışan şeker yemem,tek bir dişi çürütmeden ölmem gerek

saçlarımın dağınık halini severim,anneme işim düştüğü zamanlar hariç

elektrikli süpürge sesiyle uyandığım her gün önüme gelene çatarım

grip neyin olunca nane limon içer yatarım

Bozuk cd leri asla yanımda birileri varsa rencide etmem , çaktırmadan atarım çöpe.

Ne zaman ki Kenny ölse hemen helvasını yaparım , fatihamı okurum.

Amerikan güreşi kolpadan lan diyeni anında öldürürüm , henüz bu gerçekle yüzleşmeye hazır değilimdir.

Bozuk cd leri asla yanımda birileri varsa rencide etmem , çaktırmadan atarım çöpe.

 

Ne zaman ki Kenny ölse hemen helvasını yaparım , fatihamı okurum.

 

Amerikan güreşi kolpadan lan diyeni anında öldürürüm , henüz bu gerçekle yüzleşmeye hazır değilimdir.

kenyy :rofl: :rofl:

asla türbanlı bi kızla çıkmam en büyük prensibim

bende ne tesadüf:) no irtica

asla pizzaya ketçap mayonez sıkmam,sıkana da tiksinerek bakarım.

Film izlerken konuşanın ağzına tüküresim gelir

nerede bir asi genç görsem ''onu bunu bırak da mayış ne kadar'' derim

Ne zaman kadrajıma cepli tişörtte samsun 216 ve nüfus kimliği girse gözlerim dolar yazlık günlerini anarım

ne zaman marsis dinlesem bir sigara yakarım tek kibritle

Tek kibritle yanmadıysa o sigarayı içmem

her telefonuma mesaj geldiğinde operatörden olduğunu bilmeme rağmen yine de sevinirim (operatöre aşık olduğumdan kıllanıyorum)

göbek deliğimde biriken pamukları atmam biriktirir satarım.Maksat aile ekonomisine katkı...

Asla gömlek,kravat gibi resmi kıyafetleri giymem..

Asla deri kıyafet giymem..

Alışveriş yaparken pazarlık etmem, fiyat ne ise alırım..

Açlıktan ölsem bile asla et yemem..

İşsizlikten gebersem bile saçlarımı kestirmem..

prensibim var ranch sos olmazsa çirkefleşebilirim

İşlevi olmayan aksesuar ve benzeri şeyleri kullanmam.

Sabah kalktığımda kahvemi saat yönünde 12 defa öğlen içiyorsam 6 defa akşam içiyorsam 8 defa karıştırmam canım istediği kadar karıştırırım

Siteye bakmadan işe gitmem

işe giderken dolapdere dinlerim , fingirdekleri dinlerim , ne bileyim tarık mengüç şakşuka dinlemem ama çok yağlı o şakşuka sabah sabah içimi bulandırır , dinlerim ama bir zinet sali aman kuzum dinlerim zira sigara yak diyor parçada kafa açılsın maksat

sabah çalan alarmı kapar 10 dk sonrasına kurar 3 dk sonra kalkar ''vay be alarmdan erken uyandım ehi ehi ehi '' diye kendimi motive ederim teşvik primi veririm

Yalakalığı sevmem.

Sigara ve çay olmadan güne başlamam.

Gidene dur diyemem ....

telefon hep sessizde olmalı ve gelen aramaları çağrı sanıp açmamak lazım:D

Peynirli doritosla geçireceğim zamanı ayaklarımla geçirmeyi tercih ederim...

Fransız peyniriyle yüz göz olmam meraba meraba o kadar...

ezine peyniri yerim herzaman

birde izmir tulumu başka sevmem

kahvemi tchibo da içerim ....

franboğazlı pasta çok severim

böğürtlenli herşeye bayılırım

birde twister manyağıyım

haribo şekerleride yerim

çikolata şelalelerine elimi daldırırım yaparım bunu ck zevklii kafayıda daldırıcam az kaldı

• Karşımda iki laf konuşamadığım, sürekli saçmalayan insanla arkadaş olamam.
  
  
• Arkadaş olma kalıbım tipik olarak aslen yoktur, hayatıma bir şekilde girerler ve bir şekilde hepsi birbirine zıtken benimle ortak yönleri çoktur.
  
• Gömleklere bayılır, kolunu kıvıra kıvıra giyerim. Dolabımı gören gömlek görmekten bıkar. Özellikle salaş gömleklere karşı aşırı bir duygusallığım var. Her alışverişte yine de bir tane gömlek alırım. Vaktim varsa vitrininde güzel bir gömlek gördüğüm dükkana girerim. Ancak beyaz gömleği kotla giyen insan beni hayattan soğutur. Gömlek bla bla bla gömlek gömlek bla bla bla...
  
• Buna rağmen gömleklerle diğer üstleri dengelerim, insanlar çoğu zaman dolabımı görene kadar gömlek delisi olduğumu anlamazlar. O ana kadar sadece ne kadar güzel gömleklerim vardır. *yinedeğerlimisssmodunagirmeihtimali*
  
• Şifrelerimi kolay kolay kimseye söylemem, aslına bakarsan şu ana kadar sadece birine söyledim. Hep top secret esprilerine maruz kalırım. Akılda tutmak kolay değil ve sadece üç tip şifrem var. İtiraf edeyim, bunlardan birisi olan kullanıcı isminin bulunamayacağına inandıklarımda doğumgünümü kullanıyorum. Bazen, çok nadir olarak da olsa bazen bir şifreyi hatırlamayıp birçok kez mailimi kontrol ettiğimde ezberlediğim oluyor ama her seferinde kullanıcım yarım saatliğine kilitlendiğinde, beklemeye tahammül edemiyorum.
  
• Sadece kendime özel bir yazı icat etmişliğim var, dürüst olayım çok da işime yaramadı şu ana kadar.
  
• Bir şeyle uğraşırken başkasının izlemesinden hoşlanmam, pc ekranı ya da yazdığım yazı*bitincebakarsın& gönderirim* olabilir. Telefonuma bakandan da huzursuz olurum.
  
• Yazı yazmayı çok severim, çünkü bazen ben bile yazdıklarıma inanamam. Yazarken birden bire her şey sonuçlanır, açık hale gelir. O yüzden bir şeyleri tartışabileceğim kişileri tanımak hoşuma gider.
  
• İşimin bitmediği bir şeyi daima göz önünde bulundururum. Bu sırada odama dağınık diye müdahale edilmesinden hiç hoşlanmam. İşimin olmayacağını düşündüğüm şeyleri ise daha sonrasında çoğu zaman bulamam.
  
• Düşman saydığım bana güvenmişse arkasından hiç iş çeviremem, elimi kolumu bağlar. Ancak onu bir şekilde kendim bulursam yapmadığımı da bırakmam. Yine de bu, eğer düşman saymama neden olan şeylerde, eskiden dostum olan düşman saydıklarımın önceden güvenmişliklerini kapsamaz. Neyse ki aslında bana yapmaları gereken taktiğin tam tersini uygularlar ve bu duruma maruz kalmam. Elimin kolumun bağlandığı noktalar ise tamamen karşımdakinin savunmasızlığından gelir.
  
• Vicdanım benden nefret eder. İçimdeki o diğer ses, yeri gelip de çok ağır eleştiriler yapabilir. Körü körüne bir vicdanım yok ama tutarsa da tam tutuyor. "Vicdanımı @!! insan mıyım ben?" diye öfke krizine girsem de sonunda bir ideolojiye bağlı olmayan tamamen kendi yasalarıma uygun olanı yaparım. Bu sırada ne kadar öfkelensem de sonunda huzura kavuşurum. *bendençıktımıçıktıbanane*
  
• Kırmızı renk üstümdeyken huzursuz olurum, nedenini çözemedim. Diken üstünde olma hali geliyor. Ancak öylesine bir desense umursamamakla birlikte, mümkün olduğunca tek başına kırmızı oje falan sürmem ve kırmızı bir t-shirt giymem. İlla giyeceksem her şey kırmızı ve birbirine uyumlu olur, siyah dışında başka bir renge kırmızının yanında renk vermem.
  
• Mum ve ateş beni hep büyüler ama huzursuz da eder. Mumu izlemeye can atarım ama bir gün izlemeye dalıp kendime geldiğimde odamda tıpkı şu vücut ısısını algıladıkları ekran görünen termal renk gibi enerji/ aura kalıntıları gördüğümden beri, yalnız kaldığımda odada bir mum varsa sürekli kaçamak bakışlar atarım. Oysa ateş benim için en estetik şey olsa gerek. Hava burcuyum, alakasını çözebilmiş değilim.
  
• Bir şeyi öğrenmek istersem eninde sonunda öğrenirim. Yine bir şeyi istersem de eninde sonunda elde ederim. Ancak zar zor bir şeyi gerçekten isteme kıvamına gelirim. Daha çok anlık isteklerim vardır, uzun vadede önüme koyduklarım son derece azdır. Bir şeyin gerekli olduğuna son derece zor inanırım, inanırsam da sonuna kadar diretirim.
  
• Aslında tembelim. Bir kapıyı açarsam mutlaka diğerini kapatırım. "Bir konuya mı el attım? Diğerinden kısılır. Çok mu çaba sarf ettim? Şu gereksiz şeyi bırakayım bari..." Diğer türlü hayat çok boğucu gelir, elimde değil.
  
• Yine de kendimi yıpratmaktan çekinsem de, zaman zaman gereksiz olduğunu düşündüğüm şeylere yönelirim. Elimin tam anlamıyla boş kalması da hoşuma gitmez. O sırada birinin yararına dokunursa da dokunur.
   
  16 tane prensibim olmuş.
  

Çok şey var; ancak en önemlilerini yazayım.

Sakat, özürlü, çok kısa, çok uzun boylu,çok kilolu vs.. gibi özelliklerle dalga geçen insanlara tahammül edemem.

Asla onlarla arkadaş olmam. Birdaha aynı ortama gelmem.

Bir insanın psikolojisini bozacak türden şaka adı altında laf sokan insanlarla bir daha aynı ortama gelmem.

Çevreye zararlı tipleri sevmiyorum kısaca. Başkasına yapılan şey beni daha çok sinirlendirir,üzer.

Benim karakterimi değiştirmek, beni kendine uydurmaya çalışan, sınırlarıma saygı göstermeyen bir insanla

arkadaş,dost veya sevgili olmam.

İstenmediğim yere nezaket icabı gitmem. Gittiğim yerde de bana karşı bir saygısızlık veya özensizlik görürsem durmam.

Bu iyi hizmet sunmayan bir cafe de olabilir. Kalkar giderim, onlara paramın geçmesini istemem.

Hangi dinden olursa olsun dininin gereklerini yerine getirmeyen, ona göre yaşamayan insandan haz etmem.

Dar görüşlü insanlarla uzun süreli muhabbet etmem. Çünkü onlara ne bişey öğretebilir; ne de bişey öğrenebiliriz.

Asla yapmam şeyler. Başkası istiyor ancak bana ters olan şeyler.

Benim maddi manevi bütünlüğümü zedeleyecek şeyler.

Bu kadar katı kurallı olmama rağmen, tekrar belirteyim. Bana yapılandan çok. Başkasının başkasına yaptığı ve şahit kaldığım şeyler en çok beni deli eder. Çünkü bana yapılanın bir açıklaması olabilir.Ancak başkasına yapılanda o kişinin kalbinin ne kadar

kötü,acımasız olduğunu görürüm. Bunun da telafisi olmaz.Şimdi aklıma geldi. Sakatat, kelle-paça hayatta yemem.

odamı başkasi toplarsa hiçbir seyi mi bulamam.. ama benim biraktigim giysi yiginin icini ezbere bilirim..

hiçbir zaman herşeyimi anlatmam

kitaplarım çocuğum gibi ..birine ödünç verdiğimde içimde bir hüzün oluşur..

başka birini kıramam..alışkın değilim sonunda bana olan oluyor ama olsun..

düğünlerde falan ölüceğimi bilsem gene de oynamam ..sevmiyorum bir kere..