darklight Oluşturma zamanı: Kasım 16, 2007 Paylaş Oluşturma zamanı: Kasım 16, 2007 http://www.pozitifpc.com/zuzu/wp-content/uploads/2007/08/karanlik.jpg Güneş ışığı penceremden içeri giriyor yavaş yavaş Şöyle bir uzanayım yatağıma, Pek de rahat değil ama, Bu güzelliğin zevkine ancak böyle varılır. Off ! yatak batıyor sırtıma, Ama güneş ışığı unutturuyor bu ıstırabı Ferahlıyorum, yüzüm aydınlanıyor Unutuyorum tüm kötülükleri, acıları... Yolculuk yapıyorum ışıklar eşliğinde başka diyarlara O ışıkları tutmaya çalışıyorum ellerimle, Ama nafile, tutamıyorum, kayıyorlar avuçlarımdan Sıcak ve parlaklar; yıldız gibiler... Benimle bin bir renkteki çiçekler arasında koşuyorlar Bir o yana, bir bu yana koşuyoruz Sonra rüzgar da katılıyor bize, O da alabildiğine koşuyor nefes nefese Sesi kulaklarımda çınlıyor Kuşlar, böcekler, ağaçlar hepsi koşuyor Hepimiz amaçsızca koşuyoruz bir yerlere Savrulup gidiyoruz. Bütün bedenim uyuşuyor, Üzerime bir yorgunluk çöküyor, Birden ortaya çıkan bu yorgunluk da nesi? Aman Allah'ım! ışıklar, rüzgar, kuşlar nerede? Ya altımızda salınan çiçekler, onlar nerede? Bu ürkütücü karanlık da nereden çıktı? Ya o karanlığı delen korkunç ses, Ne, ne bu çakıp çakıp kaybolan parlak damarlar ? Şimşek mi yoksa? Evet, evet şimşek! Bal gibi şimşek! Peki ne işi var burada? Niye çıkıverdi birden ortaya? Niye bozdu o güzelliği? Bu sırtıma batan şey de ne? Hıh! yatakmış... Eskisinden daha fazla batıyor sırtıma nedense, İğne gibi, ok gibi, kurşun gibi... Bu ses? yağmur sesi! Evet, evet yağmur sesi! Ardından yoğun bir toprak kokusu... Bu kez de kendimi bir tarlada buluyorum Elimde orak, altın sarısı, uzun boylu başakları biçiyorum Alnımdan akan terleri siliyorum durup, Gözlerim uçsuz bucaksız tarlaya dikiliyor Başakların rüzgarla dans edişini seyre dalıyorum Gülümsüyorum, gururlanıyorum Çünkü emeğinin karşılığını almış bir çiftçiyim... Ah! yüzümde hissettiğim bu soğukluk da nesi? Elimi yüzüme götürüyorum ve o soğuk noktayı buluyorum Su bu, su! Peki nereden çıktı bu su? Gözlerimi açıp tavana dikiyorum Yüzüme siper almış bir yağmur damlası küçük bir delikten bana bakıyor, Her an damlamaya hazır, Yerimden kalksam iyi olacak, Off! şu yatak fena yapmış sırtımı... Etrafıma üzgün gözlerle bakıyorum, Gözlerim odamın her köşesinde geziniyor, En son pencereye odaklanıyor, Ama bu pencere çok küçük! Altında da demirden bir tepsi var Güneş, şimşek, yağmur hiçbir şey yok Yüzümdeki ıslaklık da yok, Tavana bakıyorum, yağmur damlası yok Oysa biraz önce oradaydı... Şimdi nerede? Tavan bile yok gibi, Karanlık üzerime çökmüş sanki Aman Allah! altımdaki yatak da kaybolmuş Bu, bu dokunduğum, üzerinde oturduğum beton bir zemin Olamaz burası da neresi? Ben neredeyim? Neredeyim? ... alıntıdır... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
coldhellangel Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 neredeym bunu bilen var mı???çok güzel tşkler... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
boogee Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 Paylaş Yanıtlama zamanı: Kasım 16, 2007 neredeym bunu bilen var mı???çok güzel tşkler... ruhunu unuttugun yerdesin... eline saglık guzelmis:thumbsup: 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.