Jump to content

Joel Peter Witkin sıradışı bir fotoğrafçı....


ensiferum13

Önerilen Mesajlar

Joel-Peter Witkin

Joel-Peter Witkin, 13 Eylül 1939 da Brooklyn, New York' ta dünyaya geldi. Babası cam işiyle uğraşan koyu bir Yahudi, annesi ise kimya dalında çalışan Katolik bir İtalyan' dı. Aİlesi dini farklılıklarına daha fazla dayanamayıp, Witkin daha küçük bir çocukken boşandılar ve küçük Joe annesiyle yaşamaya başladı. Brooklyn' deki Saint Cecelia's okuluna başladı, daha sonra Grover Cleveland High School' da okul hayatı devam etti.

 

1998' de yazdığı "The Bone House" da Witkin, küçük bir çocukken tanık olduğu bir trafik kazasını örnek göstererek, kendisinin bu farklı bakış açısına sahip olmasını sağlayan olayı anlatır. Evinin önünde meydana gelen bu trajik kazada, küçük bir kız çocuğunun kopan kafası Witkin'in ayağının dibine kadar gelmiştir. Sanatçı ömrü boyunca o boş bakan gözleri hiç unutmadığını söyler. Aynı zamanda Weegee isimli fotografçıdan da çok etkilendiğini belirtir.

 

1996 World Art Ocak sayısında çıkan bir söyleşisinde, içindeki fotograf alevini ilk babasının yaktığını anlatır:

 

"Beni bir köşeye çeker, Life, Look ve the Daily Mirror gibi dergilerdeki fotografları bana gösterir ve üzerinde konuşurdu. Tam 5 yaşındaydım ve bana böyle güzel fotograflar yapamadığından bahsederdi. Belki de o arzusu benim kanalım ile gerçekleşti, bilinmez."

 

1995'te "Witkin" isimli kitapta sanatçı şunları yazar : "Fotograf çekmeye 16 yaşında başladım. O yıl, Edward Steichen, benim bir fotografımı Museum of Modern Art, New York' ta sergilemek için aldı. Bu olay benim hayatımı fotografa adamama neden oldu".

 

Okuldan sonra, Witkin fotograf bilgisini geliştirmek için çeşitli işlere girdi. 1961' de orduya girinceye kadar bir laboratuvarda renkli fotograf baskı elemanı olarak çalıştı. Askerlikte de foto teknisyeni ve çeşitli askeri kazaları belgesel olarak çeken ve arşivleyen bir grubu yönetti.

 

Askerlik görevinden sonra New York' a geri döndü ve profesyonel fotograf yaşantısına başladı. Cooper Union on the G.I. Bill den BFA, Columbia Üniversitesi'nde şiir dalında derece, New York Şehir Meclisi'nden fotografta CAPS nişanı. 1976' da Albuquerque' deki New Mexico Üniversitesi fotograf dalından mezun oldu. Takip eden ertesi yıl Ford Vakfı'ndan alınan bir burs, 1982, 1984 ve 1986 da NEA ödülleri ve 1986 University of New Mexico'dan fotograf master derecesi.

 

1978 de dövme sanatçısı Cynthia Bency ile evlenen santçı bu günlerde oğulları Kirsten-Ahanu Witkin, karısının sevgilisi Barbara Gilbert ve bir bayan arkadaşları Cynthia Cook, 3 köpek, 6 at ve sayısız tavukları ile Albuquerque'de geniş bir çiftlik evinde şehir gürültüsünden uzakta sakin bir hayat yaşamaktadır.

 

Çok sayıda ödül, bir çok ünlü kolleksiyoncuda fotografları, bir çok ulusal müzede kalıcı sergilerde eserleri yer almaktadır......

joel peter witkin bu calısmalarıyla kimilerinden tepki almıstr.ama yuzyılın en gercekci fotografcılarından biridir.ve bunu uluslararası aldıgı iletisim odulleriyle ispatlamıstır..

 

Joel Peter Witkin'in fotoğraflarını bir kere gördüğünüzde, bir daha aynı olmayacağınızı göreceksiniz. Sizi içine alacak. Çalışmalarında, ölüleri, vücut engellileri, kendine işkence edenleri, amorf vücutlu ve selülitli yaşlıları görürsünüz. Bunların hepsini hayvansal bir güzellik kompozisyonu içerisinde hayretle izlersiniz. Sanat tarihine atıflar, Katolik Hristiyan felsefesine göndermelere rastlarsınız ve bir daha aynı kişi olmazsınız...

 

İnsanlar, korkunç ve dehşet sahnelerinden hep haz duymuşlardır. Korku filmlerinin gişelerinin önündeki kuyruklar hiç bitmez. Televizyonlardaki cinayet, kavga, trafik kazasında sıkışan ve şoförün kanayan başının görüntülerine hem bakmak istemeyiz hem de gözümüzü ayıramayız. Bu tip programlar dünyanın her yerinde rating alır. Duygusallık ile doymak bilmeyen bu izleme tavrımız Witkin'in temel hedefini belirler

 

Sanatçı, tüm eserlerinde bir organı kopmuş ya da garip olan kişileri seçmesinin nedenini “Toplumdan atılmışı sevmek, bedeni hasar görmüşü sevmek, nefretle bakılanı sevmek” diye adlandırır.

 

Sanatçının verdiği gazete ilanı :

 

"Cüceler, vücut bozuklukları olanlar, devler, kamburlar, transseksüeller, sakallı ve çok kıllı kadınlar, kuyruklu, boynuzlu, kanatlı, dört memeli kadınlar, doğumdan dolayı sakat kalmışlar, kolu, bacağı, burnu, kulağı, memesi kopmuş herkes. Aşırı derecede büyük her türlü organı olan herkes. Her tarzda garip ve değişik görünümü olanlar. Ölüler, ölü doğmuş her türlü canlı biçimleri. Hermafroditler, perversion, İsa'nın bedeninin duruşundaki arızaları alan herkes. Aşağıdaki telefon ile temasa geçsin......" :)

 

http://aycu40.webshots.com/image/23279/2000072169603050833_rs.jpg

Rauhassa tarafından düzenlendi
Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

hmm....iz dergisinde çıkmıştı joel peter witkin...dikkatimi o zaman çekmişti yanlış hatrlamıyorsam....ya da başka bir yerde....neyse sonuç olarak gerçekten sıradışı bir sanatçı...çok farklı bir bakış açısına sahip :S

 

bu arada teşekkürler :)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sıradışı olduğu kesin ama eğer bu adam sadece gotik birşeyler yapabilmek adına bu çalışmalara imza attıysa sanat anlayışını gözden geçirmeli derim.Çünkü bana göre fotoğraflar ne kadar kendi içlerinde özgün olursa olsun bakış açısı ve tema olarak birbirlerini taklit etmekten öteye gidememişler.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

kişisel fikrin saygı duyarım..lakin sıradısı adı olmak maksadıyla yaptıını sanmıyorum..tekrar etmeye gelince ...eet tekrar ın olduğunu inkar edemem..ama bilinçli yapılan bi bakış açısı bu bence..ki witkin den sonra cok fazla witkin taklidi türedi...witkin foto.larında kendini tamamlıyor dikkatli gözlemlenirse fark ortaya cıkar.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

peter witkinin fotograflarının temelinde,kötüyü sevme,toplumdan dışlanmısı unutulmuşu sevmedir.gotikle falan alakası yoktur.ilk başta anlamak icin bizde cok uğrasmıstık.fotoğraf hocamız onu şu şekilde acıklamıştır aynen aktarıyorum:yolda ezilmiş bir kedi gördüğünüzde tiksinirek bakarsınız.ama uzaklasana kadar dönüp bakarsınız.işte joel peter witkin o tiksindiğiniz,iğrendiğiniz görüntünün bakış acısını değiştirir.aynı ezilmiş kediyi alır ama bu sefer hic tiksinmeden rahat bir şekilde izlemeye inceleme başlarsınız..hatta dokunmak bile istersiniz..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Açıkçası konumum itibariyle sanatsal açıdan eleştirmek bana düşmez ama bence bazı şeyler daha saf olmalı.Yani burda gerçek bir ölüm yada gerçek bir acı yok.Her ölüm özgündür ve her cesedin kendine has bir duruşu vardır.Yada iğrenç diyebileceğimiz insanların,durumların.Ama burda yapılmaya çalışılan şey,yani gördüklerim bana hiç birşey aktarmıyor.İlgimi çeken tek şey ilk resimdeki adamın elleri oldu.Orda bi çeşit acı var evet.Ama diğer yüzler çirkin bile değil anlatabiliyor muyum?Sadece varlar ordalar ama bir anlam ifade etmiyorlar.Kötü-çirkin-iğrenç tanımlayabileceğimiz hemen herşey bunlardan daha çekicidir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...