Manje_Loa Oluşturma zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Ocak 6, 2008 Sizce neden? 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
dangerous Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 dalga geçmek icin Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
darkness Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 belki bi oyun, belki bir eğlence,yada bir iddia,yada söylenildiği gibi ona tapmamız için ama eğer gerçekten tanrı yarattıysa bunların hiçbiri adil değil. tanrı bizimle oyun oynuyor tiyatro izler sinemada film seyreder gibi. yada öyle bişey yok Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kinyas Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Felsefe yapılacak güzel bir konu keşke felsefe bölümüne açsaydın .. .. Aslında insanın inancına göre değişecek bir soru bu.. Ben inancım doğrultusunda sadece bir kukla gibi bizi seyretmek için yarattığını düşünürüm.. yani televizyonlardaki bbg tarzı programların evrensel hali bu hayat.. O şekilde.. İçimizden bizi eleyecek ve ödüllendirecek.. Bir nevi seçilmiş insanları belirleyecek .. İnsanların dostlarını seçmesi gibi Tanrı da kullarını seçecek ve içinden ona layık olmayanları layık hale getirip çevresinde toplayacak.. Ama bunun içinde dünya gibi bir düzenek kurması gerekliydi.. Bence sebep bu gibi .. Yani egolarının düzeneğinde kurulmuş bu kümenin elemanlarıyız biz.. Ego tatmini bir nevi belki de.. Ama dedim ya inanca göre değişecektir düşünceler.. Kur ' an da ise '' Sevilmek için yarattığını '' belirtmekte.. Ego tatmininin yüzeysel halinin açıklaması .. .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Egoist mi yani? Söylediği gibi iyi biri de değil o zaman. İyi kabul. Peki o zaman neden oyuncağı olmaya devam ediyosunuz. Mevcut durumu değiştirmeyecek olsa bile isyan isyandır. Hiç yoktan iyidir. Tavrınızı neden takınmıyosunuz? Mesela ölebilirsiniz. Birinci level de bitmiş olur böylece. Gerçekten anlamak istiyorum. Bu konu başlığı altındaki hiç bi sorumda hiç bi cümlemde kasıt aranmasın lütfen. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kinyas Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Tabi ki tartıştığımız konuyla inançlarımızı ölçmeleyelim.. Bence neden kaçmıyoruz .. Çünkü ne kadar kaçarsak kaçalım onun eline düşeriz.. Ölüm diyorsun ama bil ki ölümle onun tapınağına daha evvel varıyoruz .. Öyle olmasındansa burda kalmayı yeğliyoruz .. Çünkü tanrıyla bir olmaktansa kendi adıma ondan uzak olmayı tercih ediyoruz.. Biraz da huyuna gitmeye çalıştığımızdan kaçmıyoruz.. Sonuç değişmiyor.. Tüm yollar onun.. O zaman enerjimizi tüketmek neye yarar? .. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Biliyorum mevcut durum değişmez ama sonuçta ben sınırları zorlamış olucam en azından. Elimden geleni yaptım diyebilicem. Senin hiç birşeyini kabul etmiyorum demek gibi bişey bu. Kaçmak değil. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
darkness Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Egoist mi yani? Söylediği gibi iyi biri de değil o zaman. İyi kabul. Peki o zaman neden oyuncağı olmaya devam ediyosunuz. Mevcut durumu değiştirmeyecek olsa bile isyan isyandır. Hiç yoktan iyidir. Tavrınızı neden takınmıyosunuz? Mesela ölebilirsiniz. Birinci level de bitmiş olur böylece. Gerçekten anlamak istiyorum. Bu konu başlığı altındaki hiç bi sorumda hiç bi cümlemde kasıt aranmasın lütfen. ölmek ona isyanmıdır. bu isyanın sonunda ne geçecek ele. böyle bişey varsa kuklası olmaya devam edecek. kilitli kukla..şu durumda en iyi isyan hayatta istediğini yapmak onun kurallarına göre değil ona isyan etmek için değil sadece kendi istediklerin için yaşamak ona asıl isyan bu değilmidir.cennetide cehennemide umrumda değil. insan kendisi için yaşamalı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
shadeo Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 daha önce söylemiztim ama buraya sanki daha uygun gibi;) Amaçsız çocuklar için sinekler neyse tanrılar içinde biz oyuz.. eglenmek için bizi öldürüyorlar Aldous HUXLEY 2 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 ölmek ona isyanmıdır. bu isyanın sonunda ne geçecek ele. böyle bişey varsa kuklası olmaya devam edecek. kilitli kukla..şu durumda en iyi isyan hayatta istediğini yapmak onun kurallarına göre değil ona isyan etmek için değil sadece kendi istediklerin için yaşamak ona asıl isyan bu değilmidir.cennetide cehennemide umrumda değil. insan kendisi için yaşamalı bu da güzel bi yaklaşım oldu Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
F5uck Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 bana göre tanrının bizi yaratışında bir ego tatmini söz konusu peki mükemmel bir varlıkta ego olur mu orası ayrı bir tartışma konusu özetle tanrı bizleri kendisine tapıp bizden sıkılınca öldürmek(değiştirmek) için yarattı şahsen bana hep aynı kişiler tapsa değişik yüzler görmek için her gün bir kısmını elerdim...aynı şeyi ben de söyleyeyim cümlelerimde art niyet aranmassa sevinirim... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
darkness Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 ya yoksa ya bütün bu dinler bi şekilde gücü ele geçirmek adına çıktıysa inanan milyonlarca insan bu durumda ne olacak Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
greyhuman Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Allah bilir:rofl: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Locked Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Tanrı tüm evreni, yıldızları, gezegenleri, dünyamızı ve dünyamızda olan her şeyi yarattıktan sonra, "İyi" dedi, ama yine de bir eksiklik vardı. Neydi bu eksiklik? İnsan. Bu kez Tanrı dedi, "Suretimizde, benzeyişimize göre insan yaratalım; o denizin balıklarına, göklerin kuşlarına, tüm hayvanlara ve bütün yeryüzüne, her şeye hakim olsun. Ve Tanrı insanı yarattı. Onu kendi ruhsal benzerliğinde yaratmak için yerin tozundan insana verdiği kalıbın burnuna yaşam nefesini üfledi; yani Allah insana kendi nefesinden, kendi varlığından bir parça verdi. Bundan sonra Allah yaptığı her şeyi gördü "İşte çok iyiydi". Demek ki Tanrı insanı çok iyi bir şekilde yarattı. Ona kendinden bir parça verdi. Tanrı insanı o kadar iyi yarattı ki, bu konuda insan hakkında "kendi benzerliğimizde" diyor Allah. Bunu anlaşılır bir dille açıklarsak şöyle olur: Allah insanı üstün bir şekilde yarattı ve ona kendi özniteliklerinden verdi. Allah'ın bir özniteliği özgür İradeye sahip oluşudur. İnsanı da kendi benzerliğinde özgür bir irade ile yarattı, robot olarak değil. Tanrı'nın başka bir özniteliği, O'nun iyiyi ve kötüyü bilmesidir. İnsanı da iyiyi ve kötüyü bilecek şekilde yarattı. Tanrı'nın başka bir özniteliği, iyi olanı kötü olandan ayırabilmesidir. İnsanı da böyle yarattı Rab. Tanrı'nın başka özelliği, kusursuz oluşudur. İnsanı da kusursuz yarattı Tanrı, ama ne yazık ki daha sonra insan günah işleyince, Tanrı'ya karşı baş kaldırınca o kusursuzluğunu yitirdi. Allah kutsaldır, insanı da kutsal olarak yarattı. Ve daha bu benzeyiş öznitelikleri sayabiliriz. Görüyoruz ki, Allah insanı kötü olsun diye yaratmadı. Onu iyi yarattı, özgür yarattı. Onu robot gibi yaratmadı, tersine özgür bir isteğe sahip olarak yarattı. İnsan yaratılışta kendisine atfedilen kusursuzluğunu özgür isteğiyle koruyacaktı. İnsan kardeşini ve Tanrı'yı yine bilinçli olarak, özgür isteğiyle sevecekti. Eğer Allah insanı bir robot olarak yaratmış olsaydı, o zaman insanlar arasında günah diye bir kavram olmazdı. Bunun yanı sıra sevgi, merhamet, bağışlama, iyilik, duygu, özgür istek diye bir şey de olmazdı. Şimdi yanlış anlaşılmasın. Tanrı insanın ileride günaha düşeceğini biliyordu. Çünkü O her şeyi bilir, ama O geleceği biliyor diye insanın davranışlarından sorumlu tutulamaz. İnsan serbesttir, istediğini yapabilir. Tanrı'nın isteği şudur: İnsan, kendi özgür isteğiyle Tanrı'yı sevsin ve saysın. Kutsal Kitap diyor ki Allah sevgidir. Yani hiç karşılık beklemeden sever. Bu sevgi olan Tanrı başka bir şey daha biliyordu. Zamanı gelince Kendi varlığını insan uğruna vereceğini biliyordu. Allah sevgidir değerli arkadaşım. Kendisi tümüyle sevgi olduğu için bizi yarattı ve sevgisini bizlerle paylaşmak istedi. Ancak Rab, sevginin özveri gerektirdiğini de biliyordu. Bu özveri Onun kendi varlığını bile vermesini gerektirecekti, ki sonunda böyle oldu. İnsan günaha düştükten sonra Tanrı yine onu sevmeye, ona merhamet etmeye devam etti. Bu durum halen devam etmektedir. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
shadeo Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 ya yoksa ya bütün bu dinler bi şekilde gücü ele geçirmek adına çıktıysa inanan milyonlarca insan bu durumda ne olacak yok olaması durumunda bişey kaybetmicekler sadece hayatta bazı şeyleri bazı duyguları tadamamış olurlar o sorun degil ama ya varsa bizlerin hali ne olur die aklıma gelmiyoda degil hani ya varsa!!! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
darkness Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 tavana kuvvet kaç kaçabildiğin yere kadar ben kendi adıma kesin olduğunu bilseydim bile yine aynı şekilde düşünürdüm Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Tanrı tüm evreni, yıldızları, gezegenleri, dünyamızı ve dünyamızda olan her şeyi yarattıktan sonra, "İyi" dedi, ama yine de bir eksiklik vardı. Neydi bu eksiklik? İnsan. Bu kez Tanrı dedi, "Suretimizde, benzeyişimize göre insan yaratalım; o denizin balıklarına, göklerin kuşlarına, tüm hayvanlara ve bütün yeryüzüne, her şeye hakim olsun. Ve Tanrı insanı yarattı. Onu kendi ruhsal benzerliğinde yaratmak için yerin tozundan insana verdiği kalıbın burnuna yaşam nefesini üfledi; yani Allah insana kendi nefesinden, kendi varlığından bir parça verdi. Bundan sonra Allah yaptığı her şeyi gördü "İşte çok iyiydi". Demek ki Tanrı insanı çok iyi bir şekilde yarattı. Ona kendinden bir parça verdi. Tanrı insanı o kadar iyi yarattı ki, bu konuda insan hakkında "kendi benzerliğimizde" diyor Allah. Bunu anlaşılır bir dille açıklarsak şöyle olur: Allah insanı üstün bir şekilde yarattı ve ona kendi özniteliklerinden verdi. Allah'ın bir özniteliği özgür İradeye sahip oluşudur. İnsanı da kendi benzerliğinde özgür bir irade ile yarattı, robot olarak değil. Tanrı'nın başka bir özniteliği, O'nun iyiyi ve kötüyü bilmesidir. İnsanı da iyiyi ve kötüyü bilecek şekilde yarattı. Tanrı'nın başka bir özniteliği, iyi olanı kötü olandan ayırabilmesidir. İnsanı da böyle yarattı Rab. Tanrı'nın başka özelliği, kusursuz oluşudur. İnsanı da kusursuz yarattı Tanrı, ama ne yazık ki daha sonra insan günah işleyince, Tanrı'ya karşı baş kaldırınca o kusursuzluğunu yitirdi. Allah kutsaldır, insanı da kutsal olarak yarattı. Ve daha bu benzeyiş öznitelikleri sayabiliriz. Görüyoruz ki, Allah insanı kötü olsun diye yaratmadı. Onu iyi yarattı, özgür yarattı. Onu robot gibi yaratmadı, tersine özgür bir isteğe sahip olarak yarattı. İnsan yaratılışta kendisine atfedilen kusursuzluğunu özgür isteğiyle koruyacaktı. İnsan kardeşini ve Tanrı'yı yine bilinçli olarak, özgür isteğiyle sevecekti. Eğer Allah insanı bir robot olarak yaratmış olsaydı, o zaman insanlar arasında günah diye bir kavram olmazdı. Bunun yanı sıra sevgi, merhamet, bağışlama, iyilik, duygu, özgür istek diye bir şey de olmazdı. Şimdi yanlış anlaşılmasın. Tanrı insanın ileride günaha düşeceğini biliyordu. Çünkü O her şeyi bilir, ama O geleceği biliyor diye insanın davranışlarından sorumlu tutulamaz. İnsan serbesttir, istediğini yapabilir. Tanrı'nın isteği şudur: İnsan, kendi özgür isteğiyle Tanrı'yı sevsin ve saysın. Kutsal Kitap diyor ki Allah sevgidir. Yani hiç karşılık beklemeden sever. Bu sevgi olan Tanrı başka bir şey daha biliyordu. Zamanı gelince Kendi varlığını insan uğruna vereceğini biliyordu. Allah sevgidir değerli arkadaşım. Kendisi tümüyle sevgi olduğu için bizi yarattı ve sevgisini bizlerle paylaşmak istedi. Ancak Rab, sevginin özveri gerektirdiğini de biliyordu. Bu özveri Onun kendi varlığını bile vermesini gerektirecekti, ki sonunda böyle oldu. İnsan günaha düştükten sonra Tanrı yine onu sevmeye, ona merhamet etmeye devam etti. Bu durum halen devam etmektedir. Tanrı insanı evreni tamamlasın diye mi yarattı yani yoksa sevgisini verebileceği birileri olsun diye mi? Bunlar da sorunun tam cevabı olamaz bence çünkü ilk seçenek karşısında "Evreni neden yaratmış ki?" diye sorarım. İhtiyacı var mıydı o evrene? - Bildiğimiz kadarıyla yani bize kendisini bildirdiği kadarıyla hayır. Hiç birşeye ihtiyacı olmaz. O zaman neden yaratmış evreni? Hem bilmiyo muydu evrenin insansız eksik kalacağını. Biliyodu tabiikide. Evren insansız insan da evrensiz eksiktir bi bakıma. O zaman bu masal tarzı bi anlatım. İnsanı yaratma sebebi evreni yaratmış olması olmamalı ama evreni yaratmış olması insanı yaratacağından olabilir pekalada. Sevgi konusuna gelince...Bu cevap beni tatmin etmedi.Biraz daha ayrıntı iyi olur. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Sepia Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 şeytanla iddiaya girdiği için:ermm: Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Şeytanla iddiaya bizi yarattıktan sonra girdi ama Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Locked Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Tanrı insanı evreni tamamlasın diye mi yarattı yani yoksa sevgisini verebileceği birileri olsun diye mi? Bunlar da sorunun tam cevabı olamaz bence çünkü ilk seçenek karşısında "Evreni neden yaratmış ki?" diye sorarım. İhtiyacı var mıydı o evrene? - Bildiğimiz kadarıyla yani bize kendisini bildirdiği kadarıyla hayır. Hiç birşeye ihtiyacı olmaz. O zaman neden yaratmış evreni? Hem bilmiyo muydu evrenin insansız eksik kalacağını. Biliyodu tabiikide. Evren insansız insan da evrensiz eksiktir bi bakıma. O zaman bu masal tarzı bi anlatım. İnsanı yaratma sebebi evreni yaratmış olması olmamalı ama evreni yaratmış olması insanı yaratacağından olabilir pekalada. Sevgi konusuna gelince...Bu cevap beni tatmin etmedi.Biraz daha ayrıntı iyi olur. Bu her inanışa, felsefeye veya dine göre değişmektedir. Önemli olan senin hangisini seçeceğindir. Agnostikler biz tanrının varlığını da yokluğunu da bilemeyiz derler, Ateistler Tanrı yok deyip geçiştirirler. Teistlerin kendilerine göre yanıtları vardır. Az önce yazdıklarım Zebur ve Tevratta geçenlerdi. İslamiyet inancına göre Allah Tüm ruhları bir yerde topladı ilk yarattığı ruh Hz. Adem'in değil. Hz.Muhammed'in ruhudur. "Herşeyden evvel Peygamberinin nûrunu, kendi nurundan yarattı. Nur, Allah'ın kudreti ile dilediği gibi gezerdi. O zaman ne Levh-i Mahfuz, ne kalem, ne Cennet, ne Cehennem, ne melek, ne semâ, ne arz, ne güneş, ne ay, ne insan ve ne de cin vardı." O nur olmasaydı Adem'i ve evren'i yaratmam buyurmuştur. Tabi burda biraz karışıklık var. "Tanrı zar atar mı?" Olmasaydı gibi bir cümleyi kendi için söylemez. Allah ilk üflediği nur için, tüm varlığı yarattı denebilir.(o da peygamber efendimizin ruhu idi) Bunu sorgulamakta bir noktadan sonra anlamsız. Yaratan o dur.. Gizemlerin hepsi ondadır. Kudretinde. Halen ölümden sonra ne olduğunu çözemiyor insanlar. Bilinmeyenlerle başbaşa bir dünyadayız. Önemli olan seçimlerimizdir. Hür irade diye buna diyoruz. -------------------- şeytanla iddiaya girdiği için:ermm: şeytanla iddaaya girme olayı da yok. Tanrıya karşı kim kazanabilir. Şeytan tek bir varlık değildir. Tüm kötü bildiğimiz şeylerin manevi halidir. Cinlerin üstünü temsil eder. Çünkü cinler insana ters maneviyatta ve kendi boyutunda yaşayan varlıklardır. İnsan toprağı - iyiliği, cin ise bize göre kötülüğü ateşi temsil eder. Toprak yaratıcılığı , ateş ise yakıcılığı yokediciliği gösterir. Şeytan cinlerin başı kötülüğün babasıdır bu yüzden. Şekli yoktur. Başkaldırıdan sonra Tanrı ona fırsat tanımıştır. Ama her halikukarda yenileceğini bilmektedir. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazının başında "olamaz agnostik miyim yoksa ben" dedim. Yazının sonlarına doğru düşüncelerim de değişti. Şu an kafama takılan bi soru yok. Aydınlatıcı bi cevaptı. Teşekkürler Locket. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Locked Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 "d" ile sonu ... herkes locket diyor. rica ederim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
shadeo Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 şeytanla iddaaya girme olayı da yok. Tanrıya karşı kim kazanabilir. Şeytan tek bir varlık değildir. Tüm kötü bildiğimiz şeylerin manevi halidir. Cinlerin üstünü temsil eder. Çünkü cinler insana ters maneviyatta ve kendi boyutunda yaşayan varlıklardır. İnsan toprağı - iyiliği, cin ise bize göre kötülüğü ateşi temsil eder. Toprak yaratıcılığı , ateş ise yakıcılığı yokediciliği gösterir. Şeytan cinlerin başı kötülüğün babasıdır bu yüzden. Şekli yoktur. Başkaldırıdan sonra Tanrı ona fırsat tanımıştır. Ama her halikukarda yenileceğini bilmektedir. iddaaya girdi denirmi bilmem ama bi iddaa söz konusu Allah insanı yaratır ve bütün meleklerine amreder önünde egilin die şeytan da melektir ama o diger meleklerden farklıdır ateşten yartılmıştır ve diger meleklerden üstündür ve secde etmeye bir türlü yaklaşmaz ve insanoglunu yoldan çıkaracagını söyler insanoglu dünyaya gönderilince şeytanda gönderilir söyledigi şeyi yapabilecekmiydi ? şeytan vardır ateşten yaratımıştır ve bi hadise görede örneklendirecek olursak askeri sistem vardır yani bir tane şeytan ve yüzlerce binlerce kötülügünü yaymak için çalışan cinleri ben böyle biliyorum yanlışım warsa kusuruma bakmayın.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Ben şeytanın melek değil cin olduğunu biliyodum bu arada Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
shadeo Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Ocak 6, 2008 cinler ateşten yaratımışlardır şeytan ise ateşin dumanından yaratılmıştır bizler var olmadan önce o en yüce vaarlıktı bütün meleklerin en üstünüydü yani açıkcası bir kıskançlık söz konusu Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.