Tanrı bizi neden yarattı?

''eğer tanrı yoksa ona inandığım için hiç bir şey kaybetmem.ama eğer varsa ona inanmamakla çok şey kaybederim '' demiş Lucrathes..

Sıkılmıştır muhtemelen

 

Sevmek için yaratıldık bence..Herşeyi planlamış ve kuralları koymuş, seçimleri bize bırakmıştır.

seçimleri bize bırakmış diyorsun.. tamam güzel diyorsun ama hangi seçim..??

önüne 2 opsiyon sunuyor.. ve seçeneklerden birini yapmanı men etmiş.. yaparsan da sonun cehennem..

sex güdüsü vermiş ama kendi katında yapılacak göstermelik bir törenden sonra buna ancak müsade ediyor..

kendi belirlediği kurallarda bile tutarsızlıklar var..

örneğin yalan söylemenin kötülüğünden dem vuruyor.. ama bazı hallerde söylenmesinin bir sorun teşkil etmeyeğine değiniliyor.. vs..vs..

--------------------

biz onun 3. boyut yansimalariyiz.. ve odul olarak onun boyutuna gecebilecez.. ama iyiyle kotununde ayrilmasi gerekiyor.. o yuzden bu sinavdayiz.. onun boyutunda cennette yada cehennemde kalacagimiza biz karar vericez(yorum)...

mantikli dusunmek materyalist dusunmek degildir:derisive:..

kendi yarattığı bu yansımalarının ne yapacaklarını bildiği halde, kimi zaman işkence sınırlarını zorlayan bir teste tabi tutabiliyorsa.. tanrı sevgi formu değil psikopat bir varlık olmalı.. sanırım bundan büyük bir keyif alıyor olsa gerek..

ve eğer bizler teste tabi tutuluyorsak laboratuvardaki deneyler için kullanılan hayvanlardan farkımız yok.. labirentteki peyniri aramaya devam edebiliriz.. eğer peynir varsa...

hepinizin görüşlerine sonsuz saygı duyuyorum ancak Tanrının Doğum Günü kitabını bi okumanızı salık vermeyi vazife bilirim ki nedeni savunduğunuz görüşleri daha sağlam savunabilesiniz diye en azından bilgi mahiyetinde hiç bir şey görüldüğü gibi değil.bazen gerçeği bulmak için her bilgiyi alaşağı etmek,bildiğimizi sandıklarımızı ya da emin olduklarımızı bile bir ters yüz etmek gerekir kendi hakikatimizi bulmak amacıyla... sevgiler

seçimleri bize bırakmış diyorsun.. tamam güzel diyorsun ama hangi seçim..??

önüne 2 opsiyon sunuyor.. ve seçeneklerden birini yapmanı men etmiş.. yaparsan da sonun cehennem..

sex güdüsü vermiş ama kendi katında yapılacak göstermelik bir törenden sonra buna ancak müsade ediyor..

 

kendi belirlediği kurallarda bile tutarsızlıklar var..

örneğin yalan söylemenin kötülüğünden dem vuruyor.. ama bazı hallerde söylenmesinin bir sorun teşkil etmeyeğine değiniliyor.. vs..vs..

seçim şansını sana bırakmış ama 2 seçenekten birini men etmiş diyorsun.birkere yanlış sözcük kullanımını düzeltmeliyim.Herşeyin yaratıcısı olan bir şeyi sana men ediyorsa onu zaten yapma şansının elinde olması gibi bir ihtimal yoktur.burada 2 seçenekten birini yapmanın doğru olmayacağını sana söylüyor(Not:hiçbirzaman seçeneklerin 2yle sınırlı olduğunu düşünmüyorum.)ki haram/günah kavramlarını biraz dikkatli incelersen hepsinin senin nefis olarak adlandırılan içsel dürtülerini kontrol etmene yarayacak ipuçları olduğunu görürsün.zaten merak ediyorum içsel dürtülerini kontrol altına almazsan hayvandan ne farkın oldurdu?ayrıca cehennem inancını kabul edip günahların sonucunda cehenneme gideceğini kabul eden bir insan tanrı inancını da kabul etmiştir.yani ona verilen herşeyin O tarafından verildiğini bilir.Sana herşeyi verenin ne şekilde kullandığını sorgulamasını da yadırgarsan sana diyecek birşeyim yok realist değilsindir.

yalan söyleme örneğine de sadece güldüm en ufak mantıksal zerrecik yoktu içinde:) sana şunu şöyle anlatabilirim.sigara içmenin sen de biz de kötü olduğunu ve sana zarar vereceğini biliyoruz.ama öyle bir durumla karşı karşıya kaldın ki sigara içmek zorundasın(bir hastalık geçiriyorsun falan hayal gücü kullanın).burada sana sigara içme izninin verilmesi kendiyle çelişme değil esneklik gösterebilme özelliğidir.Ki koyduğu kurallarda senin için esneklik gösteren bir Yaratan da senin tarafından daha çok değer ve önem görecektir.(ister istemez bunu hissedersin:))

kendi yarattığı bu yansımalarının ne yapacaklarını bildiği halde, kimi zaman işkence sınırlarını zorlayan bir teste tabi tutabiliyorsa.. tanrı sevgi formu değil psikopat bir varlık olmalı.. sanırım bundan büyük bir keyif alıyor olsa gerek..

ve eğer bizler teste tabi tutuluyorsak laboratuvardaki deneyler için kullanılan hayvanlardan farkımız yok.. labirentteki peyniri aramaya devam edebiliriz.. eğer peynir varsa...

insanın O'nun herkesin yaptıklarını bildiği halde müdahale etmeden yapabildiği özgür hareketleri var.Bunda hem fikir olduğumuzu düşünüyorum.Çoğunlukla o işkence pozüsyonuna insan kendi kendisini getiriyor.he senin bu yazını görmemden sonra şu müddet sen benim sınavım oluyorsun benim seçimim dahilinde olmadan:)Bu da zaten bizim Yaradan faktörünü her daim göz önünde bulundurmamıza neden olan şey.Tabi bu biraz da algı farkı.

son olarak laboratuara teste tabi tutulan labirentteki fare yerine görmektense her play again dediğinde farklı bir senaryoyla karşılaşacağın dünyanın en iyi aksiyon-gelirim-korku-simulasyon-fps oyunu olarak görürsen daha güzel gözükecektir:)

bir kere bahsettiğimiz şey tanrı olunca gerçekten onun neden bizi yarattığını aynayabileceğimizi düşünüyormusunuz ? bence o bize alatmadıkça anlayamayacağız beni ki de sadece tahmin tabi ki...

''eğer tanrı yoksa ona inandığım için hiç bir şey kaybetmem.ama eğer varsa ona inanmamakla çok şey kaybederim '' demiş Lucrathes..

yani bir nevi çıkar için inanmış o da desene

yani bir nevi çıkar için inanmış o da desene

bu yorumu onun olaya düz mantık ile bakanların basitçe aksi durumda ne olacağını da görebilmeleri için yapmıştır.aslında ilginç bir söz ve üzerinde düşünülmesi gerekiyor bence.

bence bu "tanrı" kavramına nasıl bakıldığıylada lakalı.sonuçta biz insanlar iyi kötü az çok tanımladığımız şeylerle daha iyi anlaşıyoruz.aslında dinlerle birlikte tanımladığımız tanrı mitolojik ögeler taşıyor.elbette kocaman kasları yok. ama mesala herşeyi görüyor.eger yaradılışımıza tanrının bir oyunu diye bakarsak bu durumda kocaman gözlere ihtiyacı var.mesala tanrı aslında küçük bir çocukmuş çok zekiymiş hayır hiç birine katılmıyorum....

ama biz insanlar süper egoist varlıklarız.hani tanrı çimeni niye yaratı diye sorabiliceğimiz gibi tanrı insanı niye yaratı diyede sorabiliriz rahatlıkla değil mi?

bana kalırsa herşey ortak bir öze sahip olduğu için "tanrı"da dahil. herşeyi görebiliyor ve heryerde bulabiliyoruz onu.

aslında çimeni niye yaradılysa bizde o yüzden... belki çimen yemiyosunuz ama yinede sizin için çok önemli ot namına bir şey olmasaydı söylesenize besi hayvanlarına ne olurdu.bizde besin zincirinin bir parçasıyız belki yenmemiyoruz ama yratığımız bir enerji var ve saddece bizim boyutumuz dahillinde tıkılı değil bu enerji tüm sonsuzluğa yayılıyoruz ve mutlaka birşeyler bu yaygınlıktan faydalanıyor. bu durumda şunu sormak lazım sonsuzluk yaratılırmı?

Fazla Kurcalamayın Bu işi

Felsefe başlığı altındaki bir konuya fazla kurcalamayın bu işi diye yorum yazıldığını da gördüm ya artık ölsem de gam yemem...

bu konu burada 1 sayfa ile tek taraflı anlatılacak bir şey değil, o yüzden burda buna girmeyeceğim, bu konuda tek söyleyeceğim:

iyiki beni, annemi, babamı, kardeşlerimi, arkadaşlarımı, eşimi, kızımı ve dünya sahnesinde gördüğüm diğer tüm insanları ve tüm çevremi yarattığı için sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum ey tanrım!

herkesin terminolojisi farklı sözcüklere yükledikleri anlamlar farklı.tanrı nedir?konusunda bile mütabık kalamayan birçok insan onun yaratma arzusunu nasıl ifade edilecek.bence lüzumsuz bir başlık

bu soru zincirleme birçok soraya bağlıdır zaman evreni keşfetmenin amacı budur.

burda toplanım tanrı acizdi tanrı egoist yada şu tanrıya başlığında tanrı be! gibi amcanın oğluyla konuşur gibi konuşarak sanki tanrı karşısında bir güç olduğunuzu asiliğin kalesi olduğunu sanıyor insan

ama tanrıyı aciz göstermeye çalışan bu tutum aslında insanoğlunun ne kadar aciz olduğunu gösterir.

evrenin sırlarını''tanrı sen egoistsin'' ''tanrı be artık yapma şunu'' vb..kafa tutuğunuzu düşünerek kullanıdığız cümlelerle çözebileceğinizi sanıyorsanız daha çok beklersiniz

seçim şansını sana bırakmış ama 2 seçenekten birini men etmiş diyorsun.birkere yanlış sözcük kullanımını düzeltmeliyim.Herşeyin yaratıcısı olan bir şeyi sana men ediyorsa onu zaten yapma şansının elinde olması gibi bir ihtimal yoktur.burada 2 seçenekten birini yapmanın doğru olmayacağını sana söylüyor(Not:hiçbirzaman seçeneklerin 2yle sınırlı olduğunu düşünmüyorum.)ki haram/günah kavramlarını biraz dikkatli incelersen hepsinin senin nefis olarak adlandırılan içsel dürtülerini kontrol etmene yarayacak ipuçları olduğunu görürsün.zaten merak ediyorum içsel dürtülerini kontrol altına almazsan hayvandan ne farkın oldurdu?ayrıca cehennem inancını kabul edip günahların sonucunda cehenneme gideceğini kabul eden bir insan tanrı inancını da kabul etmiştir.yani ona verilen herşeyin O tarafından verildiğini bilir.Sana herşeyi verenin ne şekilde kullandığını sorgulamasını da yadırgarsan sana diyecek birşeyim yok realist değilsindir.

yalan söyleme örneğine de sadece güldüm en ufak mantıksal zerrecik yoktu içinde:) sana şunu şöyle anlatabilirim.sigara içmenin sen de biz de kötü olduğunu ve sana zarar vereceğini biliyoruz.ama öyle bir durumla karşı karşıya kaldın ki sigara içmek zorundasın(bir hastalık geçiriyorsun falan hayal gücü kullanın).burada sana sigara içme izninin verilmesi kendiyle çelişme değil esneklik gösterebilme özelliğidir.Ki koyduğu kurallarda senin için esneklik gösteren bir Yaratan da senin tarafından daha çok değer ve önem görecektir.(ister istemez bunu hissedersin:))

 

insanın O'nun herkesin yaptıklarını bildiği halde müdahale etmeden yapabildiği özgür hareketleri var.Bunda hem fikir olduğumuzu düşünüyorum.Çoğunlukla o işkence pozüsyonuna insan kendi kendisini getiriyor.he senin bu yazını görmemden sonra şu müddet sen benim sınavım oluyorsun benim seçimim dahilinde olmadan:)Bu da zaten bizim Yaradan faktörünü her daim göz önünde bulundurmamıza neden olan şey.Tabi bu biraz da algı farkı.

son olarak laboratuara teste tabi tutulan labirentteki fare yerine görmektense her play again dediğinde farklı bir senaryoyla karşılaşacağın dünyanın en iyi aksiyon-gelirim-korku-simulasyon-fps oyunu olarak görürsen daha güzel gözükecektir:)

mantıksal zerrecik bulamamış olabilirsin.. ben de mantık ne gezer..

zaten benim gibi basit bir insandan da basit cümlelerden başka birşey göremezsin.. kapasitem bu.. hem konuları yüzelsel geçiştirerek daha kısa keseceğimi düşündüğüm için asla kolay anlaşışır bir kişilik de olamadım ya.. neyse...

kuralların yeri geldiğinde rahatlıkla esnetilebildiğine değinecektim.. ki çok fazla laf kalabalığı yapıyorum.. verdiğin sigara örneğin gibi yine de anlamışsın..o halde bütün kurallar rahatlıkla esnetilebilir.. sistem de bir açık mı var??

ikimizde aynı pencereden dışarıya aynı anda baksak da.. göreceklerimiz yine de farklı olacak büyük ihtimalle...............

ve ben seni karanlıklara çekmek, kandırmak, düşüncelerini değiştirmek için de gönderilmedim..() herhangi bir şekilde senin testinle alakam olmadığı düşüncesindeyim.. (belki seni yoldan çıkaracak bir iblis olarak algılıyor da olabilirsin beni, ya da kurtarılması gereken bir ruh ) ben sadece kıyısından, köşesinden de olsa kendi düşündüklerimi dile getiriyorum..

bu arada aynen oyundaki gibi seçimleri yine yapan sensin. ben de sana bu konuda sonuna kadar katılıyorum.. seçimler ve yaptığın seçimler sonucu doğabilecek sonuçlar karşısında da sorumluluk yine senin.. tanrı rolüne soyunmuş egoist bir varlığın değil..

aslında söylenecek çok fazla söz var..

yorum yapmayı bırakıyorum..

öncelikle şu konuya bir açıklık getirelim.(örnekler üzerinde:))ben bir oyuncak yapıyorum.sonra bu oyuncağı sana veriyorum.ama sen beni egoistlikle suçluosun.garip geldi dimi:/.şimdi daha da değiştireyim.ben bir oyuncak yapıyorum.sonra bu oyuncağın kendisine oyuncak olmama mertebesi de veriyorum.sonra bu oyuncak beni egoistlikle suçluyor.(sembolizm değil gerçek anlamla kullandım sözcükleri).Tabi bide olayın yaratan boyutu var.Herşeyin o olduğunu onun tecelliyatı olduğunu biliyoruz.yani madde de o.ruhta o can kan enerji sır da o.yani kendinden bir parçayı alıyor şekillendiriyor ve kendinden olan şeye yine onu bilmemesine varabilecek bir seçme şansı veriyor:).bunu egoistlik değil müthiş bir lütuftur.Ayrıca yaratanın da bize güvendiğinin göstergesidir:)

ayrıca esnetme konusundaki sistem boşluğunu anlamış durumda değilim.sende belirtmişsin "gerektiğinde" kurallar esneyebilir.ama kuralları esneten sen değilsin.sen olsan bütün kuralların esnemesi gözden geçirilmesi gerekirdi.Burada kuralları koyan O esneten O kurallara uyma yada uymama potansiyelini veren O.O'nun şartlarına uygun koşullarda O'nun istediği şekilde O'nun kuralları esneyebilir.Aynı devletin belirlediği kurallar üzerinde yaşanan olağanüstü durum karşısında oynaması.(seferberlik halinde devlet kuralları esnetir askerlik yaşını 40a kadar çıkarır seni askere çağırır sende uyarsın.)kurallar onları koyanın istediği ölçüde değişebilir.burada bir sistem açığı görmüyorum:)

mantıksal zerrecik bulamamış olabilirsin.. ben de mantık ne gezer..

zaten benim gibi basit bir insandan da basit cümlelerden başka birşey göremezsin.. kapasitem bu.. hem konuları yüzelsel geçiştirerek daha kısa keseceğimi düşündüğüm için asla kolay anlaşışır bir kişilik de olamadım ya.. neyse...

şahsına ters birşey söylemeyi hedeflemedim öyle bi izlenim olduysa kusura bakma:).düşünceyle ilgili yorum yapmıştım.burada görüş savunuyoruz herbirimiz:)

ve ben seni karanlıklara çekmek, kandırmak, düşüncelerini değiştirmek için de gönderilmedim..() herhangi bir şekilde senin testinle alakam olmadığı düşüncesindeyim..

ayrıca gnoxisin bile benim yazı yazdığım konuya yazı yazılınca mesaj gönderdiği bir ortamda ben seni bağlamam tarzı bir düşünceye de yer vermiyorum:)senin yazını okuyup cevap veriyorsam(bir nevi görüş mücadelesi)kazanana kadar seninle uğraşıcam demektir:)

Bu konuda ki birçok yazıyı okudum baştan aşağı,prensipde bi hata yapıyoruz sanırım.Ortada somut olarak kavrayamadığımız dolayısı ile de somut olarak ispatlayamadığımız bir yaradan kavramı var.Bu yöntemle yaklaşarak br yere varamıyacağız,sanırım herkez katılıyordur buna.

Yaradanın insanlığa göndermiş olduğu kitaplar ve elçileri var onlardan yola çıkarak hem onların doğruluğu hemde yaradanın kendini nasıl tarif ettiğini daha iyi görebiiliriz,zaten kendini anlatıyor yeterince,Egoist olup olmadığını,bizimle oyun mu oynadığını,insanları sevip sevmediğini,neler yaparsak zarar göreceğimizi ne yapınca fayda göreceğimizi.

Herkez sorusunu sorsun tek cümle ile,elçiler nedemiş,kutsal kitaplar ne diyor bu konuda yorumsuz bakalım birlikte.

--------------------

Soru: Tanrı bizimle oyun mu oynuyor ?

cvp:

Enbiya (16): Biz yeri, göğü ve arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık.

ademakif görüşünüze kısmi olarak katılıyorum.katılmadığım tek nokta yaradanı sadece soyut olarak almamız.hiçbirşeyin olmadığını herşeyi O'nun yarattığını ama zaten herşey O olduğu için yaratılan herşeyde O'nu göreceğimizi, baktığımız heryerde her düşüncemiz ve sözcüğümüzde aldığımız her nefeste O'nun olduğunu ve bize gelen somut soyut herşey O ve O'nun tecelliyatıdır (tecelliyatta O'dur) dersem hem somut hemde soyut bakabiliriz.(soyut olanda somut olanda O'dur.Somut ve soyut kavramları da O'dur.).Bu görüşü kavramak için vahiyle gelmiş olmasa da Muhiddin Arabi nin kitapları okunabilir.

Bilinmeyi ve tanınmayı arzu ettiği için... veya kendi cevabı;ben insanları ve cinleri yalnız bana kulluk ve ibadet etsinler diye yarattım..Bakara 31.ayet

sadece arzu etmekte denilemez aslında.kendi iradesi dailinde ona inanan olmasaydı irade dailinde kendisine inanılan sıfatından mahrum kalırdı.bir sıfattan mahrum kalmak yaratan için mümkün olmayacak bir olay olduğundan kendi mükemmelliğini tamamlamak için yaratmış ta olabilir."gizli bir hazine idim bilinmek istedim" şeklinde de denildiği gibi.

sonsuzlukta canı sıkılmasın diye.

ademakif görüşünüze kısmi olarak katılıyorum.katılmadığım tek nokta yaradanı sadece soyut olarak almamız.hiçbirşeyin olmadığını herşeyi O'nun yarattığını ama zaten herşey O olduğu için yaratılan herşeyde O'nu göreceğimizi, baktığımız heryerde her düşüncemiz ve sözcüğümüzde aldığımız her nefeste O'nun olduğunu ve bize gelen somut soyut herşey O ve O'nun tecelliyatıdır (tecelliyatta O'dur) dersem hem somut hemde soyut bakabiliriz.(soyut olanda somut olanda O'dur.Somut ve soyut kavramları da O'dur.).Bu görüşü kavramak için vahiyle gelmiş olmasa da Muhiddin Arabi nin kitapları okunabilir.

Ben bu görüşe katılıyorum elbet,nasıl katılmam ki!! Kuranda bundan bahsediyor zaten mesela;

Bakara(164) Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah'ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.

Muhiddin Arabi dediğin alim de zaten islam ve tasavvuf alimidir,kuranı kerim i islamı iyibilen bir alimdir ve onun kitapları da Kuran-ı kerim in ışığında oluşmuştur.Ama su bir gerçekki etrafını iyi gözlemleyen kendini iyi gözlemleyen herkez yeryüzünün gökyüzünün ve ikisi arasındakilerin rasltlantı ve kendiliğinden olamıyacağını rahatlıkla görebilir.

Benim istediğim sade sorular ve net cavaplar ile hatta kutsal kitaplar ile cevaplar verip merakeden arkadaşlarımızın meraklarını gidermek ve onların yormlarını değerlendirmek.

biz neden yaratıyoruz,yaratıcı kişileri takdir edıyoruz,onlar gibi olmak ıstıyoruz?bence egerkı ondan gelıp ona dönuyorsak,az cok ona benzıyoruzdur.

Belki de ağzından kaçmıştır kem küm ederken?:ermm:Kün! N'aptım ben

Hey Cebrail şu kürelere bak az önce kün dedim ve bunlar çıktı ortaya, hey sanırım şimdi de güneşi yarattım bir daha kün dememeliyim, kahretsin korkarım primatları da yarattım, eh bari bırakalım evrilsinler

Mecburiyetten...

Mecburiyetten...

bu tanrı kavramı ıle pek uyusmuyor sankı

bu tartısmadan önce anlasılan tanrı kımdır ,özellıklerı nedırden basşlamak gerek

yanı benım acımdan tanrıya bır dayatılma olamaz,mecburoyet duyamaz egerkı duyuyorsa o tanrı degıl,sadece benden güçlü bir varlıktır

nevermore arkadaşımızın belirttiği gibi mecburiyetten olduğunu düşünüyorum zaten kafamda bambaşka karakterde tanrı var ya da tanrılar semavi dinlerin tanrısına göre mecburiyet söz konusu değildir tabi o bir çok işi keyfi yapar bizi yarattıysa eğer bu da keyfi bir iş. bu konuyla ilgili bir anımı anlatayım sınıftayız ben enkiyanımda belli etmiyorum deist sanıyorlar birde ateist arkadaşım var bir kaç kişiyle bu konu üzerine konuşalım diye başlarken karşımıza 5 10 tane hesap soran kişi yığıldı sorular havada uçuşuyor tabi sordukları sorular tek pencereden olduğu için cevaplarıda ortada sorana veriyoz cevabı bu arada geçen bir diyaloğu anlatayım.

karşı taraf : seni kim yarattı ?

ateist arkadaşım : annem

karşı taraf : peki o zaman senin anneni kim yarattı ?

ateist arkadaşım : onun annesi