birunsatan Oluşturma zamanı: Ocak 7, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Ocak 7, 2008 AB Sürecinde Tiyatronun Başına Neler Gelecek MURAT KARASU Farkındasınızdır, son dönemde AB tartışmaları gemi iyice azıya aldı.Tartışma o kadar büyüdü ki handiyse hükümet yıkılacak..Bir yandan da TBMM verilen sözleri yerine getirebilmek için habire yeni düzenlemeler yapıyor,yeni yasalar çıkartıyor.."Girelim" diyenlerle "girmeyelim "diyenler saflarını netleştiriyorlar..Ülke ,gecikmelide olsa uzunca bir zamandır Avrupalı olup olmamayı konuşuyor..Toplantılar,paneller, forumlar, açık oturumlar,dizi dizi tv programları...Durmadan konuşup ne yapmalı,nasıl yapmalı sorusuna yanıtlar aranıyor..Treni kaçırmaktan korkanlarla,tren gelir hoş gelir,odaları boş gelir türküsünü çığıranlar birbirlerine hodri meydan çekiyor.."Girinde görelim" diyenlerle "sokmayın da görelim"diyenlerin yanına "zaten bizi almazlar abi!" diyen kronik umutsuzlar korosu katılıyor..Cumhuriyet 80 yaşına girerken "çıktık açık alınla 10 yılda her savaştan.."marşıyla iman tazeleniyor ve Türkiye yeni bir sürecin eşiğinde canhıraş debeleniyor.. Belki yine farkındasınız,konuşulanlar ve yapılanların neredeyse tamamı ekonomi ve siyaset tabanlı.Ekonomik uyumdan,sosyal yaşamın yeniden düzenlenmesinden,siyasi yapının dönüştürülmesinden ,ve benzeri pek çok konu masaya yatırılıyor,ha babam de babam tartışılıyor..Amma velakin hiç bir programda,sohbette,tartışmada kültür ve sanat alanında neler yapılması gerektiğine dair,bırakın ana başlığı,araya dereye sıkıştırılmış üç beş cümleye dahi rastlamadım..Eğer bu durum benim körlüğüm ve dikkatsizliğimden kaynaklanmıyorsa eyvah ki eyvah!..Yakın bir gelecekte burun buruna geleceğimiz yaptırımlar kaşısında yine fenersiz yakalanacağız demektir!. Anlaşılan yetkililer yıllardır sürdürdükleri "bırakın canım kültürü mültürü,sanatı manatı,Onlar sonraki işler.." aymazlığını aynen devam ettiriyorlar..Oysa biz bilirdik ki kültür ve sanat alanında yapılacak düzenlemeler AB kapısını açaçak "olmazsa olmaz"lardan biridir..Apar topar hazırlanmış bir telif hakları yasasıyla,kimselerin nasıl uygalanacağına dair net bir fikir oluşturamadığı komşu haklar yasasıyla herşey güllük gülistanlık olduysa oh ne ala!.. Yazının başlığında sorduğum soru hakkında en ufak bir bilgim yok!.Ortalıkta bilcümle tevatür kol geziyor..Son günlerde en çok konuşulanı 2004 yılında ödenekli tiyatroların kapanacağı ya da kapatılacağı üzerine.."Peki sonra?" diye soranlara "yerine necefli maşrapa koyacaklarmış.."diyenler dahi var!..Korkum odur ki eskilerin deyişiyle "şuyuu vukuunda beter" bir durumla her an karşı karşıya kalabiliriz.. E peki bizim anlı şanlı,atınca mangalda kül bırakmayan örgütlerimiz nerede?..Vakıflarımız,derneklerimiz,birliklerimiz,sendikalarımız nerede ve ne yapmaktalar?..Hem bizlere hemde bizim dışımızda kalan kamuoyuna konunun önemini anlatmak için ne gibi hazırlıkları ,projeleri,hadi geçtik,çabaları var?...Yoksa her zaman yaptığımız gibi birbirimizin gözünü oymaktan, birbirimize kara çalmaktan fırsat bulamayacağızda yine dışımızdan birileri "biz sizin adınıza gerekenleri yaptık,buyrun buradan..Yerseniz !"deyiverdiğinde mahçup mahçup önümüze mi bakacağız?.. Geç kalıyoruz!.Benden söylemesi..Herkesin şapkasını önüne alıp düşünme ve de hızla kolları sıvama vaktidir.. alıntıdır...umarım tartışılır... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.