ESULA Oluşturma zamanı: Şubat 1, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Şubat 1, 2008 Açıkçası, cadılık hep vardı ve çoğunlukla sert biçimde cezalandırılırdı. Afrika’da[1] milyonlarca ve Hindistan’da 19. yüzyılda[2] bile, çok sayıda insan cadılık nedeniyle yok edildi. Avrupa’da Hıristiyan yetkililerin döneminde 13. yüzyıla dek fazla zulüm yapılmadı. Katoliklere oranla Protestanların daha sert cezalar verdikleri yaygın kanıdır. Çoğunlukla, Hıristiyanlık dönemlerde Katolik inancının bastırdığı dinsel eğilimlerin cadılıkla ortaya çıktığı görüşü ileri sürülür. Başka bir deyişle, yeni inançla bastırılan, ancak gizli bir hareketmiş gibi, yine de varolan paganizmin ortaya çıkmasıdır. Bu görüşe karşı şunlar belirtilmelidir: 1- Katolik Kilisesi eski dünyanın iyi yönlerine karşı değildi; örneğin Platon ve Aristoteles’i nasıl benimsediğini, Druid ve Flamenlerin nasıl Hıristiyan rahipler olduklarını, Papanın nasıl Pontifex Maximus olduğuna dikkat edin; 2- Katolik Kilisesi yararlı dinsel eğilimleri bastırmaz, ancak onları hem bireye, hem de kişinin yaşadığı topluma yararlı olması yolunda yönlendirmeye çalışır. Dolayısıyla, cadılıktaki bastırılmış dinsel eğilimler pagan değil, psikopatolojiktir. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
AnTiDoTo Yanıtlama zamanı: Şubat 1, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 1, 2008 evet bu kitabı geçen hafta istanbul beyoğlu kitabevinden aldım..Çok mükemmel değil ama piyasadki bir çok kitaptan daha iyi tavsiye ederim.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
ESULA Yanıtlama zamanı: Şubat 1, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 1, 2008 yani okumakk gereklii Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.