Sepia Oluşturma zamanı: Şubat 17, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Şubat 17, 2008 "kötüler tanrı'yı, tanri ise iyileri kullanır. " giordano bruno Giordano Bruno 1548-1600 http://www.ulumulhikmekoeln.de/bilder/bruno.png İtalyan düşünürü.. Leibniz’in Monadoloji kuramının öncüsü oldu. Goethe üzerinde de etkili oldu. Leibniz 'in 'Praestabilirte Harmonie'sı (Önceden belirlenmiş uyum) kuramında Bruno'nun monad görüşünün, Tanrı’nın bir ezeli monad (Urmonad) ve insanların ruhlandırılmış monadlar ( atomlar) olması görüşü vardır. Bütün nesneleri özdeş gördü. Maddeyi soyut olarak ele aldı. Tipik bir Rönesans adamıdır. Doğa karşısında duyduğu büyük coşkunluk yüzünden şair-düşünürdür. Gençliğinde Dominiken Tarikatı’na girmiş, oysa cüppesiyle birlikte Metafizik düşünceleri de üstünden attı. Hareketli bir hayatı vardı, her yerde kovuşturmaya uğradığından serbestçe düşünebilmek için ömrü boyunca kentten kente dolaştı. Sonunda yakalanarak, Roma'da Campo di Fiora Meydanı’nda yakıldı. Kendisine bu cezayı tebliğ eden Engisizyon yargıcına 'ölümümü bildirirken siz benden çok korkuyorsunuz' dedi. Copernicus sisteminden esinlenerek evrenin sonsuzluğunu kavramış. Tanrı’nın da, varsa eğer, ancak böyle bir sistem içinde, sonsuzlukta gerçekleşebileceğini düşündü. Der ki: ‘Evren bir türdendir, aynı maddeden yapıldı. Sonsuz evrenin içinde sonsuz dünyalar vardır. Her şeyin nedeni yaratıcı doğa (La. Nature naturans) dır. Bu sonsuz birlikteliğin içinde sonlu varlıklar, yeni yaratıklarının tohumu olmak üzere, sürekli olarak göçüp giderler. Tek tek varlıklar yetkin değildirler ama bütün her bakımdan yetkindir. Evrende her şey bu yetkin bütünü yansıtır. Ne doğum, ne de ölüm vardır. Sürekli değişmeyle bu bütün her an yenilenmektedir. Bu yüzdendir ki evren, en küçük zerrelerinde bile, canlı ve doğurgandır. Öre dünya yoktur, çünkü evren herhangi bir öteye imkan bırakmamacasına sonsuzdur. İnsanın ve dolayısıyla Felsefenin ödevi, evreni bilmek ve tanımaktır. Evreni bilmek, Tanrı’yı da bilmek demektir.’ Engizisyonun karanlık geçmişinin son kurbanı Bruno; yaşadığı evreni sevmiş, öldüğünde ona karışacağını bilmiş, yaşarken de onunla karşılaşmış bulunmanın sevincini duymuş biriydi.... -------------------- bugün giordano bruno nun diri diri yakıldığı engiziyonun son kurbanını verdiğinin üzerinde 408 yıl geçmiş huzur içinde yatsın... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Aralık 2, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Aralık 2, 2009 http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/d/de/GiordanoBrunoStatueCampoDeFiori.jpg/180px-GiordanoBrunoStatueCampoDeFiori.jpg Bruno'nun, yakıldığı meydanda bulunan heykeli "Ne gördüğüm hakikati gizlemekten hoşlanırım, ne de bunu açıkça ifade etmekten korkarım. Aydınlık ve karanlık arasındaki, bilim ve cehalet arasındaki savaşa her yerde katıldım. Bundan dolayı her yerde zorlukla karşılaştım ve cehaletin babaları olan resmi akademisyenlerin yanı sıra kalın kafalı çoğunluğun öfkesinde hedef olarak yaşadım."Bruno 'Batı felsefesi tarihi' isimli kitabında Tuncar Tuğcu, Bruno için yaptığı yorumda şöyle der: "İnsan yaşamının anlamı, Tanrı'nın var ettiği bu evreni kendi bütünlüğü içerisinde kavrama çabasında yatar. Tanrı'nın kendisi kadar olağanüstü ve sonsuz bir güzelliğe sahip olan bu evreni seyretmek, onu kavramaya çalışmak bizi ölümün ve tek tek şeylerin verdiği üzüntüden, acıdan kurtarır. Tek tek şeylerle uğraşmaktan kurtulup evrenin birliği içerisinde Tanrısal öze yaklaşmak ancak 'kahramanca bir coşkunlukla' olanaklıdır... Giordano Bruno olağanüstü bir tutku ile, o kocaman ozan yüreği ile seviyordu, Tanrı'yı ve onun eseri olan bu evreni". Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nevermore Yanıtlama zamanı: Mayıs 14, 2010 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mayıs 14, 2010 Giordano Bruno (d. 1548, İtalya, Nola - ö. 17 Şubat 1600 İtalya, Roma). İtalyan filozof, rahip, gökbilimci ve okültist. Rönesans felsefesini biçimlendiren filozofların en önemlilerinden biridir ve şair yönüyle de edebiyata en yakın duranıdır. Ona doğacı coşkunluğun düşünürü de denilebilir. Aristotelesçi kapalı evren görüşünden ilk sıyrılanlar arasında yer alan İtalyan filozof, Kopernik'in tezini savundu. Evrenin sonsuz ve eşdağalımlı olduğunu ve evrende, dünyadan başka birçok gezegenin bulunduğunu söyledi. Aykırı görüşler beslediği için 1600 yılında Roma Katolik Kilisesi'nin Engizisyon mahkemesinde yargılanıp sapkın ilan edildi ve Roma'da diri diri yakılarak idam edildi. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
adEda Yanıtlama zamanı: Şubat 2, 2018 Paylaş Yanıtlama zamanı: Şubat 2, 2018 Kozmos belgesel serisinde bilimsel yöntem kullanmadığı için bir bilim adamı olmadığı söyleniyor Giordano Bruno'nun. Ki doğrudur da aslında. Dünya'nın da tüm diğer gezegenler gibi Güneş'in etrafında döndüğü fikrine imgelerle, mantıkla ve düşünceyle ulaştığından bir filozoftur demek daha doğru olacak sanırım. Buna rağmen fikirlerinin bilimin sunduğu gerçeklerle uyuşması çok değerli bir örnek bence. Doğru bilgiye ulaşmada yöntemlerin çeşitliliğini ortaya koyuyor bu durum. * "İnsanın sırf çoğunluk, çoğunlukta olduğu için, kitlelerle ya da çoğunlukla aynı şekilde düşünmek istemesi aşağılık ve düşük bir kafası olduğunun kanıtıdır. Halkın çoğunluğu ona inansın inanmasın, hakikat değişmez." Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.