Jump to content

Rotting Christ


Orodreth

Önerilen Mesajlar

http://img442.imageshack.us/img442/1994/314photojp4.jpg

 

BİYOGRAFİ

 

 

ROTTING CHRIST Sakis(Necromayhem), Jim(Mutilator) ve Themis(Necrosauron)’dan oluşan orjinal kadrosuyla death ve grind’in gürleyen bir karışımını birleştirmek üzere 1987’de kuruldu. Önce tamamen provalardan oluşan ve grubun pek de önemsemediği iki kayıt gerçekleştirildi (“Decline’s Return” ve “Leprosy of Death”). Bu arada ROTTING CHRIST’ın genç bir grup olduğuna dikkat edilmelidir (13-15-16 yaşındalar). 1988’de grup ilk 7” EP’sini Sound Pollution ile kaydetti ve bu kayıt, parçalarının 9’unu içermekteydi. Doğal olarak stil, söz yanı ağır basan bir grindcore'du. O yıl grup, Bathory, Venom, Possessed ve Celtic Frost’u da takip ederek kendini tamamen black / death metale vermeye karar verdi. Böylece 1989’da kötü tanınmış 5 şarkılık “Satanas Tedeum” adındaki ilk demolarını yaptılar. Sonuç ise “Abyssic Death Metal” adını taşıyordu. Bunun nedeni black metal teriminin henüz oluşturulmamış olması ve o günlerde death ve black metal’in aşağı yukarı birbirlerinin yerine geçebilir olmasıydı. Demo yeraltında çalındı ve ROTTING CHRIST’ın black metal’in ikinci kuşağının başlatıcılarından birisi olması nedeni ile gruba çok iyi bir ün kazandırdı. 90’ların başında ROTTING CHRIST’ın Necromayhem, Mutilator, Necrosauron gibi takma adlar kullanan üyeleri -ki bu o dönem için yaygındı- Yunan etiketli Decapitated Records (daha sonraki Unisound Records) 'tan bir efsane olan ve vinilde basılan Passage To Arcturo adlı ilk mini LP-lerini çıkardılar. NECROMANTIA’dan Magus Daoloth klavyelerdeydi ve sonuç 6 adet muhteşem black / death parçasıydı.Yeraltı çevrelerinde, yeraltının terimlerini kullanacak kadar “kült” ve “gerçek” bir grup olarak görülmeye başlanmışlardı.

 

 

Decapitated Records “Passage to Arcturo” albümünü ilk olarak vinilde ve Yunan Wipe Out Records ile işbirliğine giderek çıkardı. Grup stüdyoda pratik yapmalarını izlemek için birkaç arkadaşla toplanmak haricinde şimdiye kadar canlı gösteriye çıkmamıştı. 1991’de çıkan “Passage to Arcturo” albümüyle aynı zamanlarda, Decapitated Records 2 parçalık 7” “Dawn Of The Iconoclast” EP’sini çıkarıyordu, ki bu EP, “prodüksiyon bazında hayal kırıcı ve genelde aceleye getirilmiş bir iş” olarak nitelendirildi.

 

Aynı zamanda 1991’de, ROTTING CHRIST İtalyan grup MONUMENTUM ile bir sonraki 7” EP’’lerini çıkardı. Grup burada “Satanas Tedeum” demosundan “Feast Of The Grand Whore” parçasının yeni versiyonunu çalıyordu. 1992’de “Ade’s Winds” adlı ikinci resmi demolarını kaydettiler ve bu demoda “Fgmenth, Thy Gift” ve “The Fourth Knight Of Revelation (Parts 1 & 2)” parçaları vardı. “Ade’s Winds” satışta olmasına rağmen aynı zamanda çeşitli müzik şirketlerine gönderilen bir promosyon kasetiydi. Yeni ve yakında kurulacak olan bağımsız etiket Osmose Productions, ilk ve tam albümlerini onlarla çıkarmaları şartıyla ROTTING CHRIST’la anlaşma imzaladı. Gerçek şu ki, grup efsanevi MAYHEM’den Euronymous ile bağlantıdaydı ve Euronymous kendi kişisel etiketi olan "Deathlike Silence Productions" üzerinden ROTTING CHRIST ile bir albüm ya da BURZUM ile ortaklaşa albüm çıkarma niyetindeydi. Euronymous özellikle seçici olduğu ve black / death metal’in değerlerini tam yansıtmayan gruplara karşı savaş açtığı için ROTTING CHRIST'ın durumu hakkında bir örnek veriyordu.

 

Efsanevi debut albüm “Thy Mighty Contract” 1993’te çıkartıldı. Bu klasik bir black metal albümüydü ve “Black metalin Yunan soundu” tanımını oluşturmuştu, ve grubu dünya çapında bir düzeyde en değerliler arasına taşımıştı. Grup daha sonra IMMORTAL ve BLASPHEMY ile "Fuck Christ Tour" adı altında şimdiye kadar yapılmış ilk black metal turnesine çıktılar. Bu turne insanların damarlarını kesmesi ve ambulanslarla götürülmesi gibi olaylar nedeniyle tarihte yerini aldı! "Fuck Christ Tour" grubun tanınması açısından başarılıydı; hatta turne kapsamında olan Avrupa ülkelerinden ayrı olarak İsrail’de bile konser verdiler. Fakat bu sorunlar olmadığı anlamına gelmiyordu. 1996’da Mutilator, “O turne bizim için bir Waterloo idi. O zamanlar yapabileceğimiz en kötü şeydi. Ordudan henüz dönmüştüm ve gitarlara ve klavyeye iki tane dönemlik, grupla hiçbir ilgisi olmayan müzisyen aldık. Hiçbir canlı deneyimimiz yoktu; diğer iki grupla ortak hiçbir şeyimiz yoktu. Kötü bir deneyimdi fakat “seni öldürmeyen şey daha da güçlendirir” diyordu.

 

Aynı yıl Osmose iki parçalık “Apokathelosis” adındaki 7” EP’yi çıkardı, bu EP “Passage to Arcturo” albümünden alınan “The Mystical Meeting” parçasının yeni düzenlemesini ve yeni “Visions of the Dead Lovers” parçasını içeriyordu. ROTTING CHRIST, Nisan 1993’te Yunan topraklarında Atina’da Agathi Club’da ANCIENT RITES ve DEVISER ile 5 parçalık efsanevi bir konser verdi. Decapitated Records iki bonus canlı parçayı (ANCIENT RITES ile adı geçen konserde çalınan “The Forest of N’Gai” ve “Feast of the Grand Whore”) içeren CD formatında “Passage to Arcturo” albümünü çıkardı. Grup aynı zamanda Yunanistan’daki Next Club'da şimdiye kadarki tek canlı performanslarında SAMAEL için sahneyi açtı.Yunan Metal Hammer dergisinin yazdığı gibi: “ROTTING CHRIST 30 dakika süren bir performansla izleyenlerin hayranlığını ortaya çıkardı.Şüphesiz ROTTING CHRIST görülmeye değer bir performans sergiledi ve kalabalığın ilgisini çekmeyi başardı.”

 

Bu arada, İngiliz dergisi Kerrang! ROTTING CHRIST’a haksız olarak, şeytani / sağ oluşum olan ve 90’ların başında Norveç’teki olaylarla bilinen Inner Circle’la ilgisi olduğunu yazarak lanet ettiler. Mutilator o zamanlardaki bir röportajda “Buna ismimizin nasıl karıştığı hakkında en ufak bir fikrim yok. Farklı bir cevap vereyim. ROTTING CHRIST müzik yapar ve dinleyicilerimizin bizi, söylediğimiz ya da yaptığımız şeyler için değil, müziğimiz için dinlemesini istiyoruz” demişti. Sakis de 1997’de Yunan dergisi Metal Invader’e benzer şeyler söyledi ve bu olaylara karıştıklarını tamamen inkâr etti.

 

Zaman geçtikçe grup, Osmose Productions’la herkesin birbirini suçlamasıyla sonuçlanan bir ayrılık yaşadı.Bu noktada işbirliği feshedildi ve Osmose Productions grubun profesyonellikten uzak olduğunu iddia ederken ROTTING CHRIST, şirketi grubun ihtiyaçlarını karşılamamakla suçluyordu. Yıllar geçtikçe sözlü savaşlar devam etti ve Osmose ROTTING CHRIST’la ilgisi olan herhangi bir şeyi çıkartmamaya karar verdi. Sonraki aylarda grup şimdiye kadarki en iyi teklifi yapan Unisound ile anlaştı. 1994’ün sonunda “Non Serviam” çıktı. Bu kesinlikle “Non Serviam”, “Saturn Unlock Avey’s Son”, “The Fifth Illusion”, “Wolfera the Chacal” gibi klasik bestelerle altın değerinde olan bir albümdü. Aslında, bir sürü insan ROTTING CHRIST’ın “Non Serviam” albümünü asla görmedikleri ya da duymadıkları için “Thy Mighty Contract” albümünden sonra dağıldığına inanıyorlardı.

 

Nisan 1995’te ROTTING CHRIST, 2000 kişinin önünde 2 konser vermeye Meksika'ya gitti. Çekilen kaçak video, grubun fanlarının inanılmaz katkısını gösteriyordu. “Non Serviam” albümünden sonra Magus Daoloth gruptan ayrıldı çünkü ROTTING CHRIST’ın tarzının artık onu temsil etmediğini düşünüyordu. ROTTING CHRIST bazı yeni parçalar kaydetti ve kaseti Century Media ve Nuclear Blast şirketlerinin Almanya ofislerine gönderdi. Kısa zaman sonra Century Media 6 albümlük bir anlaşma teklif etti. Grup ayrıca Avantgarde, Necropolis, Misantrophy gibi bağımsız şirketlerden de teklif almıştı. ROTTING CHRIST sonunda Century Media’yı seçti ve anlaşma imzaladı.

 

Nisan 1996’da, yeni albümleri “Triarchy of the Lost Lovers” çıktı. Yurt dışında ilk kez kaydedilmiş ve Themis (Necrosauron) tarafından çalınmış davullarla, bu albüm bir davul makinesinin kullanıldığı “Thy Mighty Contract” ve “Non Serviam” albümlerine hiç benzemiyordu. Holy Moses grubundan Andy Classen albümün prodüktörlüğünü üstlenmişti. ROTTING CHRIST kendini black metal’den oldukça uzaklaştırmıştı ve önceki 2 albüm sertliğinden kaybetmeden daha çok klasik heavy metal tabanlı tarza yaklaşmıştı. Bu albüm de açılış parçası olan “King Of A Stellar War” ve “Dynasty From The Ice”, “Archon”, “Shadows Follow” gibi klasik besteler içeriyordu. Kayıtlar sırasında Sakis ve Themis kızamık geçirdiler ve bu onların işini oldukça etkiledi. Kardeş gruplar ve aynı şirkette oldukları SAMAEL ve MOONSPELL ile birlikte yaptıkları 2 aylık Avrupa turnesiyle birlikte ünleri daha da arttı. İtalya, İspanya, Fransa, İsviçre, Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya gibi ülkelerde ve ayrıca Almanya’da "Out Of The Dark Festival"de THEATRE OF TRAGEDY ve GOREFEST ile, Hollanda’da bir festivalde AMORPHIS ve THERION ile, Polonya’da bir festivalde IMMOLATION ve CANNIBAL CORPSE ile ve Norveç’te “Hell On Earth” festivalinde olmak üzere toplam 14 ülkede çaldılar. Malesef turnede olan tek üye Sakis'ti. Mutilator ve Themis kişisel sorunlarından dolayı sorumluluklarını yerine getiremedikleri için, üyelerin geri kalanı dönemlik müzisyenlerdi. İkinci gitarda eski Corruption üyesi ve daha sonra ROTTING CHRIST’ın kalıcı bir üyesi olacak olan Kostas vardı. Albüm çok iyi iş yaptı ve 3 bonus parçalı sınırlı digipack çıkartıldı. Bonus parçalar KREATOR’un bilinen cover parçası “Tormentor” ve Mille Petrozza’nın konuk vokalist olduğu “Pleasure to Kill / Flag of Hate” karışımıydı.Bu arada kişisel sorunlarndan dolayı Mutilator gruptan ayrıldı. Çünkü ailesi ve profesyonel sorumlulukları ona ezici geliyordu (Atina’nın merkezinde iyi bilinen Metal Era müzik dükkanını açmıştı). Century Media kesinlikle çok ilgili ve profesyonel bir şirketti ve grubun kendini %100 işine vermesini istiyordu, ki bu Mutilator için yapılması imkansız bir şeydi. Mutilator bu yoğun programa uyamayacağı için gruptan dostça ayrıldı.

 

 

Mutilator'ün ayrılışı dostça koşullar altında olmuştu ve bas çalmadaki yeteneksizliği gibi aptalca söylentilerle hiç ilgisi yoktu. Sakis yeni şarkılar yazmaya ve ROTTING CHRIST’a katılması için yeni üyeler bulmaya devam etti. 1997’nin yazına geldiğimizde ROTTING CHRIST, Atina Rizoupoli’de Apollon Stadium’da MEGADETH, BRUCE DICKINSON, GRIP INC. ile Rockwave festivaline katılmaya hazırlanıyordu. Yeni basçıları Andreas’ın grupla sahneye ilk çıkışıydı. Next Club’da SAMAEL ile çıkmalarından üç yıl sonra tekrar Yunan hayranlarının önünde çaldılar ve çaldıkları 6 parçaya müthiş coşkulu bir cevap aldılar. Parçalardan yarısı çıkacak olan “A Dead Poem” albümündendi. İzleyicinin yeni şarkıları bilmemesine rağmen, olumlu tepkiler aldılar. “A Dead Poem” grubun geliştirdiği yeni sound’dan dolayı daha fazla olumlu tepki aldı. Black metal geçmişlerinden kendilerini oldukça uzaklaştırmışlardı ve müziklerine daha akılda kalıcı heavy metal ritmleri eklediler. Klavyede SAMAEL’den XY vardı ve bu albüm gene XY’nin prodüktörlüğünde Woodhouse Stüdyolarında kaydedilmişti. Albüm Yunanistan’da ve yurt dışında “hit” olan iki parça içeriyordu. Bunlar “Sorrowful Farewell” ve “Among Two Storms” parçalarıydı. “A Dead Poem” satış rakamlarına ve ses kalitesine bakılırsa ROTTING CHRIST’ın o zamana kadarki en ticari albümüydü.Bu noktada grup, black ve death metal’le ilgisi olmayan bir çevrede tanınmaya başladı.

 

Buna ek olarak, eski logo artık kullanılmıyordu ve yerini daha gotik bir font almıştı, bu da grubun köklerini ve black metal geçmişini unuttuğuna inanan bazı eski sıkı hayranları tarafından olumsuz tepkiler almasına neden oldu. Aynı zamanda takma adlar kullanmıyorlardı çünkü grubun yeni heavy gotik yönüne uymuyordu. Ekim 1997’de grup Metal OAKA’da Invader dergisinin organize ettiği Open Air Festival’de göründü. Bu ROTTING CHRIST için tarihi bir gündü, çünkü kendilerini müziğe iten VENOM’la çalıyorlardı. Ayrıca EMPEROR, THEATRE OF TRAGEDY, VIRGIN STEELE ve DEVISER da sahne aldı. Burada iyi bir performans sergilediler ve “Shadows Follow” parçasını Mutilator’a adadılar.

 

Daha sonra destek grupları OLD MAN’S CHILD ve SACRAMENTUM ile bir Avrupa turnesine çıktılar. Grup daha çok black metal izleyicisinin önünde olmak üzere 12 ülkede çalma şansını buldu, Londra konseri büyük bir beğeni topladı, ki bu İngiliz pazarının oldukça olağandışı olduğu göz önüne alınırsa çok önemliydi. 25 günlük turneden sonra grup Türkiye’deki konserleri için İstanbul'a gitti. İstanbul ve Ankara’da toplam üç konser verdiler. 1997'de Sakis bir röportajında “Müziğin sınırları yoktur ve geçmişte yaptığımız gibi İsrail ve Meksika gibi ülkelerde çalarak bir riske girdik” diyordu. Türkiye’deki konserler grup için çok önemliydi, çünkü her bir konsere 1000’in üzerinde dinleyici gelmişti; bu da ROTTING CHRIST’ı yüceltiyordu. Daha sonra TIAMAT ile 20 gün sürecek bir Avrupa turnesine daha çıktılar.

 

Grubun bir sonraki adımı yeni bir albüm bestelemekti. Adı “Sleep of the Angels” olan albüm Ocak 1998’de çıktı. Klavyeci Panagiotis gruptan ayrıldı ve yeni üye George onun yerini aldı. “Sleep of the Angels”, gotik birçok öğe ekleyen grup için bir adım ileri gitmek demekti ama yine de ilk saniyesinden son saniyesine kadar bir metal albümü olarak kaldı. Albümün çıkmasından iki hafta önce, 7 parçalık single “Der Perfecte Traum” piyasaya sürüldü. Bu single’da “Sleep of the Angels” albümünden alınma “Der Perfecte Traum” parçası, “Moonlight” (başka hiçbir albümde olmayan, çıkartılmamış bir parça) ve 1996’da SAMAEL ve MOONSPELL ile çıktıkları Avrupa turnesi sırasında Polonya’da kaydedilen ve kötü sounduyla hatırlanan 5 canlı parça vardı. Bu single özellikle Alman hayranları tarafından büyük beğeniyle karşılandı. Bu parça Latince sözleri olan bazı eski parçalar haricinde sözleri İngilizce dışında bir dilde olan ilk parçaydı.

 

Hayranların tepkileri bir kez daha eziciydi ve ROTTING CHRIST’ın dinleyici kitlesi genişledi. Bazı eski hayranlar hâlâ grubun eskisinden çok daha farklı bir müzik yaptığından şikayet ederler, fakat “The World Made End” veya “Delusions” gibi parçalarda grubun black metal geçmişinden öğeler duyulabilir. “Sleep of the Angels” grubun dünya turnesine çıkmasını sağlayan ilk albümdü. Önce DEICIDE, ANCIENT RITES, AETERNUS ve BEHEMOTH ile uzun bir Avrupa turnesi geldi. Daha sonra ROTTING CHRIST çeşitli şehirlerde konserler vermek üzere ABD’ye gitti. Grup küçük kişisel bir karavanda yolculuk etti, büyük hayranlarının her konserine katılmak için çaba gösterdiği Latin Amerika’daki Kolombiya ve Brezilya gibi ülkelere gitmek üzere turnelerine devam etti. Meksika’da 6,8 büyüklüğünde bir deprem Themis’in yaralanmasına neden oldu ama neyse ki ciddi değildi. ROTTING CHRIST 2000 yılının hemen başında Türkiye'ye ikinci kez gelmek üzere yola çıktı. 1999 yılında Türkiye'de meydana gelen depremde zarar gören mağdurlara yardım için İstanbul'da bir konser verdi. Ve Türk fanları tarafından büyük bir destekle uğurlandı. Daha sonra, ROTTING CHRIST turneyi Rodon Club’da çok başarılı bir konserle ve Yunan ülkesinde küçük bir turneyle bitirmek için Yunanistan’a döndü. Konsere grubun soundundan ve heyecanından etkilenen ünlü Yunan dark sanatçısı Vasilis Arnaoutoglou da katılmıştı ve Sakis’e parçalarından biri için bir video klip çekmeyi teklif etti. İşbirliklerinin sonucu “After Dark I Feel” video klibini hazırladılar. Grubu sahnede çalarken göstermeyen, ama parçanın görsel temsili için paradoks ve kara görüntüler yansıtan kendine has bir video klipti.

 

 

2000 yılının yazı “Khronos” albümünün çıkışını işaret ediyordu. Parçanın dolaşımından önce, grup gelecek albümün güçlü black metal duygularıyla çok derin bir albüm olacağını bildiriyor ve bir dereceye kadar eski duyguya geri dönüyordu. Eski üye Magus Wampyr Daoloth'un bir parçada vokallerde katılım yapması gerekirken, yoğun iş programından dolayı ve teknik problemler nedeniyle bu asla gerçekleşmedi. Aslında Khronos; “Thou Art Blind”, “Aeternatus”, “Glory of Sadness” gibi saf black metal parçaları içeriyor, ve genel olarak albüm “Sleep of the Angels” ve “A Dead Poem” albümlerinde pek olmayan black duyguya geri dönüyordu. Kayıtlar Sakis’in prodüktörlüğünde ve HYPOCRISY’ den Peter Tagtgren’in işbirliğiyle Abyss Studio’da yapıldı. Khronos albümü, SEPTIC FLESH’ten Spyros “Seth” tarafından yaratılan kapak çizimi temel olarak grubun adının görsel bir imajıdır, ve çarmıha gerilmiş İsa’yı yüksek oranda çürümüş olarak betimler... Daha sonra destek grupları VINTERSORG, MADDER MORTEM ve TRISTANIA ile büyük bir Avrupa turnesi, ve çeşitli ülkelerde birçok konser gelir ve bu konserler içinde 2001 ylının hemen başında İstanbul konseri de vardır. Turne bir kez daha Rodon’da biletleri kapalı gişe bir konserle ve ülkenin geri kalanında küçük bir turneyle sona erer.

 

2001’de grup geçmişinde ikinci kez Atina’daki Rockwave festivalinde JUDAS PRIEST, MEGADETH, SAVATAGE, CRADLE OF FILTH ve LESS THAN HUMAN gibi gruplarla çalmak üzere sahne aldı.Sonraki 1,5 yıl, yedinci stüdyo albümlerini yaratmak üzere inzivaya çekildiler. Tek istisna 27 Nisan 2002’de MY DYING BRIDE’ın Londra’daki konserine çok özel konuk olarak katılmalarıydı ve 2002 Ağustos’unun sonlarında yeni albüm gün ışığı gördü. Prodüksiyonunda Sakis ve Andy Classen ile Stage One Studios’ta (1996’daki “Triarchy of the Lost Lovers” albümü gibi) kaydedildi. Albüme Yunanca bir isim “Genesis” verildi; ve bir kültün, eski ROTTING CHRIST logosunun geri dönüşünü işaret ediyordu bu albüm! “Daemons”, “Lex Talionis”, “In Domine Sathana”, “Ad Noctis”, “The Call of the Aethyrs” gibi parçalar grubun ilk dönemlerinin müziğini hatırlatır ama modern bir estetikle. Sonuç melodi eksikliği olmayan dark ve sert bir müzik ve grubun müziğine 1997'de eklediği klasik heavy metal duygusu... Çıkılan dünya turnesi ardından 2003 yazında İstanbul Rock The Nations festivalinde Opeth, Kreator ve Dio ile aynı sahneyi paylaşırlar. Ardından 2003 Ağustos'unda Almanya Wachen festivalinde sahne alırlar.

 

Köklerine döneceğini açıklayan Rotting Christ'tan Ocak 2004'te klavyeci George ayrıldı. Yeni albüm için 90 öncesinin soundunu düşünen grup konser turlarına devam etti ve 8 Nisan'da Norveç Inferno festivalinde MAYHEM, MY DYING BRIDE gibi gruplarla aynı sahneyi paylaştılar. Tarih 18 Nisan 2004'ü gösterdiğinde İzmir'de bir konser vermek üzere grup ülkemizi bir kez daha ziyaret ediyordu. Yeni albüm öncesi gitarist Kostas kişisel nedenlerden dolayı gruptan dostça ayrıldı. Sakis bir röportajında, otuzlu yaşlarına gelmiş grup üyelerine bu tür işlerin pek güvenli gelmediğini ve bunun tamamen anlaşılabilir ve saygı duyulması gereken bir karar olduğunu söyler. Daha sonra grup yeni albüm Sanctus Diavolos(Aziz Şeytan) için inzivaya çekildi. Grup artık üç kişidir. 2004 Mayıs ve Haziran'da Atina SCA Studios'ta kaydedilen ve mixlerinin Fredrik Nordstrom tarafından Studio Fredman Göteburg İsveç'te yapılan albümün gitar ve klavyeleri Sakis tarafından çalındı. Albümün giriş şarkısı Visions Of A Blind Order'da soloları konuk müzisyen olarak Gus G. çaldı. Özellikle eski fanlar tarafından olumlu eleştiriler alan albüm dünya genelinde de kabul gördü. Antik Yunanca sözleri, birbirinden farklı tarzdaki şarkıları, doğuya ait ezgileriyle birçok ilki barındıran bir albümdü bu.

 

2004 yılında Rotting Christ'ın kalesi olarak anılan Güney Amerika'dan sevindirici bir haber geldi. Brezilyalı 14 grup Rotting Christ'a adanmış Tribute albümlerini piyasaya sürdüler. 14 Rotting Christ şarkısının 14 ayrı grup tarafından çalındığı albümün adı An Evil Existence For Rotting Christ'tı. Yeni albüm Sanctus Diavolos kapsamında dünya turnesine çıkan Rotting Christ ülkemize de uğradı. Grup 11 Aralık 2004'te yeni albüm şarkılarının yanı sıra hiç çalmadıkları eski şarkılarına da yer verdikleri İstanbul Kazablanka'da özel bir konser verdi. Century Media ile olan on yıllık sözleşmeleri biten Rotting Christ Fransız plak şirketi Seasons of Mist ile iki albümlük bir anlaşma imzaladı. Yeni plak şirketiyle birlikte eski albümler Passage to Arcturo ve Non Serviam yeniden elden geçirilerek yayınlandı. Ayrıca sadece ilk üç black albüm şarkılarının çalınacağı özel bir konser DVD'si planlamaktalar. Bunun yanında 2 CD'lik Rotting Christ tarihini yansıtan şarkılardan oluşan bir kayıt gerçekleştirmek üzere Yunan ülkesini turladılar. Bu konserler esnasında beraber çaldıkları Nightfall gitaristi Giorgos ile anlaştılar. Ve şu an grup yoluna dört kişi olarak devam ediyor.

 

rottingchristturkiye.com'dan Alıntıdır..

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Unirock Open Air festivalindeki en başarılı sahne performansı sergileyen gruplardan biriydi. Paradise Lost u çileden çıkardıklarına eminim. Paradise Lost tan önce sahne alıp milleti coşturduktan sonra aniden yok olup yerlerini Paradise Lost a bıraktıklarında insanların gruba :blink: bu şekilde bakmalarını sağladılar:D

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...