semuel Oluşturma zamanı: Mart 16, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Mart 16, 2008 MEKAN: Ev, sağda koyu yeşil bir kanepe, karşısında kahverengi TV, gölgeli ışık veren bir lamba, solda üst kata çıkan ve ucu görünmeyen soluk bir merdiven, kanepenin arka boşluğunda tahta döşemeli bir veranda ve arka bahçeye açılan bir kapı vardır. Tüm eşyalara koyu bir renk hakim. Mekan tümüyle iç karartıcı. KİŞİLER: Dodge, Halie, Tilden, Shelly, Vince, Dodge, Dodge, Halie, Tilden, Bradley Tilden, Bradley Bradley, Vince, Shelly, Peder Dewis OLAYLAR: 1. perde: Aile bireylerinin arasında konuşulmayan, gizli, bastırılmış, üzeri kapatılmış bir sır var. Bu sır onların üzerine bir lanet gibi çökmüş Bu sırdan dolayı, kişiler arasında uçurum ve yabancılaşma had safhada. 2, PERDE: Aileye, uzun bir aradan sonra sevgilisi Shelly ile gelen torun Vince bu sırrın peşine düşer. Ailenin üzerindeki bu sır, lanetin nedeni arka bahçede gömülü olan bebektir. Tüm verimsizliğin kaynağı bu çocuktur. Ve bu çocuğu arka bahçeye gömen dede Dodge’dir. 3.PERDE: Bebek, Tilden ve annesi Halie’nin ensest ilişkisi sonucu doğmuştur. lanet çözülmüş, toprak verimini tekrar kazanmış ve güneş yeniden doğmuştur. Dede Dodge ölmüş, yerine torun Vince geçmiştir. Lanet çözülse de, Torun Vince asıl büyük lanet olan sistemin içinde başka lanetler yaşamaya GÖMÜLÜ ÇOCUK / SAM SHEPARD Gömülü Çocuk, Sam Shepard’ın aile üçlemesi olarak yazdığı oyunların ikincisidir. Bu oyunda da diğer iki oyununda (Aç sınıfın Laneti ve Vahşi Batı) olduğu gibi bir aile sorunuyla karşılaşırız. İçinde yaşadıkları sistem (kapitalizm) tarafından lanetlenmiş ailenin bir yabancılaşma ve yok olma öyküsüdür Gömülü Çocuk. Diğer oyunlarında olduğu gibi, bu oyunda da lanetin büyüğü olarak sistemi gösterir yazar. Bahçeye gömülü bir çocuk, lanetin küçük bir göstergesi olsa da, bu sır çözüldüğünde lanetin ancak küçük bir kısmının çözüldüğünü, ancak asıl lanetin hala varolduğunu ve o lanet ortadan kalkmadan da, sorunların bitmeyeceğini anlatır yazar. Diğer iki oyunundan farklı olarak bu oyunda üçüncü kuşaktan bir torun ilave eder karakterlere. Dede Dodge, Anneanne Halie, oğulları Tilden ve Bradley ve Tilden’in oğlu Vince ile sevgilisi Shelly, tanrının temsilcisi Peder Dewis. Ve lanet bu üçüncü kuşağı da kapsayacaktır. Bu yönüyle üçüncü kuşak, oyunda, lanetin sürekli taşıyanı olarak gösterilir. Oyun, oldukça kapalı, iç karartıcı renklerin hakim olduğu bir mekanda geçmektedir. Mekan, bir evdir. Ortada koyu yeşil renkte bir kanepe, karşısında kahverengi bir TV, kanepenin yanında gölgeli ışık veren bir lamba bulunur. Sol tarafta ise, yukarıya çıkmak için eski tahta bir merdiven vardır. Yine kostümler, koyu renk ağırlıklıdır. Sahneyi aydınlatan yalnızca bu lamba ve TV’den yansıyan ışıktır. Oyun boyunca bu mekan değişmeyecektir. Tüm bu göstergeler, oyunun kasvetli bir durumu anlatacağına ilişkin ilk el ipuçlarıdır. Henüz ilk diyaloglarla birlikte ise ailenin iki üyesi arasında (Dodge ve Halie) bir uçurum olduğunu, bir yabancılaşma yaşanıyor olduğunu anlarız. Diyaloglar ilerledikçe, ailenin ortak bir sırları olduğunu ve bu sırlarının üzerini kapatarak bastırmaya çalıştıklarına şahit oluruz. Bu sır her ne ise ailede ciddi bir sorun yaratmaktadır. Aynı evde olmalarına rağmen birinci perdede Halie’nin sesini yukarıdan duyarız. Sanki bu iki kişi ayrı dünyalarda yaşıyorlarmış izlenimi hakim kılınır. Bu durum, karı ve koca arasında bir kopukluk olduğunu, hiçbir ilişkileri kalmadığını gösterir bize. Dodge hayata tamamen küsmüş, yaşayan bir ölü olarak vardır sanki. Oyun boyunca kalkmadığı ve kalkmayacağı koltuk, adeta onun mezarıdır. Oyun boyunca üzerini kapattığı kahverengi battaniyesiyle kendini mezara gömer. Karakterler oyuna girdikçe tümünün sorunlu olduğunu görürüz. Belleklerinde gizledikleri sır, onlar için bir lanete dönüşerek maddi ve manevi verimliliklerini kaybetmelerine neden olmuştur. Arka bahçelerindeki tarlanın bu sırdan sonra verimini yitirip çoraklaşması, lanetin maddi göstereni olarak görünür. İkinci perde ise, yağmurun artması ve karanlığın çökmesi ile başlar. Karanlık, sırrın iyice belirginleşmeye başlamasının ve lanetin “kara bir perde” gibi ailenin üzerini tamamen örtmesinin imleyenidir. Üçüncü kuşaktan temsilci torun Vince ve sevgilisi Shelly’nin gelmesiyle sır açığa çıkar: Arka bahçede bir çocuk gömülüdür ve bu çocuğu gömen Dodge’dur. Vince ve Shelly, bu sırrın üzerine giderek olayı açığa çıkarmaya çalışırlar. Ancak olayların içine girdikçe, lanet onları da saracak, onlarda aileye dönüşeceklerdir. Üçüncü perde de sır çözülmüştür. Arka bahçede gömülü olan çocuk, Tilden ve Halie’den olan bir ensest ilişkinin ürünüdür ve Dodge bu çocuğu arkaya gömmüştür. Sırrın çözülmesiyle birlikte, güneş açmış, yağmur dinmiş ve baharın gelmesi gibi kuşlar ötmeye başlamıştır; doğa yeniden canlanmış ve toprak verimlileşmeye başlamıştır. Dodge, artık oyun başından beri üzerinde yattığı kanepede değil, yerde ve ölmüştür. Tüm mirasını ise torunu Vince bırakır. Kanepede yatan bu kez torun Vince’dir ve laneti devralmış olarak oyun biter. Lanet çözülmesine ve doğanın tekrar canlanmasına rağmen bu, mutlu bir son değildir. Yazar, umutlu bir bitiş yapmamıştır. Çünkü, söz konusu laneti yaratan sistem hala vardır ve lanet başka bir boyutta üçüncü kuşaktan temsilci torun Vince ile sürecektir. Oyunun sonunda üzerinde yattığı o koltuk belki de, dedesi gibi onun da mezarı olacaktır. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.