Tarihte Ufolar

PALEOLİTİK UFO RESİMLERİ

Dünya Dışı ziyaretlerle ilgili saptanabilen kayıtların en eskileri. M.Ö. 45.000'lere kadar inmekledir...

Çin'in Hunan Eyaletinde granit üzerine oyulmuş figürlerde, silindir biçimli objelerin üzerinde büyük insan gövdeleri (kolsuz bacaksız olarak) görülmektedir.

Belki bunlardan daha da ilginç mağara resimleri Kro-Magnon atalarımız tarafından. Fransa ve İspanya'daki mağaralara çizilmiş olanlarıdır. Franeo-Cantabrian Mağaraları olarak bilinen bu bölgedeki mağaralarda saptanmış o zamanın hayvanlarına (bizon. At, geyik, mamut) ait resimler 15.000 yıl öncesinin gözlemlerini yansıtmaktadır. Sayıları 2000 e kadar olan bu hayvan resimlerinin yanlarında ziyaretçilerin hayretle gördükleri başka şekiller de vardır. UFO ları andıran bu şekillerin ne olduğu ve niçin çizildikleri klasik bilimsel anlayış için hala bir soru işaretidir...

Klasik arkeoloji bunlara hala bir açıklama getirebilmiş değildir Ancak bu konuda araştırmalarıyla tanınmış Prof. Andre Leoroi Gourhan ve daha birçok çağdaş bilimadamı ise, bu şekilleri çizen insanların, gördüklerini resmettiklerine dair hiçbir kuşkularının olmadıklarını belirtmektedirler.

Onbinlerce yıl öncesindeki o insanların gördükleri bu garip yuvarlak şekiller ne olabilir acaba?...

M.Ö. 30.000 - M.ö. 10.000 yılları arasında, bugünkü Fransa ile İspanya toprakları, "Paleolitik" ya da "Eski Taş Devri" diye isimlendirilen cağlarda, o zamana göre Oldukça ileri bir toplumun elinde bulunmaktaydı. Yukarıda belirtilen tarihler arasında bu topraklar üzerinde yaklaşık 700-800 insan nesli geçmiş, fakat taşlar üzerinde bıraktıkları izler bütün etkileyici tesiriyle gÜnümüze kadar gelmiş durumdadır.

Bu bölgede birbirlerine son derece benzer resimlerle dolu 15 mağara saptanmıştır. Mağaralar Vezere. Cantabrian ve Ariege bölgelerinde bulunmaktadır.

PAİR NON-PAİR

Tavanları yer yer çökük 20 m uzunluğunda bir mağaradır.buradaki UFO şekilleri girişin sağında bazı mamut ve dağ keçisi resimleriyle birlikte bulunmakladır. Bu şekiller toplam 9 adettir. Pair Non-Pair mağarasının kullanıldığı tarih kesin olarak bilinmiyor. Fakat bu mağarada Aurignacian ve Solutrean dönemlerinin izlerine de rastlandığından, tarih olarak M.Ö. 30.000 ya da M.Ö. 20.000 tarihleri verilebilir.

VİLLARS

Fransa'nın Dordogne bölgesinde yer alan bu mağarada da benzer şekiller vardır. 1958 yılında keşfedilmiştir.

PECH MERLE

Fransa'nın Lot bölgesinde yer alır. 2 km uzunlugunda tam bir labirent gibidir.

Aşağıda görülen şekil bu mağaranın en dikkat çekici çizimlerinden biridir. Orjinal duvar resminde sözkonusu objenin , yaralı ya da ölü olduğu tahmin edilen İnsanın başı üzerinde uçarken gösterilmiştir Her iki şekil de kırmızı renklerde çizilmiştir.

CAUGNAC

Peach Merle Mağarası'nm 40 km uzağında bulunmakladır. Benzer şekiller bu mağaranın da duvarlarına cizilmiş durumdadır. Bu mağaranın bir başka özelliği de. Jea Mazet tarafından Parapsişik bir yöntem olan "Radyestezi Sarkacı ile bulunmuş olmasıdır.

ALTAMİRA

İspanya'nın Santillana bölgesinde yer alır. 200 m uzunluğunda S biçiminde bir mağaradır. Franco Cantabrian Mağaralarının en ünlülerinden biridir. Bu mağaradaki UFO şekilleri gruplar halinde çizilmiş olmalarıyla dikkatleri çeker. Hayvan resimleri duvarlarda bulunmasına karşılık. UFO şekilleri mağaranın tavanını süslemekledir. Mağaranın M.Ö 10.000 ila MÖ. 12.000 yılları arasında kulanıldığı tahmin edilmektedir.

Resimler aşağıdadır

NİAUX

Fransa'nın Ariege bölgesinde yer alır. Bu mağaranın. Yurtdışında Üniversitelerde kürsüleri bulunan Ufoloji Öğrencileri için özel bir önemi vardır. Çünkü bu mağaradaki UFO resimleri günümüzde çizilen UFO resimleriyle aynıdır. Aşağıda görülen UFO çizimlerine bu mağarada oldukça bol olarak rastlamak mümkündür. UFO'nun açıkça hareket ettiğinin gösterilmiş olması da son derece önemlidir. Çünkü bu tür hareketli UFO çizİmlerine sadece Niaux Mağarası 'nda rastlanmıştır. Mağara'nın kullanılma tarihi yaklaşık M.Ö. 12.000'dir.resimler aşağıdadır

pleiades bunları hangi kitapta aldın bakam çünkü bu resimlerin olduğu kitap bende de var.çok aydınlatıcı bi kitap.

Yıldızlardan Gelen Tanrılar yazarı:Selman Gerçeksever

kitap seninde dediğin gibi gerçekten çok güzel

sen arştırmaya devam et bakalım ne olacak ben inanmamaya devam ediyorum ve abd nin oyunu olduğundan eminmim...

aslında sensizim bende bi nevi seninle aynı fikirdeyim ama yinede uzayda yaşam olasılığı bilimsel olarak ta kabul edılıyor.tabi bi de eski çağlardan beri duvarlara çizilen bir takım ufo resimleri falan var....bu arada paylaşım için sağol

pleiades...

sen inanmamaya devam et bu senin özgür seçimin herkes kendi realitesini yaşar ama yinede oku kardeşim kalsın beyninin bir köşesinde ileride yaşanacak değişim günlerinde yardımcı olur bu bilgiler sana gerçeklerle karşılaştığında hiç bilmeyene göre daha sağlam atlatırsın o günleri

ABD yapıyor demişsin "Bir şeyin orjinali olmadan aslı yapılmaz"tarihten günümüze kadar gelen bu değerli bilgileri elinin tersiyle itmemeni öneririm

Ben şahsen şöyle düşünürüm bu koskoca kainatta bildiklerim bilmerdiklerimin yanında devede tüy kalıyorsa hiç bir bilgiyi ve detayı atlamam ve elimin tersiylede geri çevirmem

Japonlar imparatorlarını “Amaterusu” nun soyundan geldiklerini kabul ederlerdiki bu “ Gökyüzünün yüksek yaylalarının yönetici parlak güneş tanrıçası “ demektir

Eski tradisyon öğretisine göre binlerce yıl önce japon adaları “Güneş İmparatorluğu “ olarak bilinen MU’ nun

Uzak bir kolonisidir beyaz derili bir ırk olan ilk koloniciler anavatatan Mu ‘dan oldukça gelişmiş bir uygarlık getirmişlerdi Bu uygarlığın belirgin izleride yüzyıl önce Avrupa’lılar bu adalra gelene kadar sürüp gitmiştir.

“ Doğan Güneşin “ simgesini taşıyan japon bayrağı hala batık Mu Uygarlığının simgesini göklerde dalgalandırmaktadır Hind-Çin ve Mısır gibi Japonlar’ında iktidarları 18,000 yıl sürmüş olan kutsal krallardan oluşan 12 dinastileri bulunmaktadır

Etnologların kabul ettiklerine göre Japonlar’ın ilk ataları beyaz derili olan “ Yamatolar” dı yamatolar adaya geldiklerinde o sırada orada bulunan yerli ilkel insanları (Ainular) egemenlikleri altına almışlardı..

Japonyadaki belli başlı dağların çoğunun isimleri eski Ainu Dili’nden alınmış sözcüklerle isimlendirilmiştir. Fuji Dağı bunlardn biridir.Orta Asya’nın Şamanları gibi Ainular ‘da görünmeyen “Tanrılar” la ilişkili olarak büyüsel etkinliklerde bulunurlardı

Ainular’ın “ Göksel Ziyaretçilerle” irtibatta bulunduklarınıda yine eski tarihi kayıtlarından öğreniyoruz bu bölgelerde Oki Kurumikamui adlı bir Uzaylının Hokkaido ‘daki bir kasaba olan Pairatori’de Ainular’a çiftçilik öğrettiği yazılıdır..

Eski Japonya’daki “ Göksel Ziyaretçiler” in izlerini eski Japon heykel sanatındada görmek mümkün Astronotları andıran giysiler içindeki uzaylı varlıkların görüntülerinin işlendiği heykelciklere “ Jomon Dogu” adı verilmektedir

Yokohama’daki “ Kozmik Ağabeylik Kurumu” Jomon heykelleri üzerine derin bir araştırma yapmıştır kuzey japonya daki Tohuku yöresinde bir mezarda yapılan kazıda Bulunan heykellerin ve duvarlara çizilmiş resimlerde üzerlerinde dalgıç elbiseleriyle başlarındada miğferler bulunn insanlar bulunmuştu ağızlarının üzerinde ise filitreyi andırır bir cihaz görülüyordu üzerlerindeki elbiseler günümüzde pilotların yüksek basınçlara karşı korunmak için giydikleri “ G-forması” na o denli benziyorduki tüm araştırmacılar bu bulgular krşısında büyük bir şaşkınlığa düşmekten kendilerini alamamışlardır.

“ Jomon Dogu” heykelleri üzerinde çalışan Yusuke J.Matsumura sözkonusu heykellerin M.Ö. 3000 lerde Kamagaoka yontulduğunu ortya çıkarmıştır bu konudaki düşünceleri sorulduğunda ise özetle şunları söylemiştir..

“ Çuval gibi bir görünüşleri var miğfere benzer bir şey boyun hizasında elbiseye bağlanıyor bu miğferin arkasında küçük bir pencereyi andıran açıklıkta var Filitreye Benzer bir parça tam ağız hizasında değil daha çok çeneye doğru alçak durumda görülüyor “

Tanrı Hitokotonushti’nin de .izilen temsili resminde kendisi japon elbisesi içinde ve bulutların üzerinde betimlenmiştir nitekim adının anlamıda “ Uzay Elbisesi” anlamına gelen bir kelimeden türetilmiştir

Yamago kentinin yakınlarında chip-san türbesi içinde bulunan ve M.Ö.2000 yıllarına ait bir duvar resminde bir japon ellerini yukarı kaldırmış 7 adet güneş diskini selamlarken görülmektedir Ainu dilinde “ Güneş’in aşağıya indiği yer anlamına gelen “ Chip San türbesindeki bu resimde gökyüzünden ateşler saçarak gelen 7 adet Uçan Daire son derece açık bir biçimde çizilmiş durumdadır

Hatta eski çağlardaki insanlara ateşi kullanmayı ve ozamanki bir çok teknik olayı uzaylıların öğrettiği söylenir.

Bence uzaylı diye bir şey olabilir.Çünkü biz uzayda birtek ayı gördük.belki venüs gibi bir gezegende bir uzaylı çıkar kim bilir gelişmiş teknoloji ile neler olur.

tanrıların arabasında da benzer resimler vardı,tşk ederım saol

Anasini satiim biz de hersheyi uzaylilardan ogrenmishiz,hicbirsheyi kendimiz bulamadik mi yaw!!

aslında sensizim bende bi nevi seninle aynı fikirdeyim ama yinede uzayda yaşam olasılığı bilimsel olarak ta kabul edılıyor.tabi bi de eski çağlardan beri duvarlara çizilen bir takım ufo resimleri falan var....bu arada paylaşım için sağol

pleiades...

Eğer uzayda gerçekten yalnızsak korkunç bir yer israfıyla karşı karşıyayız......

Sence bu kadar kusursuz yaratılmış bir doğanın içinde yaşarken bu yer israfının "gözden kaçmış" olması ihtimaller dahilinde olabilir mi ?

evet pek çok yerlerde bu tür kaynaklar bulabiliyoruz. uzun bir zaman önce annunakiler yurdumuzu üs olarak kullanıyordu.. mezopotamya çewresinde pek çok yazı ve resm bulunuyor..

arkadaşlar bu kadarı olmaz..

bu olayın başlangıcı rönesans resimlerini inceleyen bir kişi tarafından öne sürülmüş..sonra bu resimleri incelemeye alınmasıyla ufoların tablolarda ortaya çıktığı bulunmuş ve aynı çağdaki bir çok resimde bunların olduğu görülünce bilim adamalrı şaşkına dönmüş..dünyanın her yerinden resimler..

http://img249.imageshack.us/img249/3304/resim1hm6.jpg

1-Bu illüstrasyon 12.yy. Yunan el yazması

dünya dışındada diğer gezegenlerde hayat olduğunu düşünüyorsak bu rönesans döneminide kapsar ilk çağları dahi kapsar,bir şekilde ufoları-garip nesneleri görenler bulunduğu çağın özelliklerine göre diğer insanlara bir şekilde bunu bildirmeye çalışırlar resimlerle,hiyerogliflerle,tabletlerle.. ki bizde ileriki kuşaklara fotoğraflarla videolarla aktarıyoruz..

güzel bir yazı olmuş eline sağlık..

çok haklısın her ne kadar bu olayları yansıtsakta bir türlü sonuca varamıyoruz ama.. hep gizli kalıyor ya medeniyet batıo ya kayboluo

Paylaşımın için teşekkürler de bu konu daha önceden açılmıştı.

http://www.gnoxis.com/forum/ufolar-ve-dunya-disi-yasam/8174-tarihi-ufo-resimleri-mi.html

evet açıldığını biliyorum ancak bu kadar kapsamlı değildi

Bence burada sanatçıların kullandıkları yalnızca sembolizm,ufolarla alakası yok olayın...

nası bir sembolizm açıklarmsın?? öle bişi yok.. diorum ki bilim adamları da dahil araştırılmış..

bak ben Güzel santlar anadolu lisesinde okuyorum ve resim bölümünde okuyorum.. ve bir çok öğretmne sordum bu öle sembolik bir anlam taşımıyor.. bak bunun nası bir sembolik anlam taşır dünyanın her yerinde bir birinden habersiz aynı semboliğimi kullancaklar inanmak istemiyorum de .. çok kesin konuşmuşsun... bu resimlerdeki ufolar.. kii o çağda dünyanın farklı yerlerinde bu şekilde uçan rokete benzer resimler nası yapılıyor?? açıkla o zmn? mısırlıların ufo rolyeflerinde açıkla??

kaskopya celseleri adında bir konu açılmışdı forum'da dünya dışı warlıklarla irtibat kayıtları. orda isa'nın dünya dışı varlıklar tarafından indirildiği geeçer. daha sonra çarmıh'a gerilmediiği bir uzay aracı tarafından alındığı yazıyor. şimdi bu resimlerle bağdaşdırınca isanın doğumu ve meryemin hayatından kesitler vs. mantıklı geliyor.

hatta efsaneye göre zmanında mu ve atlantililer maji savaşındayken marduk güneş sisteminde ve o gezegende uzaylılar yaşamakta diye geçer ve dünyadakileri bu savaş hepinizi yok edicek diyince bizimkiler marduku yörüngesinden çıkarıp uzayın derinliklerine göndermişler yani ta o zamandan beri anlatılan bir olay varlıkları keinlikle sorgulanamaz

paylaşımın için sağol ellerine sağlık

panik atak geçiren burhan kuvvetinde sarsıldım muhteşem bi çalışma olmuş çok teşekkürler.