schizophrana Oluşturma zamanı: Mart 29, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Mart 29, 2008 yazı alıntı fakat bahsedilen karakterleri anlatan detaylı video ve bilgileri de ekleyeceğim Nasıl olur da insanlığın çocuk hali korku sinemasının en heyecan verici malzemelerinden birisi olur? Sadece yaşamdan zevk alma üzerine kurulu masum bir dönemi temsil eden çocukluktan şeytani güçler ürettiren, katil çocuklar yaratan, çocuklara bakış açımızı tepetaklak eden korku filmlerine bu bakımdan ürke ürke bakıyoruz.. Korku sinemasının çocukları kullanış biçiminde köklü değişiklikler 60'lı yıllarda gözlenmeye başlamıştır. Bundan önceki tarihlere ait filmlerde çocuklar; korku ve gerilimin kaynağı ya da yöneldiği merkez olmaktan çok uzaktırlar; yine de bu dönemde gerilim türüne ait bazı filmlerde çocukların varlığı ve/veya çocukların bakış açıları sayesinde korku hissinin çoklaştırılmaya çalışıldığı görülmektedir. Innocents ya da Night of the Hunter örneklerinde olduğu gibi çocukların masumiyeti ile korkunun/gerilimin kaynağı arasındaki zıtlığın kullanılarak kuvvetli bir sinemasal araca dönüşeceğinin işaretleri daha o zamanlarda kendisini gösterir. Çocuğun Gözünden ve Çocuğa Yöneltilen Şiddet Bir çocuğun gözünden aktarılan şiddet eylemi (Apt. Pupil, Merdiven Altındakiler vb.), normalde olduğundan çok daha derin bir etki bırakmaktadır. Yine benzer bir şekilde; bir çocuğa yöneltilen şiddetin yarattığı etki (The Amityville Horror, Telefondaki Yabancı vb.) bir yetişkine yöneltilen şiddetin bıraktığı etkiden kat kat fazladır. Korku sinemasının masumiyeti simgeleyen çocukları, kadınları ve en dehşet verici biçimi oluşturan hamile kadınları kullanmasının kökeninde daha derin izler bırakmak çabası yatmaktadır. Korku türünün usta yazarı Stephen King’in sonradan film endüstrisine kaynak teşkil eden kitaplarında izlediği yol da buradan geçmektedir. King’in çocukların korkularını yetişkinlere monte ederek anlattığı O, çocuk sevgisinin sınırlarını zorlaştırdığı Hayvan Mezarlığı, çocukları kurban verdiği Karabasan ile çocukları dehşetin parçası ve tanığı kıldığı A Return to Salem’s Lot adlı eserlerinin sinema versiyonları gayet başarılı olmuştur. Tabii Stephen King’den yıllar evvel eserlerinin bazılarına (Firestarter, ChildrenoftheCorn vb) ilham teşkil ettiği düşünülen kimi filmler çekilmiştir. Village of the Damned ve Children of the Damned bunların başlıcalarıdır. Bu filmlerle beraber korku sinemasının çocuklara bakışında büyük açılımlar gerçekleştirildiği söylenebilir. Bu filmlerin en önemli özelliği; korkuyu, gerilimi yaratan çocukların doğaüstü güçlere sahip olmasıdır. Doğaüstülüğün, gerçeküstülüğün çocukların merkezinde yer aldığı korku sinemasına girişi yıllar sonra Şeytan ve Omen filmleriyle beraber en etkileyici hâline kavuşacak olan bir anlatım biçiminin de varlığını müjdelemektedir. Çocuk kahramanın tehdidin baş müsebbibi haline geldiği, dinsel temalardan, olgulardan ve efsanelerden hareket eden Exorcist ve Omen serileri bugün artık kült mertebesine erişmiş sayılmaktadır. 1970’li yıllardan itibaren bir yandan da klasik eğilimli (çocukları hedef alan, çocukları kullanan, çocuklardan hareket eden ve gerçeküstü olmayan) filmler boy göstermekteydi. Seri cinayet konusunu işleyen ve bir şekilde çocukları kullanan Communion ve Halloween filmleri bu eğilimin seçkin örnekleridir. Şiddetin Dozunu Kaçıranlar Exorcistve Omenfilmlerinin iktisadi başarısı; bir sürü devam filmine ve yeniden çevrime yeşil ışık yakmış olmakla beraber Poltergeist ve Manhattan Baby gibi yenilikçi örneklerin doğmasına da, dolaylı olarak yol açmıştır. Çocuk kavramıyla haşır neşir olan etkileyici bir örnek de Child’s Play'dir. Gözü dönmüş cani çocuk oyuncağı Chucky'nin bir fenomen haline gelmesini sağlayan türlü özellikleri vardır. Oyuncak bebek Chucky’nin yarattığı ürpertiyi yakalayabilen bir başka karakter de Hayvan Mezarlığı’ndaki neşterli bebek olsa gerekir. Bu iki film, türde kendinden önceki filmlere benzemezlikleriyle ön plana çıkmışlardır. Yakın tarihte çocukları kullanan korku türüne dair özgün örneklerin başında ise Diğerleri gelmektedir. Diğerleri gibi korku türünün gözde temalarından hayalet kavramını çocuklarla birleştiren diğer güzel örnekler ise Uzakdoğu sinemasından gelmektedir. Küçük çocukları hayalet olarak kullanan sayısız korku filminden öne çıkanlar WhisperingCorridors, KaranlıkSu, Ju-on:TheGrudge ve Ringu'dur. Korku-gerilim türünde çocukları merkeze alan filmlerin bugüne kadar iki yoldan evrim geçirdikleri aşikar: Gerçekçi bir konuya sahip olanlar (Stepfather vb.) ve doğadışı temalarla yoğrulanlar (Fakülte vb.). Bu iki disiplini de kendi aralarında; çocuğun şiddeti yönelttiği (Omen666 vb.) ve çocuğa/çocuklara şiddetin yöneldiği (TheShiningvb.) filmler şeklinde iki alt türde değerlendirmek mümkün. Adını saydığımız filmlerin birçoğunun ulaştığı popülarite ve gişe başarıları hesaba katıldığında; korku/dehşet türünde çocukların kullanımının giderek yaygınlaşmasının nedenleri daha iyi kavranılmış olur. Yukarıdaki (eski) filmlerin yeni televizyon dizilerinin, uzun metraj yeniden çevrimlerinin, devam filmlerinin ya da farklı versiyonlarının yapılmasının ardında yatan neden de budur. Sinema tarihinden 5 tehlikeli çocuk Damien, ‘THE OMEN’ (1976) Söylenecek çok fazla bir şey yok. Devam filmlerinin de çekildiği "The Omen"daki Damien, isminden de biraz anlaşıldığı gibi Şeytan'ın oğludur. Dünyayı kötülüğün ele geçirmesi adına önündeki bütün engelleri yoketmekten kaçınmıyor. Kurbanları arasına genç dadısı ve merdivenlerden aşağı düşürdüğü annesi de var. Damien rolündeki Harvey Stephens'in görünüşü akıllardan çıkabilecek gibi değil. Adam Duncan, ‘GODSEND’ (2004) Genç bir çiftin Adam (Cameron Bright) adındaki çocukları 8 yaşına girdikten sonra öldürülür. Bir doktor tarafından bu çifte ilginç bir teklif gelir ve Adam'ın DNA'larından tekrar tıpatıp Adam olan bir bebek yapılır. Aile için her şey güzel gitmektedir, ta ki Adam büyüyüp 8. yaş gününden itibaren birden değişip her açıdan kötü niyetli bir çocuk olana kadar. Film o kadar kötü ki "Robert De Niro'nun böyle bir filmde ne işi var?" diye soru sormaktan yaşanan korkunç olayın etkisine girmeye vakit kalmıyor. Henry Evans, ‘THE GOOD SON’ (1993) Macaulay Culkin'in canlandırdığı Henry, tam anlamıyla psikopat bir çocuk diyebiliriz. Komşunun kö[/FMNT]peğini öldürmesi, köprüdenaşağıya otobanın ortasına attığı insan boyutunda kuklayla zincirleme trafik kazasına yol açması ve kendi kardeşini öldürmüş olması, bu çocuğun sabıka listesinden yer alanlar arasında. Regan MacNeil, ‘THE EXORCIST’ (1973) Linda Blair'in canlandırdığı Regan beyaz perdedeki en bilinen tehlikeli çocuk karakterdir. Linda, annesiyle sakin huzurlu bir hayat yaşarken bir gün küçük kızın içine şeytan girince korkunç olaylar yaşanmaya başlar. Başka bir dilde konuşabilmesi, sesinin değişmesi, yüzünün gitgide dehşet bir hal alması, küfürlü konuşması, hac ile bir nevi mastürbasyon yapması, insanlar öldürmesi, boynunu 180 derece ters çevirebilmesi... Görüldüğü gibi liste kabarık. Şeytan'ın yalnız yaşayan, özgür bir annenin evine girmesi de dönemin Amerika'sından bağımsız düşünülecek gibi değil. Rhoda Penmark, ‘THE BAD SEED’ (1956) Maxwell Anderson'ın oyunundan uyarlanan filmde Patty McCormack, Rhoda adında, istediği şeyler olmayınca sorumlularınıöldüren küçük bir kızı canlandırıyor. Tatlı görünüşünün ardındaki kötülüğü keşfeden herkes -ki bunlara filmin finalinde annesi de dahil oluyor -sırayla ölüyor. Film kült olmanın ötesine geçememiş olsa da, McCormack'ın küçük yaştaki performansı alkış hak eden cinsten. Sinema tarihinde "kötü" çocuğa ilk örnek denilebilir. alıntıdır. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Geceyuruyen Yanıtlama zamanı: Mart 29, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 29, 2008 güzel bir toplama olmus kehanet diye de bir film vardı baya eski cocuk uzerinden di film omen gibi onu da eklersen güzel olur ben bulamadım:) emegine saglık Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2008 gündüzyürüyen 1976 yapımı Omen ve Kehanet aynı film. 1976 daki beğenilince devam filmleri de çekilmişti. ve 2006' da hatta 6.6.2006 'da Kehanet olarak gösterime girdi yani ikisi de aynı film. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Geceyuruyen Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2008 gündüzyürüyen 1976 yapımı Omen ve Kehanet aynı film. 1976 daki beğenilince devam filmleri de çekilmişti. ve 2006' da hatta 6.6.2006 'da Kehanet olarak gösterime girdi yani ikisi de aynı film.yazarken bende tereddüt etmistim:) bunuda ogrenmis olduk:) ufakken o cocuktan tırsardım bak:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Mart 30, 2008 Cage Creed ( Pet Sematary ) Hayvan Mezarlığı filminde öldükten sonra geri gelen 5-6 yaşlarındaki karakter. Geri dönüyor ama eski Cage değil elbette http://img206.imageshack.us/img206/104/petnavfx5.gif http://www.youtube.com/watch?v=HSkNwQ9yY1A&feature=related -------------------- Village Of The Damned (1960 ) filminin gizemli çocukları. http://img525.imageshack.us/img525/2268/aaaaacopy5jitf6.jpg bu da 1995 John Carpenter çevrimi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.