Jump to content

Etkilendiğiniz Şiirleri, Dörtlükleri Yazın


illuminator_25

Önerilen Mesajlar

uçurumun kenarındayım hızır

bir dilber kal'asının burcunda

muhteşem belaya nazır

topuklarım boşluğun avucunda

kaldım parmaklarımın ucunda

bir gamzelik rüzgar yetecek

ha itti beni ha itecek

 

uçurumun kenarındayım hızır

cihan hazır

divan hazır

ferman hazır

kurban hazır

 

uçurumun kenarındayım hızır

güzelliğin zülme çaldığı sınır

başım döner, beynim bulanır

el etmez

gel etmez

gülce'm uzaktan dolanır

 

uçurumun kenarındayım hızır

gülce bir davet

mecaz değil

maraz değil

gülce bir afet

peri değil

huri değil.

gülce bir beyaz zehir

gülce en vahim haz

buram buram zehir

yâr gözünde infaz

bir gamzelik rüzgar yetecek

ha itti beni ha itecek

güzelliğin zülme çaldığı sınır

 

uçurumun kenarındayım hızır

ben fakir

en hakir

bin taksir

ateşten

kalleşten

mızrakla gürzden

dabbet-ül arzdan

deccalden

yedi düvelden

korku nedir bilmeyen ben

tir tir titriyorum gülce'den

ödüm patlıyor gülce'ye bakmaktan

nutkum tutuluyor

ürperiyorum

saniyeler gözlerinde birer can

her saniyede bir can veriyorum...

 

OMER LUTFI METE

--------------------

artık ne pencerem var seni koyacak ne de masam

sevgilimde yok artık bu şehirde ÇİÇEK!

seni alıp ne yapsam...

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bir Zamanlar Benim Bir Babam Vardı

Hiç Öpmediğim, Kokusunu Bile Bilmediğim

Yüzüne Baba Bile Diyemediğim

Biri Vardı

O Sadece Vardı

 

Var Olduğunu Bildiğim

”Baban Yaşıyormu” Diye Soranlara

”Evet Yaşıyor” Diyebildiğim Biriydi

O Sadece Vardı

 

Onu Düşününce Gözlerim Işıldamazdı

Yüreğim Atmazdı Hiç Heyecandan

Hani Sesini Bir Duysam Dediğim Olmazdı Hiç

İşte Öylesine

O Sadece Vardı

 

Babasını Öpen Bir Çocuğun Yüz İfadesini

Hep Başkalarında Seyrettim

İçim Acırdı Sadece Yutkunurdum

Ağlayamazdım Bile Gözlerim Dolar Sadece Yutkunurdum

Öyle Biriydi

O Sadece Vardı

 

Şimdi

Bir Babam Yok Artık

Öpmeye Çekindiğim

Belkide Öpmeye Kıyamadığım Babamı Şimdi Toprak Aldı

O Şimdi Yok Artık

 

İlerde Belki Öper, Belki Daha Zamanı Var Dediğim Şeyleri

Yapmaya Bile Fırsat Vermeden

Toprak Aldı Onu

O Şimdi Yok Artık

 

Düşünüyorum Da

Öpmesemde Olurmuş

Sanki Sarılmayınca,Baba Demeyince Dünya Batmadı Ya

Onun, Varlığı Bile Dursa Yetermiş

Ben Yine Yabancı Gibi Dursaydım

Başkalarına Bakıp Ağlasaydım Yine

Ama O Sadece Olsaydı

O Şimdi Yok Artık

 

Benim Bir Babam Yok Artık

Ona Şimdi Mezarında Baba Diyebiliyorum

Hem De Hiç Çekinmeden, Korkmadan

Hem De Bağıra Bağıra Babam Diyorum

Yıllardır Söyleyemediğim O Kelimeyi

Artık Mezar Taşına Söylüyorum

Bak Şimdi Söylüyorum

Babam Diye Haykırıyorum

Babam

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ne olur kim olduğunu bilsem pia'nın

ellerini bir tutsam ölsem

böyle uzak uzak seslenmese

ben bir şehre geldiğim vakit

o başka bir şehre gitmese

otelleri bomboş bulmasam

içlenip buzlu bir kadeh gibi

buğulanıp buğulanıp durmasam

ne olur sabaha karşı rıhtımda

çocuklar pia'yı görseler

bana haber salsalar bilsem

içimi büsbütün yıldız basar

bir hançer gibi çıkıp giderdim

 

ben bir şehre geldiğim vakit

o başka bir şehre gitmese

singapur yolunda demeseler

bana bunu yapmasalar yorgunum

üstelik parasızım pasaportsuzum

ne olur sabaha karşı rıhtımda

seslendiğini duysam pia'nın

sırtında yoksul bir yağmurluk

çocuk gözleri büyük büyük

üşümüş ürpermiş soluk

ellerini tutabilsem pia'nın

ölsem eksiksiz ölürdüm

 

Attila İLHAN (Pia)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gümüşüm ve doğruyum. Önyargılarım yok

Gördüğüm her şeyi yutuveririm bir anda

Olduğu gibi, aşkın veya nefretin sisiyle kaplı değilim

Zalim değilim, içtenim yalnızca

Küçük bir tanrının gözüyüm, dört köşeli.

Çoğu zaman karşı duvarın üzerinde düşüncelere dalarım

Pembedir duvar, benekli. Öyle uzun zaman baktım ki ona

Kalbimin bir parçası olduğunu düşünüyorum. Fakat titriyor.

Yüzler ve karanlık ayırıyor bizi tekrar tekrar...

 

 

Sylvia Plath

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Seni Seviyordum

Sana uzak kentlerden birinde zamanın bir yerinde seni ve senli günleri anımsattı akşam güneşi...

 

Onca zamanın üstünde eskimeyen bir düşüncesin şimdi

 

İnsan hergün anımsar mı aynı gözleri

 

SENİ SEVİYORDUM ve senin haberin yoktu

 

Saçlarını izliyordum uzaktan, kulağının arkasına düşüşü ve burnun, herkesten başkaydı işte...

 

Güldüğü zaman yukarıya bakardı;

 

Yukarı kalkan başın ve gülen gözlerin vardı...

 

Ne güzeldiler sen bilmiyordun...

 

BEN SENİ SEVİYORDUM...

 

Kalbime sığmıyordu aklımdan geçenler

 

Duvarlara, vitrin camlarına, kaldırımlara çarpıyordu

 

Geri dönüyordu, çoğalarak

 

Senin sesini duyduğum masalarda erteliyordum herşeyi, herseyi erteleyişim oluyordun

 

Kalp ağrısı oluyordun,

 

Birlikte soluduğumuz sokak isimleri oluyordun,

 

Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk,

 

Dönemeçler geçiyor, köprüler göze alıyorduk ve bazen tekin olmayan suların üzerinden atlıyorduk

 

Cesurduk...

 

Ufuk çizgisi maviydi, gün batımı hep turuncu ve kırmızıydı bütün karanfiller...

 

Ben SENİ SEVİYORDUM sen bilmiyordun...

 

Sevinçlerim oluyordun arasıra sen hiç bilmiyordun

 

Sonra herhangi biri oldun, bütün sevinçlerim bittikten sonra

 

Yağmurlar yağdı, serin haziran akşamları

 

Derken bir gün uzaktan gördüm seni...

 

Saçların bana inat başın herseye meydan okuyarak işte yine aynı

 

Kalbimi acıttı her zamanki gibi...

 

Değiştik sanıyordum ve sen yine bilmiyordun

 

 

Şimdi bunları anlatsa sana birileri kim bilir yada boşver bilme en iyisi...

İclal Aydın

--------------------

YAŞAMAYA DAİR

 

 

Yaşamak şakaya gelmez,

büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın

bir sincap gibi mesela,

yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,

yani bütün işin gücün yaşamak olacak.

Yaşamayı ciddiye alacaksın,

yani o derecede, öylesine ki,

mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,

yahut kocaman gözlüklerin,

beyaz gömleğinle bir laboratuvarda

insanlar için ölebileceksin,

hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,

hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,

hem de en güzel en gerçek şeyin

yaşamak olduğunu bildiğin halde.

Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,

yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,

hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,

ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,

yaşamak yanı ağır bastığından.

NAZIM HİKMET

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Yalnızlık

Şemsiye yapımcıları

ıslanmaktan

tek kişiyi koruyacak genişlikte

kesince kumaşları

yağmur değil

yalnızlıktır yağan

 

Daha da hüzünlendirir her gece

kentin sokaklarını

bekçinin nefesiyle

düdüğün içinde dönen

nohut taneciğinin

yalnızlığı

 

Ne çok sevinirim bilseniz

bir yılan

mezarıma girerde

göğüs kafesimin kemikleri içinde

kış uykusuna

yatarsa

 

 

Sunay Akın

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Bensiz yaşamaya alışacaksın...

 

Yavaş yavaş

Kayıp gidecek yıllar

Avuçlarından

Tutamayacaksın.

Zaman

İçecek koca ömrü bir yudumda

Benden uzaklarda

Yalnızlıgı alıp koynuna

Uyuyacaksın.

 

Nasıl bir duygudur aşk?

Coşmak aynı yatakta bir ırmak gibi?

Sarmaş dolaş sabahlamak geceyi?

Öpmek sıcak dudakları?

Sevişmek ne?

Unutacaksın

 

Koydugun hiçbir şey

Yerinde olmayacak yokluğumda

Sap saman karışacak birbirine

Bağbozumu

Başlayacak bahçelerinde

Dalların üşüyecek

Rüzgârda titreyecek.

Tipiye yakalanmış kuş gibi

Donacaksın.

 

Fotoğraflar olacak

Tek tesellin

Anılar dostun.

Geçmişte kalan aşkımızı

Dinlediğin şarkılarda bulacaksın.

 

Aylar sonra

Yeni bir baharı

Muştulayan kuşlar

Öterken sabah serinliğinde

Açacaksın

Uykuya terkettiğin gözlerini bensiz

Ve yapayalnız

Sol yanında sevdiğin

Olmayacak yatağında

Duvarlarına

Anılarımız sinmiş odanda

Yalnızlığınla kalacaksın.

 

Olmaz deme sevgili !

Yaşayacaksın bir gün bu yalnızlığı

Yokluğumu

Soğumuş avuçlarında

Damarlarında duyacaksın.

Çekip gideceğim sonunda uzaklara*

Bir gün bensiz

Yeni sabahlara uyanacaksın

Ağlayacaksın.

 

Soracaksın kendine:

Ben nerde yanlış yaptım? diye.

Bulsan da yanıtını

Yararı yok sevgili !

Geç kalmış olacaksın ..

Şimdiden hazırla kendini yokluğuma !

Bir gün

Bensiz yaşamaya

Alışacaksın.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

ALDANI-ALDATI

 

Benim düşlerimin içinde

O uyuyordu,duyuyordum.

Ben bir uykusunda onun,

Bir düş'ünde bulundum...

Uyuyordu,duyuyordu,

Avundum.

 

II

 

 

Benim düşlerimin içinde

O uyumuyordu,biliyordum.

Ben ne bir uykusunda onun,

Ne de bir düş'ünde bulundum...

Bulunsaydım,

Vururdum...

 

Özdemir Asaf

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gözlerim gözünde aşkı seçmiyor..

Onlardan kalbime sevda geçmiyor..

Ben yordum ruhumu biraz da sen yor..

Çünkü şimdi sen de herkes gibisin..

 

Yolunu beklerken daha dün gece

Kaçıyorum bugün senden gizlice

Kalbime baktım da işte iyice

Anladım ki sen de herkes gibisin

 

Büsbütün unuttum seni eminim

Maziye karıştı sevda yeminim

Kalbimde senin için yok bile kinim

Bence artık sen de herkes gibisin..

 

NAZIM

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sen Vurdunda Ben Ölmedim mi?

 

Yokluğunda ne ateşleri hasretimle yaktım da

Bir seni yakamadım, beni yaktığın gibi

Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni

Sense araya korkular koydun.

Yasaklar koydun...

Bitmez tükenmez engeller koydun

Şimdi nerdesin diye sakın sorma

Sen çağırdın da ben gelmedim mi?

 

Sen varken darılmazdım çiçeksiz baharlara,

Yağmurlu havalara...Bu kasvetli akşamlara

Sen varken

Bakıp içlenmezdim tren istasyonlarına

Otobüs duraklarına...

Sen varken ayrılanlara ağlamazdım...

Yıkılmazdım biten sevdaların ardından

Gidenlere küsmezdim

Kalanlara acımazdım...

Sen varken böyle üşümezdim-titremezdim

Masumdum, çocuklar gibi

Böyle delirmezdim-küfretmezdim...

Hele ölmeyi hiç düşünmezdim.

Şimdi soruyorum sana

Adı sevdaysa bu cehennemin

Sen yaktın da ben yanmadım mı?

 

Biliyorsun

Bütün acılarına 'yeşil ışık' yaktım olmadı

Bütün korkularına'arka çıktım'olmadı

Dağlara merdiven dayadım olmadı

Haziranda kar oldum yağdım avuçlarına olmadı

Sevdim olmadı -yandım olmadı-taptım olmadı

Benden artık pes

Bu aşkın biletini istediğin gibi kes

Nasılsa gidiyorsun

Biliyorum git...

Ama ardında

Ağlayan bir çift göz

Paramparça bir yürek

Ve yıkılmış bir dağ görmek istemiyorsan

Çek silahını-daya sırtıma

Titrersem namerdim...

Sen vurdun da ben ölmedim mi?

 

.

 

Ahmet Selçuk İlkan

 

 

en sevdigim şiir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

O mavi gözlü bir devdi

Minnacık bir kadın sevdi

Kadının hayali minnacık bir evdi,bahçesinde ebruli hanımeli açan bir ev

 

Dev gibi seviyordu dev

Ve elleri öyle büyük işer için hazırlanmıstı ki devin

Çalamazdı kapısını, yapamazdı yapısını

Bahçesinde ebruli hanımeli açan evin . . .

 

O mavi gözlü bir devdi

Minnacık bir kadın sevdi

Miniminnacıktı kadın . . .

Rahata acıktı kadın . . .

Yoruldu devin büyük yolunda . . .

 

Ve elveda deyip mavi gözlü deve

Girdi zengin bir cücenin kolunda bahçesinde ebruli hanımeli açan eve . . .

Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev ;

Dev gbi sevgilere mezar bile olamaz

Bahçesinde ebruli hanımeli açan ev . . . .

 

NAZIM HİKMET RAN

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

O mavi gözlü bir devdi

Minnacık bir kadın sevdi

Kadının hayali minnacık bir evdi,bahçesinde ebruli hanımeli açan bir ev

 

Dev gibi seviyordu dev

Ve elleri öyle büyük işer için hazırlanmıstı ki devin

Çalamazdı kapısını, yapamazdı yapısını

Bahçesinde ebruli hanımeli açan evin . . .

 

O mavi gözlü bir devdi

Minnacık bir kadın sevdi

Miniminnacıktı kadın . . .

Rahata acıktı kadın . . .

Yoruldu devin büyük yolunda . . .

 

Ve elveda deyip mavi gözlü deve

Girdi zengin bir cücenin kolunda bahçesinde ebruli hanımeli açan eve . . .

Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev ;

Dev gbi sevgilere mezar bile olamaz

Bahçesinde ebruli hanımeli açan ev . . . .

 

NAZIM HİKMET RAN

 

 

evet gercekten guzel bir şiir.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Biliyorum biryerde yaptım hata

Biliyorum biryerde

Giderken unuttuğum allaha emanet

Hıyanete açık bıraktığım pencere

Yalanlara kapamayı unuttuğum numaram

Komşuya tembihlediğim bahçem

Postacıya verdiğim adres

Hepsinden önemlisi valizime koymadığım kalbin

Biliyorum biryerde yaptım hata

Yeterinden fazla sevdim

Dilediğinden fazla güzvendim

Ve

İstediğinden fazla sendim

Aramıza aldığımız sevdamız değilmiş oysa

Soframızdaki fazla tabak anlamsız değilmiş

Sevmediğimiz programı izlememiz boş değilmiş

Yanlış değilmiş aranan numara

Hepsi sana ve ona aitmiş

Birtek ben yanlışmışım

Sevdiğimi söylediğim sen

*****

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sindirip içselleştirerek dışarısıyla yüzyüze gel...

Ben dışarı gelmeyeceğim sen içeri gel...

Gözetlemeye yattığım rahim bahçeme;

Gerçekle savaşabilmek için kafamın içinde bir evren yaratabileceğim o yere...

Jim Morrison

--------------------

Ey kör! boştur bu yer, bu gök, bu yıldızlar boştur boş.

Onu bunu bırakta gönlünü hoş tut hoş.

Bu durmadan kurulup dağılan evrende;

Alacağın bir nefestir; o da boştur boş!

* * *

Ben içerim ama sarhoşluk etmem

Kadehten başka şeye el uzatmam

Şaraba taparmışım; taparım

Senin gibi kendime tapmam

Ömer Hayyam

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

OLUMDEN SONRA

 

Olduk, olumden bir seyler umarak.

Bir buyuk boslukta bozuldu buyu

Nasil hatirlamasin o turkuyu,

Gok parcasi, dal demeti, kus tuyu,

Alistigimiz bir seydi yasamak.

 

Simdi o dunyadan hicbir haber yok;

Yok bizi arayan, soran kimsemiz.

Oylesine karanlik ki gecemiz,

Ha olmus ha olmamis penceremiz;

Akarsuda aksimizden eser yok

 

cahit sıtkı tarancı

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gönlümle baş başa düşündüm demin;

Artık bir sihirsiz nefes gibisin.

Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin

Akisleri sönen bir ses gibisin.

 

 

 

Mâziye karışıp sevda yeminim,

Bir anda unuttum seni, eminim

Kalbimde kalbine yok bile kinim

Bence artık sen de herkes gibisin.

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı!

Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş...

Aman karanlığı görmesin gözüm,

Beyaz perdeleri ger yavaş yavaş...

Sıla burcu burcu ille ocağım...

Çoluk çocuk hasretinde kucağım

Sana her şeyimi anlatacağım,

Otur başucuma sor yavaş yavaş.

 

Güç bela bir bilet aldım gişeden,

Yolculuk başladı Haydarpaşa 'dan...

Hancı, ne olur, elindeki şişeden

Bir kaç yudum daha ver yavaş yavaş!..

 

Ben o gece hem ağladım hem içtim,

İki gün diyardan diyara uçtum

Kayseri yolundan Niğde'yi geçtim,

Uzaktan göründü Bor yavaş yavaş...

 

Garibim, her taraf bana yabancı,

Dertliyim çekinme, doldur be hancı!

İlk önce kımıldar hafif bir sancı,

Ayrılık sonradan kor yavaş yavaş...

 

Bende bir resmi var yarısı yırtık,

On yıldır evimin kapısı örtük...

Garip birde sarhoş oldu mu artık

Bütün sırlarını der yavaş yavaş...

 

İşte hancı! ben her zaman böyleyim,

Öteyi ne sen sor ne ben söyleyim?

Kaldır artık, boş kadehi neyleyim?

Şu benim hesabı gör yavaş yavaş...

 

Bekir Sıtkı Erdoğan (Hancı)

Yorum bağlantısı
Diğer sitelerde paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.

Misafir
Bu konuyu yanıtla...

×   Farklı formatta bir yazı yapıştırdınız.   Lütfen formatı silmek için buraya tıklayınız

  Only 75 emoji are allowed.

×   Bağlantınız otomatik olarak gömülü hale getirilmiştir..   Bunun yerine bağlantı şeklinde gösterilsin mi?

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Düzenleyiciyi temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...