birunsatan Oluşturma zamanı: Nisan 27, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Nisan 27, 2008 Nikolay Alekseyeviç NEKRASOV Nikolay Alekseyeviç Nekrasov, 10 Aralık 1821'de Yuzvino'da (bugün Ukrayna sınırlarında) doğdu, 8 Ocak 1878'de St.Petersburg'da (bugün Leningrad) öldü. Babası emekli bir subay ve toprak ağası idi ve oğlunun subay olmasını istiyordu. Nekrasov bir süre St.Petersburg Üniversitesi'nde öğrenim gördükten sonra kendini tümüyle edebiyata verdi. Şiirlerini dergilerde yayımlanmaya başladı. Babası parasal yardımı kesince çalışmak zorunda kaldı. Yayıncılığa atıldı. Turgenyev ve Tolstoy'un ilk yapıtlarının yayınlandığı Sovremennik (Çağdaş) adlı dergiyi on yıldan uzun bir süre çıkardı. Daha sonra Oteçestvenniye Zapiski (Anavatan Günlüğü) adlı dergiyi yönetti. Nekrasov, Puşkin ve Lermantov'dan sonra 19.yüzyılın en büyük Rus şairi kabul edilir. Yapıtlarında bir yandan Çarlık Rusya'sındaki ezilen köylülerin sorunlarını ve serflerin kurtuluş isteğini öte yandan köy yaşamını canlı ve çekici yönleriyle yergici bir biçemle dile getirmiştir. şiir.gen.tr... AĞIT Yanar döner kalemler, yazıyor bir düzüye, "Halkın derdi konusu artık eskidi" diye; Bu zamanın şairi unutmalıymış onu, Kanmayın sakın, gençler; hiç eskir mi bu konu? Ah keşke eskiseydi, cennet olurdu her yer Yılların geçmesiyle... Ne yazık ki milletler, Cılız sürüler gibi kırbaçla sürüldükçe, Çorak kırlarda böyle aç çıplak süründükçe, Yalnız Musa onların derdine çare bulur, Yeryüzünde en güzel, en sağlam birlik budur. Kendileri gülerken, halkın çektiklerini, Güçlülere anlatır, uyandırır hepsini, Gözlerini boyuna millet üstüne çeker, Şiir bundan daha iyi neye hizmet eder? Bağışladım millete elimdeki sazı ben, Ölüp gitsem de yanmam beni asla görmeden. Ödevimi bitirdim rahattır artık gönlüm, Savaşta bütün erler düşmana saçmaz ölüm, Ama herkes savaşır. Hayat savaştan doğar. Bir gün gördüm ne mutlu, Rusya'da hürriyet var. Bol bol sevinç gözyaşı döktüm, ürperdi içim, Musa'nın dürtmesiyle birden kendime geldim: "Coşup taştığın yeter, ileri gitmelisin, Gerçi hür oldu millet, ama rahat mı dersin?" Altın buğday biçen kız, güler, türkü söyler mi, İhtiyar rahat rahat tarlasını sürer mi Yiyecek götürürken çiftteki babasına, Gülüp oynar mı çocuk çayırlarda bir başına, Ses verir mi oraklar, hışırdar mı tırpanlar, Kafamı kurcalayan daha nice soru var. "Son yıllarda kimbilir köylünün binbir derdi Hiç çekilmez mi oldu, yoksa biraz dindi mi? Sürüp gider mi böyle bizde kölelik yine, Çıkar gelir mi dersin bir gün onun yerine Hürriyet, köy kızının sevinçli türküsünde, Yaslar mı bürür yoksa bu türküyü o gün de?" Artık hava karardı, yapayalnız kırlarda, Hayallerime dalıp yemyeşil çayırlarda, Akşam serinliğinde düşünceli gezerken Bir ezgi perde perde dalgalandı içimden; Canlandı bu ezgide demin düşündüklerim Köylünün emeğine başarılar diledim. Onu çiğneyenlere hep lanetler yağdırdım Bu halkı kurtar diye Yaradana yalvardım. Uğuldayan türkümü vadiler de tekrarlar, Yankısını çınlatır uzakta yalçın dağlar, Orman karşılık verir, tabiat beni anlar, Ama asıl türkümü söylediğim biri var, Millete sundum sözde bütün şiirlerimi, Yazık ki dinlemiyor, anlamıyor o beni. YILDAN YILA Yıldan yıla azaldı gücüm Aklım uyuştu, kanım soğudu Yurdum benim! Belki ölürüm Görmeden senin kurtuluşunu Ama bilmek isterdim hiç değilse Ferah günlerin yaklaştığını Kıtlıktan kırılmayacağını Yoksul çiftçinin bundan böyle Ve köyümden kopup gelen rüzgâr Kulağıma tek bir ses ulaştırsaydı Tek bir ses, içinde ne insan kanı- Olsaydı, ne hıçkırıklar... Nikolay Alekseyeviç NEKRASOV Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.