Frank Zappa

http://obits.eons.com/obits/tributes/frank_zappa/8271-1-photo.jpg

http://www.gnoxis.com/forum/rock-metal/18128-dunya-rock-yildizlarindan-muhtesem-cumleler.html başlığını görünce dayanamadım. Dünya rock yıldızları konuşur da Zappa susar mı?

İşte müzik kadar söz de üretmiş birinden inciler, üşenmedim çevirdim sizler için.

Buyurun, başlıyoruz:

"Müzik konusunda yazmak, mimari konusunda dansetmek gibidir."

-----

"Sanat, hiçbir şeyden bir şey üretmek ve onu satmaktır."

-----

http://www.sleazeroxx.com/rip/frankzappa1.jpg

Şimdi de şöyle kişisel bir alıntı:

gazeteci: "Frank, saçın uzun. Sen kadın mı oluyorsun şimdi?"

FZ: "Bir bacağın tahta diyelim. Sen masa mı oluyorsun şimdi?"

-----

"Rock medyasının çoğu okuma bilmeyen insanlar için konuşmayı bilmeyen insanlarla röportaj yapan yazmayı bilmeyen insanlardan oluşuyor."

-----

http://www.sleazeroxx.com/rip/frankzappa2.jpg

"Kafa paraşüt gibidir. Açılmazsa çalışmaz."

mini not: zappa uyuşturucuya karşı olduğu için buradaki "kafa"nın akıl, zeka, beyin, vb vb olarak geçtiğini söyleyip sözün "kafa açıcı ilaçlar" hakkında olmadığını belirteyim...

Hatta sözün orijinalini de koyayım buraya:

"A mind is like a parachute. It doesn't work if it's not open."

-----

"Dünyayla olan kavganızda, dünyayı tutun."

-----

"Eğer ne bok yiyeceğin konusunda vaktiyle anneni, babanı, öğretmenini, mahalle papazını veya TVdeki herifin tekini dinlediğin için sıkıcı ve sefil bir hayat yaşıyorsan, o hayatı HAKEDİYORSUN"

-----

"Bazı bilim adamları, bu kadar çok bulunduğu için evrenin asal yapı taşı olarak hidrojeni gösterirler. Bunu tartışırım. Bence evrende salaklık hidrojenden daha çok bulunuyor, ve evrenin asal yapı taşı salaklık."

http://images.eonline.com/eol_images/Profiles/20061005/244.zappa.frank.100406.jpg

Ara sıra eklemeler yaparım buraya...

scarred zappa konusmus valla...tskler cevirmelerin bitmesin...

"Rock medyasının çoğu okuma bilmeyen insanlar için konuşmayı bilmeyen insanlarla röportaj yapan yazmayı bilmeyen insanlardan oluşuyor."...

ehehehehe...

Joe's Garage albümünden:

"Information is not knowledge,

Knowledge is not wisdom,

Wisdom is not truth,

Truth is not beauty,

Beauty is not love,

Love is not music,

and Music is THE BEST."

yani:

"Malumat bilgi değildir,

Bilgi ilim değildir,

İlim gerçek(lik) değildir,

Gerçek(lik) güzellik değildir,

Güzellik aşk değildir,

Aşk müzik değildir,

ve Müzik EN İYİ(Sİ)DİR."

bende scarred ne zaman zappa konusu acıcak die bekliodum:) hastasıyım bu adamın ya:) eline koluna heryerine saglık kendisi tam bi muzik makinası bende bu zamana kadar cıkardıgı albumleri yazayım scar izin verirsen tabi:)

Freak Out (1966)

Absolutely Free (1967)

Lumpy Gravy (1968)

We're Only In It for the Money (1968)

Cruising with Ruben & the Jets (1968)

Mothermania (1968)

Uncle Meat (1969)

Hot Rats (1969)

Burnt Weeny Sandwich (1969)

Weasels've Ripped My Flesh (1970)

Chunga's Revenge (1970)

Fillmore East (1971)

200 Motels (1971)

Just Another Band From L.A. (1972)

Waka Javaka (1972)

The Grand Wazoo (1972)

Overnite Sensation (1973)

Apostrophe (1974)

Roxy Elsewhere (1974)

One Size Fits All (1975)

Bongo Fury (1975)

Zoot Allures (1976)

Zappa in New York (1978)

Studio Tan (1978)

Sheik Yerbouti (1979)

Orchestral Favorites (1979)

Joe's Garage (1979)

Tinseltown Rebellion (1981)

Shut Up n' Play Yer Guitar (1981)

You're What You Is (1981)

Ship Arriving Too Late to Save the Drowning Witch (1982)

Rare Meat: Early Productions of Frank Zappa (1983)

The Man From Utopia (1983)

Baby Snakes (1983)

The London Symphony Orchestra (1983)

The Perfect Stranger (1984)

Them or Us (1984)

Thingfish (1984)

Old Masters (1985)

Frank Zappa Meets the Mothers of Prevention (1985)

Does Humor Belong in Music (1986)

Jazz From Hell (1987)

Guitar (1989)

Broadway the Hardway (1990)

The Yellow Shark (1991)

gazeteci: "Frank, saçın uzun. Sen kadın mı oluyorsun şimdi?"

FZ: "Bir bacağın tahta diyelim. Sen masa mı oluyorsun şimdi?"

ibretlik bir diyolog.bir gazetecinin(!) evrenin yapı taşına yakışır sorusu ve aldığı cevapla mesleğini acilen bırakması düşüncesi uyandırması..

teşekkurler scarred çok güzel sözleri varmış amcanın:)

"Bazı bilim adamları, bu kadar çok bulunduğu için evrenin asal yapı taşı olarak hidrojeni gösterirler. Bunu tartışırım. Bence evrende salaklık hidrojenden daha çok bulunuyor, ve evrenin asal yapı taşı salaklık."

scarred çok iyi bir iş çıkarmışsın eline sağlık..

sadece müzisyen olmakla da kalmamış sözlerin gücüyle de filozof müzisyen (2si birarada tadında...hmm),kısacası harbi sanatçı insan.

"Eğer ne bok yiyeceğin konusunda vaktiyle anneni, babanı, öğretmenini, mahalle papazını veya TVdeki herifin tekini dinlediğin için sıkıcı ve sefil bir hayat yaşıyorsan, o hayatı HAKEDİYORSUN"

-----

adam müzisyen değil filozof

scarred mükemmel bir başlık emeklerine sağlık.

"Rock medyasının çoğu okuma bilmeyen insanlar için konuşmayı bilmeyen insanlarla röportaj yapan yazmayı bilmeyen insanlardan oluşuyor."

devamını bekliyoruz emegine saglık

Bana göre dünyadaki en iyi müzisyenler arasına koyarsak ilk 10'a girecek kişilerdendir. Hayatını genelde kapalı kutu olarak geçiren, müzik icra eden ve düşünen bir şahıstır kendisi. Sözleri takdire şayan.

http://bp0.blogger.com/_AfWAzw2CENM/RrvQnBorXPI/AAAAAAAAAQ4/f6SAKASY1es/s400/zappa-frank-toilet-5000882.jpg

"Aslında herhalde bütün yaptıklarım bir yana, en çok [bir posterde] klozete oturduğum için ünlüyüm."

-----------

"Çocuk ne kadar sıkıcıysa onu amcalara teyzelere sergileyen ebeveyni de iyi anne baba oldukları için o kadar övgü alır - çünkü evcil bir çocuk-yaratığı besliyorlardır."

-----------

"Komünizm işlemez çünkü insanlar mal mülk seviyor."

-----------

"En sevdiğim sebze tütündür."

-----------

"Seks istiyorsan üniversiteye, kültür istiyorsan kütüphaneye git."

-----------

"Piyasa aşk şarkısı dolu. Şarkılar insana bir şeyler yaptırabilseydi hepimiz birbirimizi seviyor olurduk." (ve başka bir yerde geçmesine rağmen bunu da bağlantılı yazayım: bir senatörün müziğin insanları sapkınlığa ittiğini öne sürmesi üzerine der ki) "Diş ipi hakkında da bir şarkı yazdım, ama dinleyenlerin dişleri artık daha mı temiz acaba?"

"Komünizm işlemez çünkü insanlar mal mülk seviyor."

ne doğru söylemiş

"Diş ipi hakkında da bir şarkı yazdım, ama dinleyenlerin dişleri artık daha mı temiz acaba?"

ilginc bir cumle bi yerden katılırım buna:)

ah be zappa benim klozet temalı fotoğrafımı çalmışsın:D

"En sevdiğim sebze tütündür."

acaba ne için söylemiş...

aslında bu başlığı nerde açıcağıma karar vermekte zorlandım ama bu başlık uygun sanırım gelelim sadede

http://www.javno.com/slike/slike_3/r1/g2007/m07/x31146525194142532.jpg

21 Aralik 1940'da Baltimore, Maryland'de Sicilyalı bir baba ve Fransız-İtalyan kırması bir annenin oğlu olarak Francis Vincent Zappa Jr. ismi ile dünyaya gelen ünlü Amerikalı gitarist, şarkıcı, besteci.

Önceden kendi halinde babasının davulundan sesler çıkartmaya çalışan Zappa, tam okulun grubunda davul çalmaya başlamıştı ki, 1955 yılında yerleştikleri Lancester, California'da ilk gitarını edinir ve davulu bırakarak, biraz geç sayılabilecek bir yaşta, 19 yaşında gitar çalmaya başlar. Bu yıllarda yazdığı ve o yıllardaki mutsuzluğu ile yalnızlığından dem vurduğu "I Was a Teenage Maltshop" isimli yapıtı, daha sonraları "Dünyanın İlk Rock Operası" olarak müzik literatürüne geçmiştir.

Asosyal bir yapıya sahip olması ve çok fazla arkadaşı olmaması sebebiyle neredeyse tüm zamanını evinde gitarıyla başbaşa geçirir ve kısa sürede büyük ilerleme gösterir ve ilk grubu Blackouts'u, henüz Lise 1. sınıf öğrencisiyken, 1956 yılında kurar. Bu grupta, daha sonra profesyonel yaşantısında da uzun yıllar birlikte çalışacağı Captain Beefheart ismiyle bilinen Don van Vliet de yer alıyordu.

1958 yılında liseyi bitiren Zappa, müzik eğitimi görmek için konservatuara kaydolur fakat daha okula başladığı dönem, okulun kendisine göre olmadığına kanaat getirerek, ayrılır ve Hollywood'a yerleşir. Ünlü bir isim olma hayaliyle gidilen bu kentte Zappa boş hayallerle işe başlamaz ve iki sene boyunca grafikerlik, sanat yönetmenliği gibi işlerle haşır neşir olarak hayatını idame ettirir. Bu süre içinde müziğe de ara vermez ve her fırsatta şansını denemekten vazgeçmez. Bunun bir sonucu olarak ilk profesyonel işini alır ve yakın arkadaşı, ünlü yönetmen Tim Carey'nin The World's Greatest Sinner adlı filminin müziğini yapar.

1962-1963 yıllarında arka arkaya 45'likler çıkarır. Daha sonraları üne kavuşacak olan A Concerto for Two, America Drinks and Goes Home, Tijuana Surf, The Big Surfer gibi başarılı çalışmaları, bu dönemlerde yaptığı müziklerindendir. Bu 45'liklerden kazandığı parayla Z adını verdiği bir müzik stüdyosu kurar. Eski dostu Captain Beefheart ile birlikte bu yıllarda kurdukları Muthers grubuyla çalışmalarına ise ara vermeden devam eder.

Muthers ile birlikte çaldıkları barlarda şehrin diğer gruplarıyla tanışırlar. Bunların arasından Ray Collins'in grubu The Soul Giants ile özel olarak ilgilenir ve sonunda 1965 yılında bu grup ile birleşerek, grubun ismini The Mothers yaparlar. Frank Zappa (gitar), Ray Collins (vokal), Elliot Ingber (gitar), Roy Estrada (bas) ve Carl Black'ten (davul) oluşan grup kısa sürede Hollywood gece piyasasının ünlü gruplarından birisi haline gelir ve ilk plak anlaşmalarını yaparlar. Yaptıkları müziğin değişikliği ve yeniliğini, ticari bir mantıkla ele alan Verve plak şirketinin isteği ile grubun ismi The Mothers of Invention olarak değiştirirler ve ilk albümleri Freak Out (1966) bu isimle çıkar.

Freak Out, getirdiği müzikal değişim ve yeniliği bir kenara bıraksak bile, rock müzik tarihinin ilk konsept albümü, hem de ilk ikili (double) albümüyle büyük ilgi çekmeyi başarır. Birbiri ardına gelen albümlerle; hem deneysel hem geleneksel, hem tonal hem atonal müzikleriyle, provokatif, argo ve küfür dolu şarkı sözleriyle ve azgın sahne şovlarıyla topluluk kısa sürede dünya çapında üne kavuşur. Bu yıllarda Zappa, Melody Maker dergisine kapak olan, saçları iki yandan bağlı, etekli ve el çantalı haliyle klozette otururken verdiği poz ile o yıllarda bütün gençlerin duvarlarını süsleyen bir sembol halini almıştı. Konsere gittiği hemen her yerde ise, çocuklarını zehirlediğini düşündükleri bu adamlara kızgın anneler Zappa'nın o şehire gelmemesi için gösteriler düzenlemeyi alışkanlık haline getirmişlerdi.

Oldukça hızlı ve gürültülü geçen bir 3 yılın ardından 1969 yılında Frank Zappa, solo çalışma kararı alır ve The Mothers of Invention, Zappa'nın ayrılmasıyla dağılır. Uncle Meat, bu bağlamda, Zappa'nın ilk solo albümü olarak kabul edilebilir. Dönem dönem tekrar bir araya gelseler ve birlikte albümler ve turneler yapsalar da, bu tarihten itibaren bir daha sürekli olarak bir araya gelmezler.

Dünya müzik tarihinin en üretken müzisyenlerinden birisi olan Zappa'nın müziği ise tabir edilemeyen bir kategoridedir. Rock, jazz, fusion, rap, reggae, elektronik, klasik; her ne yaparsa yapsın onun için her zaman uçuş serbest olmuştur. Apostrophe, Joes Garage, Sheik Yerbouti, Them or Us, Zoot Allures, Broadway the Hardway gibi albümleri, üretken yaşamının en popüler albümlerinden bazıları olmuştur.

Tek başına, sadece synclavier kullanarak yaptığı Jazz from Hell albümüyle, ve ölümünden sonra Sofa adlı şarkısı Grammy ödülüne layık görülen sanatçı, 4 Aralık 1993 tarihinde prostat kanserine yenik düşerek öldü.

ALINTIDIR!!!!!

http://www.smh.com.au/ffximage/2007/04/20/Zappa_070418092635901_wideweb__300x375,1.jpg

hey there people i'm bobby brown

they say i'm the cutest boy in town

my car is fast, my teeth are shiney

i tell all the girls they can kiss my hinie

here i am at a famous school

i'm dressin sharp and i'm actin' cool

i got a cheerleader here wants to help with my paper

let her do all the work, maybe later i rape her

oh god i am the american dream

i do not think i'm too extreme

and i'm a handsome sonofabitch

i'm gonna get a good job and be real rich.

women's liberation came creepin' across the nation

i tell you people, i was not ready

when i fucked this dyke by the name of freddie

she made a little speech then

aw, she tried to make me say when

she had my balls in a vice

but she left the dick

i guess i'm still hooked on,

but now it shoots too quick

oh god i am the american dream

but now i smell like vasseline

and i'm a miserable sonofabitch

am i a boy or a lady---i don't know which

so i went out n' bought me a leisure suit

i jingle my change, but i'm still kinda cute

got a job doin' radio promo

an' none of the jocks can even tell i'm a homo

eventually me n' a friend

sort a' drifted along into s & m

i can take about an hour on the tower of power

'long as i gets a little golden shower

oh god i am the american dream

with a spindle up my butt till it makes me scream

and i do anything to get a head

i lay awake nights sayin "thank you fred!"

oh god oh god i'm so fantastic,

thanks to fred i'm a sexual spastic

and my name is bobby brown,

watch me now i'm goin down

And my name is Bobby Brown

Watch me now, I m going down

And my name is Bobby Brown

Watch me now, I m going down

And my name is Bobby Brown

Watch me now, I m going down

I knew you d be surprised

"Salaklığın yine de bir hoşluğu vardır - cehaletinse yoktur."

"Besteci, egosunu hiçbir şeyden kuşkulanmayan safdil hava molekülleri üzerinde, çoğunlukla hiçbir şeyden kuşkulanmayan safdil müzisyenlerin işbirliğiyle tatmin eden bir heriftir."

"Cehennem yoktur. Fransa vardır."

"Nereye gidersen git, en önde yürüme. Yoksa millet nereye gittiğini bildiğini sanır."

"Terbiyesiz kelime diye bir şey yoktur. Duyanı katran kazanına yollayacak kadar sağlam kelime de yoktur."

"İnsan birkaç milyon kişi haksızsın diyor diye neden haksız olsun ki?"

"Kama Sutra'yı düşünelim. Tarihte kaç kişi Kama Sutra, kaç kişi İncil yüzünden öldü? Efendim?"

“Müzisyenler dünyadaki en tembel insanlar arasındadır ve tüm dünyanın çok iyi oldukları için onlara övgü, sevgi yağdıracağını zannederler. Ama yanılıyorlar. Eğer bir plak dolduracak ya da tura çıkacaksınız mümkün olduğu kadar çok çalışmalısınız. Sürekli pratik yaparak, sınırlarınızı aşmalısınız. Bunu kendiniz yapamazsanız, sizi itecek birileri lazım olabilir. Benim yaptığım da bu zaten.”

“60'larda 'Acid' alıp da, Tanrı'yı gördüğünü söyleyen insanların sayısı hiç de az değildi. Bu kimyasal madde, müzikal ürünlerin satışında gerçekten hatırı sayılır bir etki yaptı. Bu maddeyi almış izleyici ile bira ve şarap içip kafayı bulmuş izleyici arasında da değişik bir algılama var olmuştur.”

80'i yılların ABD'sinde Reagan'ın başkanlığı dönemi. Senatör eşleri ve First Layd Nancy Reagan başta olmak üzere bir sansür girişimini örgütlerler. Böylece birçok rock grubu mahkemelik olur. Bunlardan bir de Zappa'dır. Bu sorgulamada senatör Hawkins ile mahkemede geçen diyalogları:

Senatör Hawkins: “Rock plaklarının satışından kazanç sağlıyor musunuz?

Frank Zappa: “Evet.”

S. H: “Demek , rock plaklarının satışından kâr sağlıyorsunuz.

F.Z: “Evet.”

S.H: “Teşekkür ederim. Sanırım bu durum, hikayeyi komiteye açıklamak için yeterli. Teşekkürler.”

Gene aynı soruşturmada heavy rock grubu WASP'ın 'Fuck Like A Beast'plağını yasaklamak isteyen heyete Zappa şunları söylüyor:”Albüm kapğında , bacaklarının arasında bir hızar bıçağı bulunan herifi gördüğümde bunun küçük çocuklara uygun olmayan bir plak olduğunu belli eden bir işaret olduğunu düşündüm. Bunun dışında plakların etiketlenip, sansüre uğraması saçma.”

“Bir gün bir adam geldi ve “Oğlum koleje gidiyor ve bütün plaklarınıza sahip.” dedi. Ben de, “Umarım derslerini etkilemez” dedim.”

“Çok ünlüyüm ama müziğimi tanıyanların sayısı beni tuvalette otururken gösteren posterimi tanıyanların sayısının çok altında kalıyor.”

“Disco müzik, disko eğlence merkezlerinin açılmasını olanak verir. Disko eğlence merkezleri de kaygısız, olgun ve sıkıcı tipteki insanların , diğerleri ile tanışmasını ve birbirlerini kopya ederek çoğalmalarını sağlar”

“Televizyon reklamlarının 20 – 30 yıllık şartlandırması olmasaydı, Rap popüler olmazdı. ABD'de şiir adına elimizde kalan ne yazık ki bu. Görsel sanatlar adına da elimizde kalan ise reklamlar.”

“... Bence yaptıkları şeyler sevgiden yoksun olduklarının şaşmaz bir kanıtı.Sevginin hülyasını kuruyorlar sadece. Sevgi sözlerini tekrarlaya tekrarlaya sevdiklerini düşünmeye başlıyorlar bu bir yalan. Bunun bir yalan olduğunu kabullenecek cesaretleri yok.” ( Hippie ' lik ve 68 kuşağı üzerine.. )

Ek olaraktan , hakkındaki bir efsane ;

Seksenli yıllar, Berlin Olimpiyat Stadyumu...

Alman gençler hıncahınç doldurmuş stadı. Çünkü yirminci yüzyılın en

önemli filozof-sanatçılarından Frank Zappa konser verecek. Ama bir sorun

var: Konser saati gelmiş olmasına rağmen sanatçı ortada yok.

Yarım saat, bir saat geçiyor, yok yok yok...

Tam iki saat sonra teşrif ediyor nihayet. Ağır adımlarla sahneye

çıkıyor, mikrofonun önünde durup seyirciye bakıyor.

Sonra eliyle bir Nazi selamı çakıveriyor birden:

"Heil Hitler!"

Stadyumda olum sessizliği... Berlinliler şaşkın. Yavaş yavaş

homurtu yükselmeye başlıyor.

Sahnedeki adamsa hiç oralı değil. Tekrar çakıyor Nazi selamını.

"Heil Hitler!"

Seyircilerin küçük bir kısmı, aynı şekilde bağırarak cevap veriyor

ona. Ama sanatçı hala memnuniyetsiz.

Daha sert bir Nazi selamı veriyor ve bağırıyor avazı çıktığı kadar:

"Heil Hitler!"

Bu sefer seyirci hazırlıklı... Stadyumun yarıya yakını sahnedeki

adamın söylediği şeyi bir ağızdan tekrarlıyor. Ne var ki tatmin olmuyor

Frank Zappa... Karsısındaki binlerce kişiye ters ters baktıktan sonra yine

veriyor o selamı, yine bağırıyor.

"Heil Hitler!"

Kitle artık ne yapması gerektiğini anlamış durumda. Bir ağızdan "Heil

Hitler!" diye cevap veriyorlar, bütün stadyumu inleterek.

Bir sessizlik oluyor.

Kısa ama gergin bir sessizlik.

Frank Zappa'nın sözleri bozuyor sessizliği: "Ey Almanlar, gördüğüm

kadarıyla siz hala akıllanmamışsınız. Yok size konser monser!"

Dönüyor arkasını ve çekip gidiyor sahneden...

Harika bir konu olmuş!.. Teşekkürler.. Bunları da ben ekleyeyim..

ben bunu okumadan başlık açtım zappa ile ilgili ama bu başlık gerçekten bi biyografiden çok daha falasını anlatıyormuş önce özür dilerim okumadan başlık açarak yaptıgım hatadan ötürü sonra da teşekkür ederim bu müthiş olmuş SCARRED