Soprano Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 daha dna yı bile yeni cözmüş insandan, Tanrı'nın yapısını anlamasını nasıl bekleyebilirsinki? Tanrı nasıl bi varlıkmış, varlığını nasıl anlamış, onu kim yarattı?? diye sorup duruyonuz. Yahu beyninizin yetersiz olduğunu göremiyormusunuz. şu galaksinin ötesinde, hepsinin ötesinde ne var, daha derinlerde ne var?? biliyormusunuz görebildinizmi insan olarak. tahmin edebiliyomusun, ilersinde ne var? belki hiç bilmediğin cok farklı bişey ve varlık deil, ışık deil, atom deil.?? okullarda fizik dersi görüyorsunuz. Herşey aslında teori, hiçbiri kesin deil. bi zamanlar klasik fizik vardı şimdi quantum. newton vardı şimdi einstein ve hala bilmiyoruz gerçekten doğru olan ne!! çözebildikmi yerçekimi neden dolayı, belki acıklaması klasiktede quantumdada yok... cok farklı bi nedeni var ve hala cözemedik?? peki söylediklerim, bunlarda varsayım?? ve bu varlığını, yapısını anlayamadığın şeyleri YARATAN birde TANRI var diyelim. hani bunca varlığı,yercekimini,evreni anlayamadın daha, bunları yaratan Tanrının yapısını nasıl anlayacaksın????? Anlayamazsın cünkü beynin sınırlı yaratılmış dostum:confused: o yüzden tanrının anası yokmu yaratanı yokmu, sorusu biraz anlamsız kacıyor. olmaya bilir bilemezsin!! (bak bilemezsin dedim sorgulama demedim) renk düşün mavi kırmızı sarı.. şu evrende gördüğümüz tüm rennkler!! onlardan farklı bi renk düşünebiliyomusun??? kafanda yaratabilirmisin hepsinden farklı bi renk. yapamazsın çünkü sendeki akıl sınırlı. Neden farklı renkler olmasın? Neden ateş kırmızı? bunları düşündünüzmü?? daha bunları cözemeyen beyninden Yaratanın yapısını anlamasını beklemek?? peki ya varlığınız, 5 duyu organınız, hepsi birer yalan diyelim?? aslında gördüğünüz güneş deil başka bi varlık? yani gördüğünüz güneş deil, sadece beyninizde öyle yorumlanıyor. neden olmasın dimi? KOCA Bİ OYUNDAYIZ yani:) ee bu kadar oyundan bahsettik neden? cünkü bilemeyiz, rüyadamı gerçektemi olduğumuzu bilemeyiz. Beynimiz buna yetmez malesef. Beyninizin yeteceği şey şu, YAŞADIĞIMIZ YERİN sınırlı olduğu. Gördüklerimizin bildiklerimizin sınırlı olduğu. Bu dediklerimden Tanrının varlığını kabul etmenin artık araştırmayı, bilimi, quantum fiziğini, evrenin varlığını anlamaya calışmayı bırakmak lazım diye bi anlam cıkarmayın. Yaratan sizin araştırmanızı ister, araştırın, bilimle ilgilenin ve BÜTÜN O RENKLERİ, EVRENİN yapısını görüp (bilmiyorum görebilecekmiyiz ama ben ümitliyim, nası renklerin bi sonu varsa, evreninde sonu olduğunu görebiliriz bigün..) herşeyin bi sonu olduğu bu evrenden, başka bi mekan olduğunun farkına varın. Evren sınırlı olabilir, ama sınırlı olanı yaratan yok diyebilirsiniz. Beyin ve akıl farklı unsurlar, ama alakalılar, akılla yaratanın olduğunu görebilirsin, ama bunu beyin göremez. bu yüzden yaratanı sorgulayacağınız yere ilk önce aklınızı sorgulayın! saygılarımla (yazımın ana fikri: Tanrının insanları yarattığıdır) başlığa cevap verdim mahiyetinde yazdım bunu Ve Tanrı insanları yarattı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PembePanjur Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 ...sonrada onları dünya çöplüğüne fırlattı dimi görmediğimiz duymadığımız halde inanmamızı bekledi halada bekliyo hiç bir şeye müdahale etmeden...sadece seyrediyo şüphe etmemek elde değil varsa eğer şu kötüleri cezalandırsın hiç değilse iyilere zarar vermesini engelleyebilir ama yok.. izin veriyor.. bunların cevabı yok.somut birşey yok malesef Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Leonela Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Gördüğün birşeye tabi ki inanırsın.Sevgilini seni aldatırken görürsen inanırsın.Görmezsen inanmazsın.Ama öyle anlar gelir ki görmeden bile inanırsın çünkü iiçindeki his seni inanmaya yönlendirir.Önemli olan körü körüne inanıp tutunabilmek.Allahta bunu istiyor.Güven istiyor. Geçenlerde hayatımda tuhaf bir gelişme oldu. 1-2 saniyelik bir olaydı. Kitaplarımı okulda unutmam geri dönüp almam.başka yoldan gidicekken,bir anda diğer yola yönlendirilmem filan.ve sonucunda çok istediğim birşeyin hiç beklemediğim bir şekilde olması bu bir tesadüf olamaz.Hayatta herşey kötüymüş gibi algılamayın.Bu kadar karamsar olmayın nolur. Her kötü iyiyi doğurur. Ben 5 yaşından beri bir takım şeylere maruz kaldım.Kimine göre iyi kimine göre kötü durumlar yaşadım.Herkes gibi..Ama doğru insansanız eğer yaşadığınız kötü hiçbirşeyden pişman olmazsınız.İyi ki kötüler var bu dünyada.iyi ki arada bir kazık yiyoruz..iyi ki arada bir yalanlarla karşılıp hayallerimizi yıkıyorlar.Yoksa nasıl büyürdük? Bu annemizin , yürümemizi öğrenmesi için birçokkez düşmemize göz yumması olması gibi birşey.Allahın izlemesinin sebebide bu.yürümeyi öğrenmemizi istiyor.Kimimiz yürümeyi öğrenicez.kimimiz düşücez .. Kısacası,allahla konuşmayı deneyin.o zaman emin olun anlayacaksınız.allahla konuşulurmu tövbe tövbe filan da demeyin.Ben sürekli onunla konuşuyorum ve onu duyuyorum.bunu vicdan ,içses olarak adlandırın isterseniz. özetle;Yaşadığım her türlü kötü olay için ,hiçbir isyanım yoktur.İyi olaylar içinse şükürler olsun. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Duad'a sonuna kadar katılıyorum.Tek katıldığımda o ztn.Ona katılan yazılarada katılabilirim.Ama okumadım yorgunum biraz üstünkörü okudum herşeyi.Ama Duad'ınkini hepsini okudum. Başka bir renk yaratıp düşünebilirmisin demiş..Çok hoşuma gitti bu soru.Yaratıcı bir soru. Şey aklıma geldi.KAHVERENGİ BİR RENKSE.GERÇEKTE KAHVE NE RENKTİR??? KAHVERENGİ DİYE TANIMLADIĞIMIZ ŞEY NE RENK ASLINDA.ŞEY GİBİ BU KIRMIZIYA ÇİLEK RENGİ DEMEK GİBİ.=)) Ve ek olarak;bu tarz sorularla hiçbir yere varılmaz.Çünkü kesin cevabı kimse veremeyecek.Fikir paylaşmanında bir önemi yok ki.Kimse kendinin kinden başka bir fikri benimsemeyecek kadar Egoist artık bu dünyada. Leonela Duad' a sonuna kadar katılabiliyorsun, onun yazılarını destekleğe biliyorsun. Bu çok hoş bir davranış.. yani fikirlerimizi paylaşıyoruz, arkadaş bile olabiliyoruz değilmi? bak sen duad'ın fikirlerini önemsiyorsun, neden insanlara bir şans vermeğesin? ve böyle davranmadığımız taktirde umut adına ne bekleğe biliriz? Burada savaşmıyoruz lütfen... Küçük bir anlayışın neleri aşabildiğini bilebilseydik; ne bu şekilde bir dünya miras alır, nede bir enkazı miras diye geleceğe sunardık... Tanrı mükemmel bir dünya var etmiş olabilir. Fakat dünyayı bu yaşanmaz hale getirenler bizleriz. Niiçin biliyormusun? senceler, benceler, kin, nefret , öfke güç ve kontrol savaşları ile şeytana yeteri kadar KURBAN vermedikmi? Hayat bazen fedadır, gözünü bile kırpmadan en sevdiğini bile feda edebilmendir. Kalbimizdeki perdeyi açmaz isek ışık bize ulaşabilirmi? ve son prafına ek olarak; Gerçekten rabbinin senin onu bu kadar sevmen savunman karşılığında dünyaya bu kadar olumsuz bakmanı istermiydi? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Leonela Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Sonraki yazdığımı okumadın sanırım xteksus,bende olumsuzluğa karşıyım.Lakin egoist insanlardan bahsetmem bir olumsuzluk değildi.Hep olumluyumdur.hala da öyle.Fakar insanlardan hoşlanmıyorum artık.Hayvanları daha bi sever oldum.Belki kendini büyük görme olarak adlandırıcaksın ama,ben insanların bana yetersiz kaldığını düşünüyorum.Onların kinlerinden,ikiyüzlülüklerinden,yalanlarından,egolarından o kadar çok bıktım ki..Bunları gördükçede allaha sığınıyorum.Masumiyeti arıyorum.bulucamda biliyorum. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 (düzenlendi) Sonraki yazdığımı okumadın sanırım xteksus,bende olumsuzluğa karşıyım.Lakin egoist insanlardan bahsetmem bir olumsuzluk değildi.Hep olumluyumdur.hala da öyle.Fakar insanlardan hoşlanmıyorum artık.Hayvanları daha bi sever oldum.Belki kendini büyük görme olarak adlandırıcaksın ama,ben insanların bana yetersiz kaldığını düşünüyorum.Onların kinlerinden,ikiyüzlülüklerinden,yalanlarından,egolarından o kadar çok bıktım ki..Bunları gördükçede allaha sığınıyorum.Masumiyeti arıyorum.bulucamda biliyorum. Okudum Leonela:) , anlamaya çalışıyorum, ayrıca anlayışın için şimdiden teşekkür ediyorum. Hep düşünmüşümdür; masumiyet nedir? Bu bedenimizde hapsolunan ruh'larımızmı? evet ne yazıkki, çok fazla beklentilerde olabilip, çok az şey vermeğe yanaşıyoruz.. Sevgi kimsenin tekelinde değil, fakat sendende özge o hep seninle bir miladın doğumun eşiğinde biraz sancılı, adanmış bir aşkın muntazam semasında ayna misali suretinde. Senin için kin nefret kötülük sahibi olumsuz insanlar varmış? söyleyen dil kalp olsa neyse, bize göre öyle krakteri taşıyan insanlar var olabilir. olumsuzlukları taşıyanlar bir gün sevemez ve sevilmezlermi? Olamazlarmı o halde masumiyeti bulsak fakat paylaşacak insanlar olmadıktan sonra neye yarar? Birgün isa bir sokağın kenarından ilerlerken bir kadını hahamlar bizleri günaha sevk ediyor diye halkı kışkırtarak taşladıklarına şahit olur ve şöyle seslenir; İÇİNİZDE KİMİN HİÇ GÜNAHI YOKSA İLK TAŞI O ATSIN DER, TABİ KİMSE TAŞ ATAMAZ.. -------------------- daha dna yı bile yeni cözmüş insandan, Tanrı'nın yapısını anlamasını nasıl bekleyebilirsinki? Tanrı nasıl bi varlıkmış, varlığını nasıl anlamış, onu kim yarattı?? diye sorup duruyonuz. Yahu beyninizin yetersiz olduğunu göremiyormusunuz. şu galaksinin ötesinde, hepsinin ötesinde ne var, daha derinlerde ne var?? biliyormusunuz görebildinizmi insan olarak. tahmin edebiliyomusun, ilersinde ne var? belki hiç bilmediğin cok farklı bişey ve varlık deil, ışık deil, atom deil.?? okullarda fizik dersi görüyorsunuz. Herşey aslında teori, hiçbiri kesin deil. bi zamanlar klasik fizik vardı şimdi quantum. newton vardı şimdi einstein ve hala bilmiyoruz gerçekten doğru olan ne!! çözebildikmi yerçekimi neden dolayı, belki acıklaması klasiktede quantumdada yok... cok farklı bi nedeni var ve hala cözemedik?? peki söylediklerim, bunlarda varsayım?? ve bu varlığını, yapısını anlayamadığın şeyleri YARATAN birde TANRI var diyelim. hani bunca varlığı,yercekimini,evreni anlayamadın daha, bunları yaratan Tanrının yapısını nasıl anlayacaksın????? Anlayamazsın cünkü beynin sınırlı yaratılmış dostum:confused: o yüzden tanrının anası yokmu yaratanı yokmu, sorusu biraz anlamsız kacıyor. olmaya bilir bilemezsin!! (bak bilemezsin dedim sorgulama demedim) renk düşün mavi kırmızı sarı.. şu evrende gördüğümüz tüm rennkler!! onlardan farklı bi renk düşünebiliyomusun??? kafanda yaratabilirmisin hepsinden farklı bi renk. yapamazsın çünkü sendeki akıl sınırlı. Neden farklı renkler olmasın? Neden ateş kırmızı? bunları düşündünüzmü?? daha bunları cözemeyen beyninden Yaratanın yapısını anlamasını beklemek?? peki ya varlığınız, 5 duyu organınız, hepsi birer yalan diyelim?? aslında gördüğünüz güneş deil başka bi varlık? yani gördüğünüz güneş deil, sadece beyninizde öyle yorumlanıyor. neden olmasın dimi? KOCA Bİ OYUNDAYIZ yani:) ee bu kadar oyundan bahsettik neden? cünkü bilemeyiz, rüyadamı gerçektemi olduğumuzu bilemeyiz. Beynimiz buna yetmez malesef. Beyninizin yeteceği şey şu, YAŞADIĞIMIZ YERİN sınırlı olduğu. Gördüklerimizin bildiklerimizin sınırlı olduğu. Bu dediklerimden Tanrının varlığını kabul etmenin artık araştırmayı, bilimi, quantum fiziğini, evrenin varlığını anlamaya calışmayı bırakmak lazım diye bi anlam cıkarmayın. Yaratan sizin araştırmanızı ister, araştırın, bilimle ilgilenin ve BÜTÜN O RENKLERİ, EVRENİN yapısını görüp (bilmiyorum görebilecekmiyiz ama ben ümitliyim, nası renklerin bi sonu varsa, evreninde sonu olduğunu görebiliriz bigün..) herşeyin bi sonu olduğu bu evrenden, başka bi mekan olduğunun farkına varın. Evren sınırlı olabilir, ama sınırlı olanı yaratan yok diyebilirsiniz. Beyin ve akıl farklı unsurlar, ama alakalılar, akılla yaratanın olduğunu görebilirsin, ama bunu beyin göremez. bu yüzden yaratanı sorgulayacağınız yere ilk önce aklınızı sorgulayın! saygılarımla (yazımın ana fikri: Tanrının insanları yarattığıdır) başlığa cevap verdim mahiyetinde yazdım bunu Önerilerin için teşekkürler duad, sizin uygulamalarınız evrenin, ilk insanın, guantların, rüya ve gerçek ikilemi için net cevaplar sunabiliyormu? bu mümkünse paylaşa bilmeği çok isterdim. teşekkürler Nisan 21, 2009 xteksus tarafından düzenlendi Ardarda Atılan Mesajlar Birleştirildi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Leonela Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Ya ynlış anlama ama çoğu sözün hep ne bileyim karışık,osmanlıca,karışık.Sema filan.ben bu tip kelimelerden anlamıyorum. "Sevgi kimsenin tekelinde değil, fakat sendende özge o hep seninle bir miladın doğumun eşiğinde biraz sancılı, adanmış bir aşkın muntazam semasında ayna misali suretinde." Özellikle bu kısım.yani ne bileyim.sözlük bulmak lazım=) ayna misali derken kastettiğin biz nasılsak öyle karşılık alırız mı?eğer öyleyse.Aynaya bak,sağ elini kaldır.Karşıdaki görüntün,sol elini kaldırıyor olucak.İnsanlarda öyledir karşımızdaki,iyi yaklaşırsın.kötü karşılıklar alırsın. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Ya ynlış anlama ama çoğu sözün hep ne bileyim karışık,osmanlıca,karışık.Sema filan.ben bu tip kelimelerden anlamıyorum. "Sevgi kimsenin tekelinde değil, fakat sendende özge o hep seninle bir miladın doğumun eşiğinde biraz sancılı, adanmış bir aşkın muntazam semasında ayna misali suretinde." Özellikle bu kısım.yani ne bileyim.sözlük bulmak lazım=) ayna misali derken kastettiğin biz nasılsak öyle karşılık alırız mı?eğer öyleyse.Aynaya bak,sağ elini kaldır.Karşıdaki görüntün,sol elini kaldırıyor olucak.İnsanlarda öyledir karşımızdaki,iyi yaklaşırsın.kötü karşılıklar alırsın. Üzgünüm daha açık olmam gerekirdi kasettiğim; ''Sevgi evrenseldir, yüreğinde hissebildiğini ifade edip uygulaya bilmendir. sevgiyi kontrol edemeyiz. ettiğimizi sandığımız ise sevgi değildir. sen kendini sevgiye adadıkça o senindir.. sevgi öyle bir gönül dünyası halini alırki; o tanrının ta kendisidir, fakat bu sevginin en yoğun halinden bahsediyorum. yani beklentisiz, çıkarsız, müdahalelerimiz olmadan. hiç birine aşık oldunmu? umuyorum olmuşsundur, o en saf halinde adeta kendinle beraber kainat donar ya, sevdiğini görünce mesala ben öyle donmuştumki o konuşuyordu ama ben sağır olmuştum inan vızıltı bile duymuyordum sadece dinliyor gibi kafa sallıyordum, doğumdan kastım buydu.. sancılı olansa: aşık olduğum kız değildi, o bir araçtı ve kendimde gönlümün küçük bir esintisiyle ayaklarım yerden kesilmişti.. aşk benim.. arayışımtım ben, sevgi dolu gönlüme kabul edilişimle kavuştum sevgilime ve bunun sürekliliğini düşün? kimyan değişir hayata bakışın degişir hiç tükenmeyen umutlar yeşerir. aşksındır artık aşıklardan bir farkla neye aşık olduğunu bilerek. aynadan kastım ise: gönlündür tek muhattabın rehberindir o gönlünki allah ben hiç bir yere sığmam mümin kulumun gönlüne sığarım diyor. dikkat et kendini bile gönüle sığdıramayan insanlar, insanları nasıl sevebilir.. çok çok özür diliyorum benim yüzümden umarım uykusuz kalmamışındır? ben p.c yeni aldım klavyem çok kötü elimden geleni yapmaya çalışıyorum.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Leonela Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 21, 2009 estafurullah..Ben hep geç yatarım zaten. karşılıksız hiçbirşey yoktur şu dünyada.ben allaha inanayım namazımı kılayım orucumu tutayım ama cehennemine koy istersen die kimse razı gelmez mesela? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 arasıra bende erken yatabiliyorum. o zamanlardada teheccüd kalkıyorum biraz birşey okuyayım diyorum sabah ezanı okunuyor. erken yatamadığımdaki genelde yatamam işte böyle senin gibi bende allahla konuşuyorum. yattıgım o kalktığım o yidiğim o içtiğim o sağım o solum ben o sen o ondan başka bir şey yokki.. ben yanlızca sevgilimleyim ki hangi cennet eş tutulabilir düşünemiyorum. cehennemde neden bu kadar çok zaman geçirir insanlar anlamam her kesin cehennemi farklı olduğu gibi, cennet, cehennem ilizyondur. dikkat et yoktur demiyorum. ama her kötülüğü yapıpta kendi iç hesaplaşmanız bu dünya ve akabinde korkunç bir tablo yaratabiliyor. kimi insanlar ben kafamda yaratmam olur biter diyor. mümkünse öyle yap.. SEVGİ nin müthiş kudretinin tatminliğinin yanında sevgiden mahrum olan insanların sevgisizliğinin tatminsizliğinin o korkunç yıkımını düşüne biliyormusun? insanların aç olduğu tek şeyi bilirim sevgiden mahrum olmak. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
GrimReaper Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 yokluktan varlığa inanmak gerçekten güç birşey... bi arkadaş demiş Tanrı nasıl yaratılmış onu düşünüp duruyosunuz beynini almaz vs... Senin kendi yaratılışını tanrıya bağlaman mümkünde , diğer insanların Tanrını varoluşunu sorgulamalarımı hata??? atom olmasa da , ışık vs hiçbişi olmasa da gerçekten Tanrı nasıl varoldu? neden? nerde varoldu??? durup duruken mi? bunları sorgulamak mı bizim zayıflığımız? biz neden varız ? neden yaratıldık madem? ne sınavı ? neden sınav? yaratıldık hemen sonrasında , elma dünya şeytan derken bu bir sınava sonradan mı dönüştü ?dönüşmese ne olacaktı? aslında o kadar genişletilirki ... o kadar tartışılır... o büyük düşünürler dediklerinizin çoğu tanrının varlığını reddetmişlerdir zaten,bulamamış değillerdir...ama sonuçta bu sorunun cevabı bir başka soruyla verilir ancak ... NEDEN? 2 varyasyona da uygulayın bu basit sorucuğu,sonrasında bu cevaba sizi daha cok yakınlaştıracak bişiler bulursunuz belki... -insanlar neden Tanrıyı yaratmıştır? Çünkü bilinmezlik ,ölüm korkusu ana yönlendirici olmuştur... -Tanrı neden insanları yaratmıştır? Çünkü kendisine tapınacak yaratıklar lazımdı... bana öğretilen Tanrıya ve dine cevaplarım bunlar...Peki Gerçekten cevabım ne? yani ana soruya... TANRI İNSANLARI YARATMIŞTIR...AMA BİZİM BİLDİĞİMİZ BİZE ÖĞRETİLEN ŞEYLER İLE VE BİZE ÖĞRETİLEN SINAV ,CENNET CEHENNEM,KULLUK İÇİN DEĞİL...ARADAKİ FARK BU...TANRI DENİLEN KAVRAM O KADAR YÜCE OLMALI Kİ BU KADAR BASİT İNSAN İSTEKLERİ , İHTİYAÇLARI TARZINDA ŞEYLER İÇİN BİRİLERİNİ YARATMIŞ OLAMAZ...BU DÜŞÜNCELERİ İNSAN YARATABİLİR ANCAK...CEHENNEM CENNET İŞKENCE ATEŞ VS VS BANA GÜNÜMÜZ İNSANLARINI VE ONLARIN DÜŞÜNÜŞ ŞEKİLLERİNİ ANDIRIYOR... TANRI KORKTUĞUMUZ GİBİ DEĞİLDİR DE... SEVİLMESİ AMA KALBEN KORKMADAN SEVİLMESİ GEREKEN BİR YARATICIDIR. ONUN DA NASIL VAROLDUĞUNU BAZI DOGMALARI AŞARAK BULABİLİRİZ ANCAK...AMA BU KAFALARLA ZOR...!!! Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 yokluktan varlığa inanmak gerçekten güç birşey... bi arkadaş demiş Tanrı nasıl yaratılmış onu düşünüp duruyosunuz beynini almaz vs... Senin kendi yaratılışını tanrıya bağlaman mümkünde , diğer insanların Tanrını varoluşunu sorgulamalarımı hata??? atom olmasa da , ışık vs hiçbişi olmasa da gerçekten Tanrı nasıl varoldu? neden? nerde varoldu??? durup duruken mi? bunları sorgulamak mı bizim zayıflığımız? biz neden varız ? neden yaratıldık madem? ne sınavı ? neden sınav? yaratıldık hemen sonrasında , elma dünya şeytan derken bu bir sınava sonradan mı dönüştü ?dönüşmese ne olacaktı? aslında o kadar genişletilirki ... o kadar tartışılır... o büyük düşünürler dediklerinizin çoğu tanrının varlığını reddetmişlerdir zaten,bulamamış değillerdir...ama sonuçta bu sorunun cevabı bir başka soruyla verilir ancak ... NEDEN? 2 varyasyona da uygulayın bu basit sorucuğu,sonrasında bu cevaba sizi daha cok yakınlaştıracak bişiler bulursunuz belki... -insanlar neden Tanrıyı yaratmıştır? Çünkü bilinmezlik ,ölüm korkusu ana yönlendirici olmuştur... -Tanrı neden insanları yaratmıştır? Çünkü kendisine tapınacak yaratıklar lazımdı... bana öğretilen Tanrıya ve dine cevaplarım bunlar...Peki Gerçekten cevabım ne? yani ana soruya... TANRI İNSANLARI YARATMIŞTIR...AMA BİZİM BİLDİĞİMİZ BİZE ÖĞRETİLEN ŞEYLER İLE VE BİZE ÖĞRETİLEN SINAV ,CENNET CEHENNEM,KULLUK İÇİN DEĞİL...ARADAKİ FARK BU...TANRI DENİLEN KAVRAM O KADAR YÜCE OLMALI Kİ BU KADAR BASİT İNSAN İSTEKLERİ , İHTİYAÇLARI TARZINDA ŞEYLER İÇİN BİRİLERİNİ YARATMIŞ OLAMAZ...BU DÜŞÜNCELERİ İNSAN YARATABİLİR ANCAK...CEHENNEM CENNET İŞKENCE ATEŞ VS VS BANA GÜNÜMÜZ İNSANLARINI VE ONLARIN DÜŞÜNÜŞ ŞEKİLLERİNİ ANDIRIYOR... TANRI KORKTUĞUMUZ GİBİ DEĞİLDİR DE... SEVİLMESİ AMA KALBEN KORKMADAN SEVİLMESİ GEREKEN BİR YARATICIDIR. ONUN DA NASIL VAROLDUĞUNU BAZI DOGMALARI AŞARAK BULABİLİRİZ ANCAK...AMA BU KAFALARLA ZOR...!!! sakin ol arkadaşım şuan çok uykum var tam p.c kapatırken mesaj geldi biraz uyuyabilsem çok iyi olur. yarın konuşabilsek olurmu? ben bir şey bildiğimi idda etmiyorum. ama kalben yaratıcıma sorarım doğmalar üstü varlığını konuşuruz olurmu iyi geceler.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
GrimReaper Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 yok sakinim sadece bu genel bir sorudur zaten senin bildiğini iddia ettiğini düşündüğüm bişi değil...her zaman konuşabiliriz tabiki iyi uykular... ayrıca hedef konu senin cevabın değilmiş,neden alındın ki duad´isimli üyeden Alıntı daha dna yı bile yeni cözmüş insandan, Tanrı'nın yapısını anlamasını nasıl bekleyebilirsinki? Tanrı nasıl bi varlıkmış, varlığını nasıl anlamış, onu kim yarattı?? diye sorup duruyonuz. Yahu beyninizin yetersiz olduğunu göremiyormusunuz. şu galaksinin ötesinde, hepsinin ötesinde ne var, daha derinlerde ne var?? biliyormusunuz görebildinizmi insan olarak. tahmin edebiliyomusun, ilersinde ne var? belki hiç bilmediğin cok farklı bişey ve varlık deil, ışık deil, atom deil.?? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
serpentine Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Tanrının yapısını anlayın diyen yok biyoloji değil bu felsefe.Din olarak bakarsak tanrı insanları, felsefe olarak bakarsak insan tanrıyı yaratmıştır.Gerçeği kimse bilemez.İkisininde birbirini yaratması en mantıklısı. 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Typhon Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Ben olayın sistematik olduğunu düşünüyorum.Bana göre tanrı bi ressamdı ve tüm bu evreni çizdi boyadı,arkasından da kendi içinde dönmesi için ufak bi dokunuş yaptı ve çarklar hareket etmeye başladı.Arada bir resme dokunduğu oldu ama genelde olayı akışına bıraktı ve bir süre sonrada "insan" denen varlığı resme ekledi.Ama eklediği şeye özgür bi irade de verdi ve inanç denen olayı kendi haline bıraktı.Güneş,ay vs. birçok şeyi kutsal gördü insanlar ama sonra bunlardan daha büyük bir güç olduğunu anladılar.Tabi ikilemi yaratan yerlerde oldu,örneğin;Peygamberler,kutsal kitapların inmesi,cennet-cehennem kavramları,ölüm ötesi vs. olaylarla aslında sade bir ressam olmadığınıda kanıtladı.Sonuç olarak tanrı insanları yarattı ve insanlarda kendi kafalarında tanrıyı yarattı.Kişisel görüşüm budur. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
duad Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 (düzenlendi) yokluktan varlığa inanmak gerçekten güç birşey... bi arkadaş demiş Tanrı nasıl yaratılmış onu düşünüp duruyosunuz beynini almaz vs... Senin kendi yaratılışını tanrıya bağlaman mümkünde , diğer insanların Tanrını varoluşunu sorgulamalarımı hata??? atom olmasa da , ışık vs hiçbişi olmasa da gerçekten Tanrı nasıl varoldu? neden? nerde varoldu??? durup duruken mi? bunları sorgulamak mı bizim zayıflığımız? biz neden varız ? neden yaratıldık madem? ne sınavı ? neden sınav? yaratıldık hemen sonrasında , elma dünya şeytan derken bu bir sınava sonradan mı dönüştü ?dönüşmese ne olacaktı? aslında o kadar genişletilirki ... o kadar tartışılır... o büyük düşünürler dediklerinizin çoğu tanrının varlığını reddetmişlerdir zaten,bulamamış değillerdir...ama sonuçta bu sorunun cevabı bir başka soruyla verilir ancak ... NEDEN? 2 varyasyona da uygulayın bu basit sorucuğu,sonrasında bu cevaba sizi daha cok yakınlaştıracak bişiler bulursunuz belki... -insanlar neden Tanrıyı yaratmıştır? Çünkü bilinmezlik ,ölüm korkusu ana yönlendirici olmuştur... -Tanrı neden insanları yaratmıştır? Çünkü kendisine tapınacak yaratıklar lazımdı... bana öğretilen Tanrıya ve dine cevaplarım bunlar...Peki Gerçekten cevabım ne? yani ana soruya... TANRI İNSANLARI YARATMIŞTIR...AMA BİZİM BİLDİĞİMİZ BİZE ÖĞRETİLEN ŞEYLER İLE VE BİZE ÖĞRETİLEN SINAV ,CENNET CEHENNEM,KULLUK İÇİN DEĞİL...ARADAKİ FARK BU...TANRI DENİLEN KAVRAM O KADAR YÜCE OLMALI Kİ BU KADAR BASİT İNSAN İSTEKLERİ , İHTİYAÇLARI TARZINDA ŞEYLER İÇİN BİRİLERİNİ YARATMIŞ OLAMAZ...BU DÜŞÜNCELERİ İNSAN YARATABİLİR ANCAK...CEHENNEM CENNET İŞKENCE ATEŞ VS VS BANA GÜNÜMÜZ İNSANLARINI VE ONLARIN DÜŞÜNÜŞ ŞEKİLLERİNİ ANDIRIYOR... TANRI KORKTUĞUMUZ GİBİ DEĞİLDİR DE... SEVİLMESİ AMA KALBEN KORKMADAN SEVİLMESİ GEREKEN BİR YARATICIDIR. ONUN DA NASIL VAROLDUĞUNU BAZI DOGMALARI AŞARAK BULABİLİRİZ ANCAK...AMA BU KAFALARLA ZOR...!!! Bu dediklerimden Tanrının varlığını kabul etmenin artık araştırmayı, bilimi, quantum fiziğini, evrenin varlığını anlamaya calışmayı bırakmak lazım diye bi anlam cıkarmayın. Yaratan sizin araştırmanızı ister, araştırın, bilimle ilgilenin ve BÜTÜN O RENKLERİ, EVRENİN yapısını görüp (bilmiyorum görebilecekmiyiz ama ben ümitliyim, nası renklerin bi sonu varsa, evreninde sonu olduğunu görebiliriz bigün..) herşeyin bi sonu olduğu bu evrenden, başka bi mekan olduğunun farkına varın. Evren sınırlı olabilir, ama sınırlı olanı yaratan yok diyebilirsiniz. Beyin ve akıl farklı unsurlar, ama alakalılar, akılla yaratanın olduğunu görebilirsin, ama bunu beyin göremez. bu yüzden yaratanı sorgulayacağınız yere ilk önce aklınızı sorgulayın! saygılarımla (yazımın ana fikri: Tanrının insanları yarattığıdır) başlığa cevap verdim mahiyetinde yazdım bunu aklını sorgula derken şunu kastetmiştim... Yaratanın verdiği akıl bizi sorgulamaya iter, cünkü aklımız hep ikilemdedir, bizmi yoksa gölgelerimizmi gerçek ikileminde kalıp, Araştırmaya Koyulur!!. kendi beynini inceler, nöronların sınırlarını görür, inceler inceler ve hep sınırlarla karşılaşır. İşte mucize burda başlıyo. Bizi o ikilemlerde bırakıp araştırmaya iten beynimiz, araştırırken tüm o sınırları görüp, bi Yaratanın olduğunu anlamaya programlı. size verilen aciz akılın farkına varın, onunda bi sebebi var. hep ikilemde olacağımız bi soru, ama yaratan öyle güzel yaratmışki seni ikilemde kalman seni durdurmuyor. Bağlılık!. aşık olmuşsunuzdur, yunusun Allah'a aşkı gibi olmasada, yaratılana aşk ta size gösterir, o size verilen bağlılık duygusunu. nasılki gözleriniz ondan başkasını görmez, kulağınız duymaz, işte aynen öylede Allah'a inanır o insan. onun olduğunu görmesede bağlanır, acizliği onu bağlanmaya sürükler. Tanrının yapısını anlayın diyen yok biyoloji değil bu felsefe.Din olarak bakarsak tanrı insanları, felsefe olarak bakarsak insan tanrıyı yaratmıştır.Gerçeği kimse bilemez.İkisininde birbirini yaratması en mantıklısı. tanrının yapısını anlayın diyen yok, ama o nasıl yaratıldı, anası babası yokmu, diyen var? peki arada ne fark var? ikiside tanrının yapısını anlamaya yönelik değilmi? eğer "yapısını anlamaya yönelik sorular sormayın" dediğimi, düşündüysen üzgünüm, onu kastetmediğimi söylemiştim yazının sonunda. peki diğer cümlene geçeyim, Felsefede böyle dediğin gibi kesin cevaplar varmı? yada şöyle söyliyim senin söylediğin felsefe kimin felsefesi? peki felsefeyi boşver söylediğin din kimin dini? bizim lisede felsefe dersi vardı? diğer okullarda yok galiba, programlarımı farklı nedir Nisan 23, 2009 duad tarafından düzenlendi Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PembePanjur Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 iyi ki arada bir kazık yiyoruz..iyi ki arada bir yalanlarla karşılıp hayallerimizi yıkıyorlar.Yoksa nasıl büyürdük? Bu annemizin , yürümemizi öğrenmesi için birçokkez düşmemize göz yumması olması gibi birşey.Allahın izlemesinin sebebide bu.malesef izlediği şeyler bu kadar basit değil sende biliyorsun çok iyimsersin. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
thalese Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 malesef izlediği şeyler bu kadar basit değil sende biliyorsun çok iyimsersin. bu dünyadaki savaşları, dökülen kanları durdurak, bu savaçları başlatan insanlar mı yoksa, yaratıcı mı? tabiki insanlar... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mrs_Echelon Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 malesef izlediği şeyler bu kadar basit değil sende biliyorsun çok iyimsersin. Acı çeken sadece bedenimiz. Ne konuda olursa olsun. Önemli olan ruhumuz.Acı bizi dünyevi uğraşlardan uzaklaştırıp Allaha yakınlaştırır. Zaten Allahtan her yardım istediğimizde yardım etseydi sence ne anlamı kalırdı bu dünyanın. Ozaman bu dünyayı hiç yaratmasaydı. Ayrıca illaki onun varlığına inanmamız için kendisini görmemiz gerekmiyo. Etrafına bakman onu görmen için yeterli.Her şeyde onun imzası var.. Resmen ben varıııımm diye bağırıo Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PembePanjur Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Acı çeken sadece bedenimiz. Ne konuda olursa olsun. Önemli olan ruhumuz.Acı bizi dünyevi uğraşlardan uzaklaştırıp Allaha yakınlaştırır. Zaten Allahtan her yardım istediğimizde yardım etseydi sence ne anlamı kalırdı bu dünyanın. Ozaman bu dünyayı hiç yaratmasaydı. Ayrıca illaki onun varlığına inanmamız için kendisini görmemiz gerekmiyo. Etrafına bakman onu görmen için yeterli.Her şeyde onun imzası var.. Resmen ben varıııımm diye bağırıo kızmayın ama benim inanmam için görmem gerekiyo illa somut olarak görmeyide geçtim...neyse sonuç olarak göremiyorum çevreme baktığım zaman gördüklerimin onun eseri olduğu ne mağlum malesef ben bu problemlerimi aşamıyorum istediğim cevapları ne sorduğum kişilerden alabildim ne de okuduğum kitaplardan...ama şu sonuca çıktım: Tanrı tarafından yaratılmış olabilirim olmayadabilirim ben ayağımı denk alıyorum sadece...anlatabildim mi? Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mrs_Echelon Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 ne yani bunca güzel şey bi tesadüf sonucu mu ortaya çıktı? Tamam seni anlıyorum ama yinede tekrar düşün derim.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
PembePanjur Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 tesadüf ya da değil bilmiyorum iyice araştırdıktan sonra belki bir sonuca varırım : ) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
xteksus Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Bu sorular bugün ilk kez sorulmamakta her dönem sorulup net cevaplar aranmıştır. Batı anadolu kıyılarındaki iyonya yunan felsefesinin ilk merkezi olarak seçkinleşir. Thales, Anaksimandros temel yönelişler üzerine ,mitopoetik düşünceden kopuşu ve felsefi düşünceyi geçişi simgeler. Ayrıca bu filozoflar, herhangi bir çıkar, amaç gözeterek degilde, SALT, bilmek anlamak için felsefeye yönelmişler. nitekim nedensel bir varlık anlayışı ortaya koyan ve varlığa ilişkin doğru bir açıklamanın; MADDİ, FAİL, FORMEL,EREKSEL neden olmak üzere, dört ayrı nedeni ortaya koyması gerektiğini belirten Aristotelese göre iyoyalılar yalnızca maddi nedeni beliledikleri zaman, varlğı açıklayacaklarını düşünmüşler. onlar bundan dolayı aynı zamanda monist filozoflar olarak sınıflanır. monist denmelerinin nedeni, öncelikle MADDE'yi evrendeki tek gerçeklik olarak görmeleridir. iyonyalı filozoflarda ortak görüş, ''Hiçten hiçbir şey çıkmayacağıdır.'' ( Nihil ex nihilofit) ve dolayısıyla madde yada dünyanın ezeli olduğu inancıdır. Dönemin anadolu filozoflarının hareket noktaları; hiçten hiç bir şey olmaz düşüncesidir. Bu din'e karşı maddeci bir yaklaşım ifadesidir. Anadolu düşünürleri evrenin bir ilk olandan( arkhe), değişerek oluştuğu düşüncesindedirler. Her biri ayrı arkheler öne sürmüşlerdir. Ancak ortak yanları evrenin yaratılmamış olduğu SOMUT düşüncedir. Ege nin diğer tarafında atinada, ise farklı bir dünya görüşü emin adımlarla gelmektedir. Sokrates, Platon, Aristoteles evrenin oluşumunda düşünceği esas almaktadırlar. Her ne kadar Atina tanrılarıyla araları iyi değilsede; çok daha faklı ve SOYUT bir Tanrı fikrinin doğmasına katkıda bulunmuşlardır. Egenin iki yakasında farklı yaklaşımlar gelişerek taraf toplarken. Adalı düşünürler bu iki kampa aynı mesafede uzak kalmışlardır. ve bu yaklaşım türleri günümüzde idealizm, materyalizm, septizm den başkası değildir. Her şey bir bütündür. doğadaki her varlığın dna sı ve sistemleri farklı görünsede bu farklılık mesala insan kendini bütünden soyutlayan düşünce sistemi ile bütünü alğılama biçimindeki kendini kısıtlama girişimiyle, Bütünü anlayamamasıdır. Tümden yaklaşım tanrı, insan ve evren diye ayrı ayrı şeylerin olduğu değil, bir bütünün farklı kavramlardan ele alınış biçimidir. Tanrı ve sen diye birşeyi ayrı ayrı anlamamak gerekir. Sen, O sun fakat bu sen olaraktan değil. çünkü sen ve tüm evren bir rüya ve bu sen tanrı olamazdı. ama boş bir rüya değil, senin açından düşünsel ve fiziksel evrim sürecinde dünyada anlamak gereken nedir? işte bu Düşünme kabiliyetinle, her şeyi sistematik olarak, ilk evre olan saf akıl'a taşımaktır. O an da cüzzi iradenin yerle bir olup sistemler bütünüyle görmesi (tanrının gözüyle görmüş) olmasıdırki, sevgiliye kavuşmak değil, ateş böceğinin kendini ateşin çekimine dayanamayıp kendini ateşe atması gibi, Bir damla sirke denize düştükten sonra artık ben sirkeyimmi der yoksa ben denizimmi? tabi denizle bütünleşmiştir artık ve bunda abes olan nedir. peki tüm bunlar niiçin; bu tanrının kendiyle ilgili sen kimsin? ben kimim? elimizde işe yarar tek bir şey var bırak sevgi seni sarsın nedenleriyle, Aradığın az birşeymi bak, salt sevgi.. Tanrı insan evren diye ayrı ayrı şeylerin olmadığıdır.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Ashtar Sheran Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 İnsanlar bir solucan bile yaratamaz, ama düzinelerce tanrı yaratabilir. Michel de Montaigne (1533 – 1592) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
thalese Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 Paylaş Yanıtlama zamanı: Nisan 22, 2009 su görüşlerin sonucunda "tavuk mu yumurtadan çıktı, yumurta mı tavuktan?" gibi bişey oldu .... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.