Rimmon Oluşturma zamanı: Haziran 27, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Haziran 27, 2008 Yazmak için güzel bir gece dedi,güneş gecenin karanlığını akıl sağlığından arta kalanlarla birlikte süpürmeye başlayalı bir hayli olmuştu oysa.Bir cümleyle yola çıkcaksın önce,gerisi çorap söküğü gibi gelir.Zaten ben hep öyle yaparım.Korkunç bir trajedide Drakula isminin geçmesi ne büyük bir talihsizlik!Heyhat eski ayıplar şimdi adetten mi oldu yoksa? Bir parazit var ruhumda.Elim güneş gözlüğüne gidiyor.Kahrolası daha giderken titriyor.Kim bilir şöyle bir dokunuversem nasıl bir cinayet olacak? Lağım kokusu,kan kokusu sonra kükürt kokusu,ayna kırmaya yetecek kadar çürümüş tuz istiyorum ben,nerden bulabilirim acaba? Damlayamamış gözyaşlarında helezonlarca varmış diyorlar. Bütün yağlar yanmış bütün mumlar sönerken.Kaçışlarıma yapış yapış bir lav damlamış olacak,tökezledim. Kendimden uzağa gidiyorum ben.Yani herkesin sadece kollarının olduğu bir yerde,başımı koyuyorum ortaya.Kesilesi bir baş,andolsun öyle.Ellerim titremese hani,bir anlığına söz geçirebilsem kendim kesivereceğim.Ama süngerler beni korkutuyor. Viyolanın sesi ne kadar da soğuk,konçertolarınız neden bu kadar ürkünç sahi kuzum? Biraz neşeleneyim hadi,sonra biraz daha ve biraz daha.Gözümü neden kederlere açıyorum her neşeye bakışımda?Neden elleriniz arp tellerinden çok ok yaylarına gidiveriyor?Elimi eline uzatırken neden bir anda kayboluveriyorum? Şu gelen Tanrı mı?Hayır,onu nerde olsa tanırım,bu bir göktaşı olmalı,bir kıyamet olmalı bu. Bir ansikolopediye astım kendimi bu gece,iki kapak arası yüzlerce sayfa,her sayfasına bir defa astım,sonra kapaklara astım,sayfalara ölüm kokusu sinene kadar defalarca astım sonra. Bütün masumiyetimle bir tecavüz maduruydum oysa kendime tecavüz ederken. Bir sürgün bu! Keşke biraz daha fıstık ezmesi olsaydı Keşke keşkelerime bir tane daha eklemem gerekmeseydi.Çünkü ay alev alev,birileri yakmış geceyi,gece bekçileri ağlıyorlar.Biri imdat dilenirken yıldızlar savaş çığlıkları atıyorlar.Oysa biraz daha fıstık ezmesi olsa bunların hiçbirine gerek kalmayacaktı. Uzakta egzozu kırık bir at var.Oysa ben kanatlarımın çıktığından öyle emindim ki!Gölgemde bir eksiklik olmalı,gölgemin bir oyunu olmalı bu bana,benim kanatlarım var. Kanatlar,uzun beyaz tüylü melek kanatları,iblisin gelip onları koparmasından korktuğum için saklıyorum.Benim güzel kanatlarım... Bir gemi,bana bağlamışlar halatlarını.Neden?Ben iskele miyim?Hem gemi neden itiraz etmemiş bana bağlanmaya?Gemiler hür değil mi?Hem gemi benim de gideceğimi bile bile neden bana emanet etmiş onca halatı?Halatlar beni boğuyorlardı,kaçmaktan başka bir ihtimalim yoktu. Özür dilerim... Sonra yakamozun üstünden zıplayıp bir çırpıda kendimi marsa çekiverdim.Poseydon küfrediyordu,kurumuş ağaçlar tutmasaydı beni,şüphesiz bir kaza çıkacaktı elimden. Ben ölü ağaçları sevmesem,ben bütün ölüleri sevmesem bu kadar sevgi dolu olabilir miydim?Onları sevmesem,ne fark ederdi ki?Onları sevmesem de ölü tohumları sulamaya devam ederdim hem. Bu benim işim,cenaze levazımatçısıyım ben,mezarlık müdürüyüm.İçim ölülerle o kadar dolu ki,ölülerle o kadar içli dışlıyım ki!Ölüm bile bu kadar yakın değil onlara.Bu yüzden dışlıyor ya beni.Azrail beni hep kıskanmıştır,onun kanatları siyah,benimkiler beyaz o benim kanatlarımı kıskanıyor.Bu kadar kötü olmama,bi insan olmama rağmen melek kanatlarım olduğu için kıskanıyor beni.Biliyorum. Bir vals çalıyor,dans edelim kardeşlerim,kral için dans edelim,sonra öldürelim biricik kralımızı,biz kahpeyiz.Bir tek yalnızlık onurlu,bir tek o aristokrat.Bir de sigara söndürmek. Gözlerimi kapatıverdim,el yazım bozuldu birden,sadece yıldızları görüyorum şimdi.Arkadaşlıklar görüyorum,timsahların kardeşliğini görüyorum şimdi,gözlerim kapalıyken ne kadar da çok görüyorum.İhaneti görüyorum örneğin,güzellği görüyorum,huzuru görüyorum,bir de kör baykuşlar görüyorum,onların da beni gördüğünü biliyorum.... Gece kuşlarının hepsi kör müdür?Kör müdür bütün köstebekler?Bütün fesleğenler aynı mı kokar?Zaman geçicek dedim sonra. Zaman hepimizin üzerinden geçicek,ve sonra öyle bir yere gelecek ki,dönüp şöyle diyeceğiz zamana; Değdi mi bu kadar yıpranmaya? Bunların hepsi anlamsız.Zaman kimseyi dinlemez.Yüce tanrı kronos kimseden emir almaz,kimseye merhamet göstermez.Kendi çocuklarını yer o,o çocuklarla beslenir.Bizler daha zeusun kronosu öldürmediği zamanlarda yaşıyoruz. Yalnızca uyku,yalnız bir uyku bile uykusuzluktan iyidir,belki de tam tersi... Uyumak pek çok hastalığı yaşlandırır.Beyni dinlendirmek ne kokrunç lakırdı!Dinlenmek için önümüzde sonsuzluk var,hadi kalkın,kalkın da bir limanı yağmalayalım bu gece. Fahişe,vali,hırsız ve kontlarla beraber yürüyelim.Hayır hayır,emekleyelim sadece,dizlerimiz yosun tutana kadar emekleyelim.Sonra birbirimizi bıçaklayıp gülelim. Bu br elektrikli testere sesi,biri kaleyi buduyor olmalı yine,yılın bu mevsiminde yapılmaz ki.Yoksa sadece kraliçe arı dişlerini mi fırçalıyor?Hayır hayır bir yazar bu,dün bitirdiği kitabı yazıyor.Aklının dişlilerini yağlasa,bu kadar gürültü çıkartmazdı oysa. Herşey mekanik! Herşey mekanik! Bir panik sarıverdi gökyüzünü,kuşlar kaçışıverdi,bilinmez politiklara tünediler.Güneş dağların ardına sığındı,herkes korkuyor,korku kokuyor gökkube.Biri sevmek mi dedi ?!? Güldürmeyin beni,sadece böbrek ağrısı bu.... Yoksa... Yoksa; Sahiden deliriyor muyum? Güneşli bir akşam üstünde sahilde delirmek gibisi yoktur,hafifleyiverirsiniz,düşünmeyiverirsiniz,ağlamaktan vazgeçersiniz ya hani birden,öyle birşey işte.Aklın zincirinin koptuğu yerden bir karanfil filizlenir aniden. Evet,evet işte öyle bir yerlerdeyim şimdi ben,yıldızlar gülsün varsın,kanatlarım var benim,benim artık bir karanfilim var.... (her satırı Philip Glass dinlenerek yazılmıştır) 4 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kalpsiz Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Böyle karamsar şeyler yazardım ben de gecen senelerde Bu kadar uzun olmazdı tabi Teşekkürler cok etkileyici Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
titan1300 Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 dostum ne kadar karamsar olsada çok etkileyici yazı yazma yeteneğin karşısında büyülendim resmen. bu arada gladiatus oynuyormusun sanki server3te senin nickinle oynayan birini hatırlıyor gibiyim. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Valakar Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 üstad eline saglık müthiş pesimistik bi yazı olmuşşş.... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Beğenmenize sevindim arkadaşlar.Bu arada online oyun oynamıyorum Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Manje_Loa Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 28, 2008 Tebrik ederim çok başarılı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
nymph3tamin3 Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2008 müthiş olmuş... Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 29, 2008 Teşekkürler,seviyorum bu tarzda kopuk kopuk ve sembolik yazmayı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
darkjeanne Yanıtlama zamanı: Haziran 30, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Haziran 30, 2008 Evet.. Ben seviyorum yazdıklarını.. Karamsarlığı bile bir güzel yazılarının x) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 8, 2008 :Sağol Senin yazıların da oldukça başarılı Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.