Dört Kelime Bir Cümle

Ütüye bardakla su dökerken yorulduğunu farkedip, gözlerinin üstüne koymak için dilim dilim kestiği şeker portakallarını alıp jakuziye girdi

Parfüm-diş fırçası-kurumuş yaprak-kemer

Parfüm şişesinin yanındaki eskimiş diş fırçalarını pencereden aşağıda çöplükte bulunan kopmuş kemerin ve kurumuş yaprakların yanına attı.

Parfüm şişesinin yanındaki eskimiş diş fırçalarını pencereden aşağıda çöplükte bulunan kopmuş kemerin ve kurumuş yaprakların yanına attı.

Kış - Yaş - İş - Loş

Bir kış günü, işten eve geldi, loş ışığın altında yağmurdan ıslanmış saçlarını kuruttu, bu tempo için yaşının fazla ilerlemiş olduğunu düşündü.

alışveriş-venüs-topuklu ayakkabı-erkek

Alışverişten yeni gelmişti eve ve karnı acıkmıştı sendeleyerek topuklu ayakkabılarını çıkardı ve çok sevdiği venüs marka terliklerini giydi

şemsiye, avize , kibrit çöpü, telefon kılıfı

Çantasından bir kibrit çıkardı,sigarasını yaktı , her zamanki gibi duyarlılığını göstererek kibrit çöpünü yere attı ,ama sigaradan da çabucak sıkılmıştı onu da fırlattı ve dükkanın kapısına doğru yöneldi,yağmurdan sırılsıklam olan şemsiyesini yavaşça kapattı tam o sırada telefonu elinden düştü neyse ki telefon kılıfı almayı akıl edebilmişim dedi kendince ,telefonunu aldı başını yerden kaldırdı ve o harika osmanlı motifli avizeye bakakaldı...

Karanlık-not defteri-tablo-halı

Biraz yemek yedikten sonra cebinde ki not defterine bir göz attı, unuttuğu eksik bir şeyler olabilir mi diye düşündü. Notlarının incelerken karanlıkta düzgün not alamadığını farketti. Odada, eski tablonun altında ki radyoya yöneldi ve müziğin sesini kıstı ve o an halının üzerine yığıldı

çay kaşığı, raptiye, akvaryum, mermer

Cay kasıgıyla raptiyeyi fırlattıgı gibi, mermerden sekip akvaryuma dusmesin mi !... eneeeee....

Cay kasıgıyla raptiyeyi fırlattıgı gibi, mermerden sekip akvaryuma dusmesin mi !... eneeeee....

Kelimeleri vereydin iyiydi

Ben devam edeyim o halde, unuttu sanırım

Yaprak. izmarit. Direksiyon. Far

Bir eli direksiyonu diğer eli sigarasını tutarken tekerleklerin ezdiği yaprak sesleri ayrı bir huzur veriyordu ona, camdan şiddetli bir rüzgar geldi yüzüne doğru ve bu onun titremesine sebep oldu ,üşümüştü sigarasından son bir nefes daha çekti ve izmariti camdan savurdu,hiç farkında değildi karanlık olduğunun ancak önünü rahat göremeyince anladı ve farları açıp yoluna devam etti...

Ritim-ayna-paspas-musluk

Kirli paspasin ustunde aynanin karsisinda musluktan akan damlalarin ritminde saclarini taradi XD

Açicak. Varil. Lamba. Kuş

Lambanın ısıgıyla kamasmıs gozlerle, varildeki kuşa bakarak Açicak diye bir kelime uydurdu.

Dabruka- patlıcan - aglet - amortisör

Bisikletin direksiyonuna agir gelen patlican poseti saga sola carparak darbuka sesleri cikartirken amartisöre takilan ayakkabi bagciklari agletlerinden koptu

Sünger. Yosun. Cimbiz. Panjur

geçmişe çekilen süngerin acısıyla yosun tutmuş bir buzlu bademi orasına burasına sürmek istese de cımbızlanmış cesaretini hala gözlerinde ki kara panjuru kaldırmak için diretiyordu.

Para. Şeytan. Makine. Saat.

Gözü paradan başka bir şey görmeyen adam şeytanımsı bir makine icat etmişti adını da saat koydu

kelimeler : Ayak patika gökdelen vatikan

Patikada yürümekten ayaklarım ağrıyınca oturup vatikan daki gökdelenleri izledim.

Sabun çimen tuğla cam

Bisikletin direksiyonuna agir gelen patlican poseti saga sola carparak darbuka sesleri cikartirken zincire takilan ayakkabi bagciklari agletlerinden koptu

 

amortisör???

 

yağmurun etkisiyle çimenler, sabun gibi kayganlaşmıştı, kırık camlara basmamak için zıplayıp ayağımı tuğlaya çarparken.

 

solucan-güneş gözlğü-süspansiyon-bademcik

Düzelttim

Bademcik ağrımı unutmak için güneş gözlüğümü takıp arabamla gezdikten sonra süspansiyonun aralarına solucanların takıldığını farkettim

kireç. tartı. ilmik. çivi.

İçi kireçten bembeyaz olan çaydanlığın altını yaktı ve tartıya doğru ilerledi ,çok kilo almadığını umuyordu ve öyle de olmuştu,içeriye gitti şişleri eline aldı ve ilmek yapmaya başladı,biraz sonra şişleri elinden bıraktı ve mutfağa doğru yürümeye başladı, Tam mutfak kapısının önünde acıyla yerinde zıpladı ayağının altına baktı ayağına bir çivi batmıştı.

Zıplamak-oyuncak-korku filmi-çamaşır suyu

tartıdaki rakamı görünce yüzüm kireç gibi olmuş, tartıya çivi gibi saplanmış, ilmiği boynuma geçirme düşüncesine girmiştim

kardan adam-penguen-tirbuşon-guguk kuşu

Korku filminde zıplayan oyuncakaları görünce çamaşır suyunu yere döktüm

Kardan adamı yaparken burnu için havuç bulamadığımdan tirbuşon kullandığımda çatıdaki guguk kuşları gülmekten penguen dansı yaptılar XD

bulut. mineral. tünel. kask.

Bulutlar siyaha boyanmıştı ,az sonra yağmur yağacaktı ,acaba içtiğim sudaki kadar mineral yağmur damlasında da var mı diye? saçma bir soru sordum kendime,evden çıktım ve yağmurun tadını çıkarmak için motosikletime bindim kaskımı taktım,yola çıktım ,o güzel yagmurumu kesen tüneli kim yapmıştı buraya ?

Çalışma masası-lady gaga-edebiyat-takvim

Odamda edebiyat çalışırken çalışma masamın üzerine lady gaga posterli takvimin çok yakıştığını farkettim bir an

bukle. kuş kafesi. nazar boncuğu. vites.

Bukle bukle olmuş saçlarımı gözümün önünden çektim ,arabanın kapısını açtım ve kuş kafesini içine koydum, koltuğuna oturdum ekimi vitese attım..

Ekmek-su-kova-tırnak makası