dejavu01 Oluşturma zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Oluşturma zamanı: Temmuz 19, 2008 Deneme Yazıma devam edip etmeme hakkında yardımınıza ihtiyacım var, sizin objektif yorumlarınız sayesinde kararımı vermek istiyorum..... __________________________________________________ Sonbahar esintilerinin yalayıp geçtiği Taşçı apartmanı,14 numaralı dairesinde derin düşüncelere dalmıştı Mert.Şarap kadehindeki yüzünün yansımasından iğrenen bir ifadeyle kendine gelmişti belki o anlık.Kadehte; yağlı ve uzun saçları,kirli sakalıyla pejmurde durumda bir zavallı görmek bir anlıkta olsa onu uyandırmıştı derin düşüncelerinden.Kaç hafta olmuştu kendini şarap kadehinden başka bir yerde görmeyeli iki mi?belkide üç?Boş kadehe bakmaktan sıkılmış olmalı ki eli birden şarap şişesine uzandı bir kadeh daha doldurup içmeliydi evet evet bir kadehin daha çok iyi geleceği aşikardı.Kadehini uyuşmuş zihninin yavaşlığıyla sakin fakat kendinden emin bir şekilde tekrar doldurdu.Uykusuz geçen gecelerin etkisiyle kanlanan gözleriyle evi birkez daha süzdü,büyük bir boşluk vardı evde yeri doldurulamayacak kadar büyük devasa bir boşluk. Üç yıl önce eylül ayının karlı bir sonbaharında yolda yürümekteydi Mert,kafasında binlerce soru işareti ve bu soru işaretlerini noktaya çevirme çabası içerisinde.Eğitim yaptığı fakülteyi derece ile bitirmiş ve ilk iş görüşmesinde nasıl bir mülakat vereceği zihnini kurcalıyordu.Hani hepimizin küçükken gittiği iki salıncak ve bir kaykaydan oluşan küçük mahalle parkının alçak duvarı önünden geçerken parkın bankında oturan siyah saçlı bir kız gözlerine takıldı.İlk bakışta aşk kavramını hayatı boyunca reddetmişti dahada kötüsü son zamanlarda aşkın var olup olmadığını bile sorgulatmaya başlamıştı hayat,fakat bugün bankta oturan kız;Soğuk havada içerisinde sıcacık bir sıcaklık yayan kız bu tezlerin ve kabullenmişliğin aksini haykırırcasına söylüyordu. ‘’Hayır’’dedi kendi kendine sadece basit bir güzellikten ibaret o kadar diye düşündü. Parkın alçak duvarlarından köşeyi dönerken son bir kez daha bakma dürtüsünden alıkoyamıyordu kendini ve bu dürtüye yenik düştü. Elleriyle simsiyah saçlarını düzeltiyordu, sonra tekrar uzaklara daldı güzel kız.O an için Mertin yüzünde kendini kaptırmışlığın verdiği heyecanla küçük bir tebessüm oluştu.Birden kendine geldiğinde ve yüz kaslarına tekrar söz geçirebildiği anda yüzünde tekrar o eski ciddi ifadeyi takındı.Hayatını etkileyecek bir iş görüşmesine gitmekteydi ve anatomisinin ona oynadığı küçücük bir oyunu ciddiye alacak durumda değildi. O gün girdiği mülakatta gayet başarılı olmuş ve bir hafta sonra uluslar arası ticaret şirketinde yönetici sıfatıyla işe başlayacaktı.Hayatında en çok arzuladığı şeyi gerçekleştirmişliğin rahatlığı vardı kanepede uzanırken,onu güzel bir gelecek ve rahat bir yaşam bekliyordu fakat bu hayallerinin arasına siyah saçlı güzel bir kız karışıyordu devamlı.Neydi acaba onu soğuk havada o parka tek başına iten ve en önemli soru hiç tanımadığı birinin hayali neden aklından çıkmıyordu çıkaramıyordu yada??? _______________________________________________________ Hikayenin bir kısmını aktardım ...... 1 Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
eisenheim Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Üç yıl önce eylül ayının karlı bir sonbaharında yolda yürümekteydi Mert,kafasında binlerce soru işareti ve bu soru işaretlerini noktaya çevirme çabası içerisinde. Demişsin. Ve ben de sana diyorum ki: "Burda bir anlatım bozukluğu var.". Eylül bir sonbahar ayıdır zaten. Yani eylül ayının içinde bir başka "karlı bir sonbahar" olamaz. Bu hatayı yapmanın sebebi ise, cümleleri biraz daha estetik kurma kaygısıyla uzatman. Çoğu yerde aynı hatayı görmek mümkün. Ayriyetten yazdığın, bir denemeden ziyade hikaye olmuş. Kurgu gayet güzel. Cümlelerin biraz daha sadeliğe yaklaşırsa çok daha akıcı bir üslup kazanabilirsin. Ben beğendim. Durmak yok devam:) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
dejavu01 Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Demişsin. Ve ben de sana diyorum ki: "Burda bir anlatım bozukluğu var.". Eylül bir sonbahar ayıdır zaten. Yani eylül ayının içinde bir başka "karlı bir sonbahar" olamaz. Bu hatayı yapmanın sebebi ise, cümleleri biraz daha estetik kurma kaygısıyla uzatman. Çoğu yerde aynı hatayı görmek mümkün. Ayriyetten yazdığın, bir denemeden ziyade hikaye olmuş. Kurgu gayet güzel. Cümlelerin biraz daha sadeliğe yaklaşırsa çok daha akıcı bir üslup kazanabilirsin. Ben beğendim. Durmak yok devam:) Sonbahar Ayları SAdece Eylül'den oluşmadığı için vurgulamış olabilirmiyim? Ekim - Kasım gibi ayları çöpe atmak anlamsız olurdu degilmi, burada ayrıca karakterin kişiliginde yer edinmişligi anlatıyor bi bakıma 3 yıl öncesinde güzel karlı bir sonbahardaki Eylül ayı ;) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Çok klişe bir hikaye üstelik üslup da son derece zayıf.Bence sen yazı yazmayı bırak. Böyle bir tepki beklemiyorsun umarım Yazmaktan zevk alan insanlar daha iyi yazmak istiyorlarsa kendilerini geliştirmelidirler,şüphesiz.Kendini geliştirmenin tek yolu da daha fazla yazmaktır.O yüzden yaz,vakit buldukça yaz,yazdıklarından sıkılmaya başlasan bile mümkün olduğu kadar yarım bırakma yazını.Böylelikle kelimelerle oynamak konusunda gelişeceğin gibi öyküleme hususunda da gelişeceksin. Yazına gelince.Açıkçası "üniversiteyi dereceyle bitirmiş,materyalist genç" konsepti dışında gerek anlatım biçimi olsun (özellikle ilk bölüm)gerekse konunun işleyişi olsun gayet güzel. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
eisenheim Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Sonbahar Ayları SAdece Eylül'den oluşmadığı için vurgulamış olabilirmiyim? Ekim - Kasım gibi ayları çöpe atmak anlamsız olurdu degilmi, burada ayrıca karakterin kişiliginde yer edinmişligi anlatıyor bi bakıma 3 yıl öncesinde güzel karlı bir sonbahardaki Eylül ayı ;) O halde "Karlı bir sonbaharın eylül ayı" şeklinde olmalıydı sanırım cümle:) Israrla, "Neden eylülü vurguladın?" demedim ki zaten:) Sadece "Eylül ayının karlı bir sonbaharıydı" şeklindeki cümlenin yanlış olduğunu anlatmak istedim.. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Eylül ayının sonbaharıyla ekim ayının sonbaharı farklıdır bence Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
eisenheim Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Eylül ayının sonbaharıyla ekim ayının sonbaharı farklıdır bence Ben buna katılmıyorum. Sonbahar bana göre bir geneldir. Tabii diğer mevsimler de öyle. Ekim ayının karlı sonbaharı değil sonbaharın karlı ekimi, eylülün güneşli sonbaharı değil sonbaharın güneşli eylülü vardır;) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
dejavu01 Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Ben buna katılmıyorum. Sonbahar bana göre bir geneldir. Tabii diğer mevsimler de öyle. Ekim ayının karlı sonbaharı değil sonbaharın karlı ekimi, eylülün güneşli sonbaharı değil sonbaharın güneşli eylülü vardır;) bana görede sonbahar bir sınıftır; eylül,ekim ve kasım aylarını içinde barındıran bir sınıf.''Eylül ayının karlı bir sonbaharında'' cümlesininin bu şekilde olmasının sebebi ise okuyucuda ''sonbaharda kar'' ilgisini uyandıran bir ünlemi oluşturma çabası. Bu kadar sivri bir şekilde dikkat çekecegini düşünmedim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
eisenheim Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Ben de ilk yaptığım yorumda o cümleyi sadece bir örnek olarak vermiştim. Yazının genelinin iyi olduğu düşüncesindeyim zaten. Sen takılma benim yorumuma fazla;) Sonuçta benim algımla alakalı bir problem de olabilir. Ama yazmaya devam et. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
schizophrana Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Konuyu Not Defteri' ne taşıdım. Bu gibi denemeler için daha uygun. Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Rimmon Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Bence mevsimler nasıl yılın farklı bölümlerinin adıysa,aylar da mevsimlerin farklı bölümleridir.O mantıkla söylemiştim Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
dejavu01 Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Yazar Paylaş Yanıtlama zamanı: Temmuz 19, 2008 Ben de ilk yaptığım yorumda o cümleyi sadece bir örnek olarak vermiştim. Yazının genelinin iyi olduğu düşüncesindeyim zaten. Sen takılma benim yorumuma fazla;) Sonuçta benim algımla alakalı bir problem de olabilir. Ama yazmaya devam et. teşşekkür ederim ..... :) Alıntı Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Sohbete katıl
Şimdi mesaj yollayabilir ve daha sonra kayıt olabilirsiniz. Hesabınız varsa, şimdi giriş yaparak hesabınızla gönderebilirsiniz.